ATATÜRK'ÜN TÜRK KADINLARINA VERDİĞİ HAKLAR
Nuran Demirhan yazdı...
"Bizim dinimiz hiçbir vakit kadınların erkeklerden geri kalmasını talep etmemiştir. Allah’ın emrettiği şeyi kadın ve erkek beraber olarak ilim ve kültür edinmeleridir. Kadın ve erkek, bu ilim ve kültürü aramak ve nerede olursa oraya gitmek ve onunla dolu olma zorundadır. İslam ve Türk tarihi tetkik edilirse görülür ki bugün kendimizi bir türlü kayıtları bağlı zannettiğimiz şeyler yoktur. Türk sosyal hayatında kadınlar ilim, kültür ve diğer hususlarda erkeklerden katiyen geri kalmamışlardır. Belki daha ileriye gitmişlerdir.
""Türk kadını dünyanın en münevver, en faziletli ve en ağır kadını olmalıdır. Ağır siklette değil, ahlakta, fazilette ağır, vakur bir kadın olmalıdır.
Türk kadınının vazifesi, Türk’ü zihniyetiyle, azmiyle muhafaza ve mudafaaya kadir nesiller yetiştirmektir.
Milletin menbaı, hayat-ı içtimaiyenin esası olan kadın, ancak faziletkar olursa vazifesini ifa edebilir. Herhalde kadın çok yüksek olmalıdır.
Burada Fikret merhumun cümlece malum olan bir sözünü hatırlatırım: ‘Elbet sefil olursa kadın, alçalır beşer.’
Mustafa Kemal Atatürk..
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk Türk kadını için neler yaptı.
21-Mart 1923'de Konya'daki konuşmasında, Türk kadınını çalışmalarımıza ortak kılmak, hayatımızı onlarla birlikte yürütmek.
Türk kadının, ilmi, Ahlakı sosyal ve ekonomik hayatta erkeğin ortağı ve destekleyicisi olacağını belirterek, kadının sosyal alanda olması gerektiğini vurguladı.
Atatürk'ün kadınlar ile sözlerinden biri,
"Türk kadını sen omuzlar üzerinde, göklerde yükselmeye layıksın. Bu görüşleri doğrultusunda. 17-Şubat 1926 Yılında Türk Medeni Kanununun kabulünü sağlayarak ileri düzeyde medeni hakları tanıdı.
Türk kadınına verdiği medeni haklar.
1-Tek Kadın ile evlenme ilkesi ve evlenebilme yaşı sınırı.
2-Evlenecek olan kadın, asla zorla evlendirilmeyecek, evlenmeye ait rızasını bizzat evlenme memuruna söyleyecek.
3-Velayet hakkını kadına verdi.
4-Kadın ve erkek ayrı oranda miras hakkına sahip oldu.
5-Erkeğin kadını istediği zaman boşamak hakkını kaldırıp yerine erkek ve kadın eşit eşit şekilde, ancak dava açarak belli sebeplerde boşanabilir maddesi koydu.
6-Her kadın mahkemede tanıklık edebilir.
7-Eğitim hakkı olmayan kadınlara, hak tanıyarak seçme ve seçilme hakkını sağladı.
Parlamentoya 1934'de 18 kadın, milletvekili olarak girdi.
Atatürk'ün kadın hakları ve kadının statüsü konusunda bundan yıllar önce ileri sürdüğü görüşleri uygulamaya koyduğu ilkeleri uzun yıllar sonra insan hakları bildiri ve sözleşmelerinde uygar ülke Anayasalarında yer aldı.
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün kadınlar için söylemiş olduğu sözlerden bazıları.
-Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde yükselmeye layıksın.
-Kadının en büyük vazifesi analıktır.
Tek terbiye verilen yerin, ana kucağı olduğu düşünülürse bu vazifen layıkıyla anlaşılır.
-Dünyada her şey kadının eseridir.
-Bizim dinimiz hiç bir vakit, kadınların erkeklerden geri kalmasını talep etmemiştir.
Allah'ın emrettiği, erkek ve kadın Müslümanları ilim ve irfan edinmeleridir.
Kadın ve erkek bu ilim ve irfanı arayarak, nerede olursa olsun oraya giderek onurla mucehhez olmak mecburiyetindedirler.
-Kadınlar içtimai hayatta, erkekler ile birlikte yürüyerek birbirinin yardımcısı ve destekçisi olacaktır.
-Din icabı olan tesettür kadınların külfetini, mucip ve adaba aykırı olmayacak, basit şekilde olmalıdır. Tesettür şekli kadını hayatından mecburiyetinden tercih edecek şekilde mahrum kılmayacaktır.
-Kadınlarımız eğer milletin gerçek anası olmak isterlerse erkeklerimizden daha aydın ve muvaffak olmaya çalışmalıdır.
Ahh kadınlar bizim kadınlarımız kurşun sıktık sizin mücadele gücünüze set koyduk engel olduk.
Siz kazandıkça biz kaybettik!!
Hep alttan aldık !
Çiçekleri sulayan kadınların ellerine vurulan dünya da o kahrolası erkekliğimizle sınıfta kaldık.!!
Tüm dillerden Dünya kadınlarının 8 Mart Kadınlar günü kutlu olsun.
Kadınlara kıymayın efendiler...