ZAYIF EĞİTİM CAMİASI VE AİLELERİNDİR
Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, 'Çocuklarınız eğer karnelerinde zayıf getirmişlerse biliniz ki bu zayıf çocuklarınızın zayıfı, zayıflığı değil. Varsa bir zayıflık bu eğitim camiasının ve ailelerindir' dedi.
Bakan Dinçer, Erciş ilçesinde Evyap Holding tarafından yaptırılacak 34 derslikli ilköğretim okulunun protokolünü imzaladıktan sonra İbrahim-Nezahat Çelen İlköğretim Okulu'nda düzenlenen karne dağıtım törenine katıldı.
Dinçer, burada yaptığı konuşmada, kentte 23 Ekim ve 9 Kasım 2011 tarihlerinde meydana gelen depremleri anımsatarak, depremden sonra geldiği kentte birçok okulun hasar gördüğüne ve yıkıldığına şahit olduğunu söyledi.
'Bugün, içimizdeki buruk acıyla mutlu bir duyguyu birlikte yaşıyoruz' diyen Dinçer, depremde yaşamını yitiren 76 öğretmenin acısını hala yüreklerinde hissettiklerini vurguladı.
Dinçer, depremin ardından geçen süre zarfında az da olsa acıların hafiflediğine işaret ederek, şöyle konuştu:
'Bütün bunların içerisinde bize mutluluk veren şeyler de var. Depremden sonra sadece kendi yaralarımızı sarmakla yetinmedik. Aynı zamanda Van'daki acıları, içimizdeki yaraları saracak şekilde yoğun bir çaba sarf ettik. Bugün geriye dönüp baktığımızda gurur duyacak işler yaptığımızı söyleyebilirim. Bu okul, 20-25 gün içerisinde bitti ve hizmete açıldı. Bugüne kadar 18 okul, toplamda 88 derslik yapıldı. Eylül ayı sonuna kadar da yaklaşık 2 bin derslik yapmayı hedefliyoruz.'
'Öğretmenlerimizin çalışmaları fark edilmedi'
Yıkılan fiziki binaların yerine yenisini yapmanın kaynak ve çabayla olduğunu vurgulayan Dinçer, şunları kaydetti:
'Depremden sonra nerede bir sosyal faaliyet varsa, nerede bir yardım derneği veya topluma hizmet götürmeye çalışan bir sivil toplum örgütü varsa, onların hepsinde öğretmenlerimiz vardı. Kendi acılarını unutarak, sıkıntılarını bir tarafa bırakarak insanlara yardım ettiler. Belki bizim üzüldüğümüz, öğretmenlerimizin bu çalışmaları fark edilmedi. Birçok kez öğretmenlerimizin bu fedakarlığını dile getirmiş olmama rağmen karşılığını bulamadı. Depremden sonra da yaşadığımız sıkıntıya rağmen yanımızda olan öğretmenlerimize, idarecilerimize teşekkür ediyorum.'
Velilere seslendi
Dinçer, yıl boyunca canla başla çalışan öğretmenlerin desteği ile öğrencilerin bugün karnelerini alacağına değinerek, konuşmasına şöyle devam etti:
'Çocuklarınız eğer karnelerinde zayıf getirmişlerse biliniz ki bu zayıf çocuklarınızın zayıfı, zayıflığı değil. Varsa bir zayıflık bu eğitim camiasının ve ailelerindir. Onlara ihtiyaç duydukları desteği yeteri kadar vermiş olsaydık, sahip oldukları potansiyelleri sebebiyle zayıf almayacaklardı. Biliniz ki karnelerinde iyi not varsa bu onların çabası ve öğretmenlerimizin desteği iledir. Ama karnelerindeki not ne olursa olsun, ister iyi ister kötü, çocuğun kabiliyetini gösteren bir belge gibi algılanmamalıdır. Onun eğitim sistemindeki durumunu gösteren bir ayna gibi değerlendirilmelidir. O (karne), bize bir ayna tutuyor. Ama o ayna bizim bundan sonra ne yapacağımızı gösteren aynadır. Çocuklarımıza her zamankinden daha fazla şefkat göstermeli daha fazla destek vermeliyiz. Bu açıdan velilere karnedeki notlardan çok çocuklarına değer vermelerini tavsiye ediyorum. Karnedeki eksiklikler giderilebilir ama bugün çocuklarımızdan esirgediğimiz şefkat ve sevginin telafisi mümkün olmayan izler bırakacağını unutmamalıyız.'
Öğretmenlik mesleği
Toplumda en fazla değer verilen mesleklerden birinin öğretmenlik olduğuna dikkati çeken Dinçer, bu değerin de öğretmenlik mesleğinin sahip olduğu itibardan kaynaklandığını ifade etti.
Dinçer, öğretmenlerin, bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da çocuklara sahip çıkacağını bildirerek, 'Benim bir arzum, hayalim var. Eğitim sisteminde başarılı olmanın yegane yolu istikrarın ve disiplinin sağlanmasıdır. Bu fiziki bir disiplin değil, profesyonel meslek ahlakıyla ilgili bir disiplindir. Bu açıdan öğretmenlerimiz ilk dersten son derse kadar, 'çocuklarımıza bir şey daha verebilir miyim, öğretebilir miyim-' çabası içinde olmalılar' ifadelerini kullandı.
Konuşmasının ardından öğrencileri dersliklerinde ziyaret eden Dinçer, öğrencilere karnelerini verdi. Başarılı öğrencilere çeşitli hediyeler de veren Dinçer, daha sonra okul kütüphanesinin açılışını gerçekleştirdi.
Dinçer, buradaki programının ardından 3. Van Balığı Göçü, Kültür ve sanat Festivali'nin açılışına katıldı.
vanhaber,haberlervan,karne,zayıf not, festival,ömer dinçer
Bakan Dinçer, Erciş ilçesinde Evyap Holding tarafından yaptırılacak 34 derslikli ilköğretim okulunun protokolünü imzaladıktan sonra İbrahim-Nezahat Çelen İlköğretim Okulu'nda düzenlenen karne dağıtım törenine katıldı.
Dinçer, burada yaptığı konuşmada, kentte 23 Ekim ve 9 Kasım 2011 tarihlerinde meydana gelen depremleri anımsatarak, depremden sonra geldiği kentte birçok okulun hasar gördüğüne ve yıkıldığına şahit olduğunu söyledi.
'Bugün, içimizdeki buruk acıyla mutlu bir duyguyu birlikte yaşıyoruz' diyen Dinçer, depremde yaşamını yitiren 76 öğretmenin acısını hala yüreklerinde hissettiklerini vurguladı.
Dinçer, depremin ardından geçen süre zarfında az da olsa acıların hafiflediğine işaret ederek, şöyle konuştu:
'Bütün bunların içerisinde bize mutluluk veren şeyler de var. Depremden sonra sadece kendi yaralarımızı sarmakla yetinmedik. Aynı zamanda Van'daki acıları, içimizdeki yaraları saracak şekilde yoğun bir çaba sarf ettik. Bugün geriye dönüp baktığımızda gurur duyacak işler yaptığımızı söyleyebilirim. Bu okul, 20-25 gün içerisinde bitti ve hizmete açıldı. Bugüne kadar 18 okul, toplamda 88 derslik yapıldı. Eylül ayı sonuna kadar da yaklaşık 2 bin derslik yapmayı hedefliyoruz.'
'Öğretmenlerimizin çalışmaları fark edilmedi'
Yıkılan fiziki binaların yerine yenisini yapmanın kaynak ve çabayla olduğunu vurgulayan Dinçer, şunları kaydetti:
'Depremden sonra nerede bir sosyal faaliyet varsa, nerede bir yardım derneği veya topluma hizmet götürmeye çalışan bir sivil toplum örgütü varsa, onların hepsinde öğretmenlerimiz vardı. Kendi acılarını unutarak, sıkıntılarını bir tarafa bırakarak insanlara yardım ettiler. Belki bizim üzüldüğümüz, öğretmenlerimizin bu çalışmaları fark edilmedi. Birçok kez öğretmenlerimizin bu fedakarlığını dile getirmiş olmama rağmen karşılığını bulamadı. Depremden sonra da yaşadığımız sıkıntıya rağmen yanımızda olan öğretmenlerimize, idarecilerimize teşekkür ediyorum.'
Velilere seslendi
Dinçer, yıl boyunca canla başla çalışan öğretmenlerin desteği ile öğrencilerin bugün karnelerini alacağına değinerek, konuşmasına şöyle devam etti:
'Çocuklarınız eğer karnelerinde zayıf getirmişlerse biliniz ki bu zayıf çocuklarınızın zayıfı, zayıflığı değil. Varsa bir zayıflık bu eğitim camiasının ve ailelerindir. Onlara ihtiyaç duydukları desteği yeteri kadar vermiş olsaydık, sahip oldukları potansiyelleri sebebiyle zayıf almayacaklardı. Biliniz ki karnelerinde iyi not varsa bu onların çabası ve öğretmenlerimizin desteği iledir. Ama karnelerindeki not ne olursa olsun, ister iyi ister kötü, çocuğun kabiliyetini gösteren bir belge gibi algılanmamalıdır. Onun eğitim sistemindeki durumunu gösteren bir ayna gibi değerlendirilmelidir. O (karne), bize bir ayna tutuyor. Ama o ayna bizim bundan sonra ne yapacağımızı gösteren aynadır. Çocuklarımıza her zamankinden daha fazla şefkat göstermeli daha fazla destek vermeliyiz. Bu açıdan velilere karnedeki notlardan çok çocuklarına değer vermelerini tavsiye ediyorum. Karnedeki eksiklikler giderilebilir ama bugün çocuklarımızdan esirgediğimiz şefkat ve sevginin telafisi mümkün olmayan izler bırakacağını unutmamalıyız.'
Öğretmenlik mesleği
Toplumda en fazla değer verilen mesleklerden birinin öğretmenlik olduğuna dikkati çeken Dinçer, bu değerin de öğretmenlik mesleğinin sahip olduğu itibardan kaynaklandığını ifade etti.
Dinçer, öğretmenlerin, bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da çocuklara sahip çıkacağını bildirerek, 'Benim bir arzum, hayalim var. Eğitim sisteminde başarılı olmanın yegane yolu istikrarın ve disiplinin sağlanmasıdır. Bu fiziki bir disiplin değil, profesyonel meslek ahlakıyla ilgili bir disiplindir. Bu açıdan öğretmenlerimiz ilk dersten son derse kadar, 'çocuklarımıza bir şey daha verebilir miyim, öğretebilir miyim-' çabası içinde olmalılar' ifadelerini kullandı.
Konuşmasının ardından öğrencileri dersliklerinde ziyaret eden Dinçer, öğrencilere karnelerini verdi. Başarılı öğrencilere çeşitli hediyeler de veren Dinçer, daha sonra okul kütüphanesinin açılışını gerçekleştirdi.
Dinçer, buradaki programının ardından 3. Van Balığı Göçü, Kültür ve sanat Festivali'nin açılışına katıldı.
vanhaber,haberlervan,karne,zayıf not, festival,ömer dinçer