Ayanis Kalesi Gün Yüzüne Çıkarılıyor
Urartu Kralı II. Rusa tarafından Van Gölü'ne hakim bir tepe üzerinde yaptırılan, süslemeleri, mimari yapısı ve kalıntılarıyla o döneme ait önemli bilgilerin elde edilmesini sağlayan Ayanis Kalesi'ndeki kazı çalışmalarında 27 yıl geride kaldı. Bu yılki çalışmalarda çok bulguya rastlanıldı.
Dünya üzerindeki en önemli ve özel Urartu tapınaklarından biri olan Haldi tapınağının bulunduğu Ayanis Kalesi'nde, bu yılki restorasyon ve konservasyon çalışmaları devam ediyor. Kalede 27 yıl önce kazı çalışmalarını başlatan ve Urartular dönemine ait sayısız eseri envantere kazandıran Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Altan Çilingiroğlu'nun emekliye ayrılmasının ardından görevi 4 yıl önce Erzurum Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Işıklı başkanlığındaki kazı ekibi devraldı. Taş ve kerpiç işçiliğinin yanı sıra tapınak bölümündeki süsleme ve surlardaki kapartmalarla dünya üzerindeki en önemli ve özel Urartu tapınaklarından biri olan Ayanis Kalesi'ndeki bu yılki kazı çalışmalarında çok önemli bir buluntu gün yüzüne çıtı.
Vali Taşyapan kazı alanını inceledi
Van Valisi İbrahim Taşyapan, M.Ö. 685 ve 650 tarihleri arasında Urartu Krallığı'nın başında bulunan II. Rusa tarafından inşa edilen Ayanis Kalesi'nde incelemelerde bulundu. Van'a 35 kilometre uzaklıktaki Tuşba İlçesi Ağartı Mahallesi'nde bulunan ve 27 yıldır kazı çalışmalarının yapıldığı Ayanis Kalesi'ni Van Valisi İbrahim Taşyapan, Tuşba İlçe Kaymakamı Musa Sarı, Tuşba Belediye Başkanı Fevzi Özgökçe, İl Jandarma Komutanı Albay Yücel Uğur ziyaret etti. Burada kazı başkanı Erzurum Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Işıklı'dan bilgi alan Vali Taşyapan ve beraberindeki heyet, ortaya çıkarılan eserleri tek tek inceledi.
“Bu sene anıtsal boyutlarda bir mekan ortaya çıkardık”
Dünyanın en önemli Urartu tapınaklarından biri olan Haldi tapınağının bulunduğu Ayanis Kalesi'nde hergün faklı bir tarihi eserin ortaya çıkarıldığını belirten Prof. Dr. Işıklı, kalenin çok iyi bir şekilde korunması gerektiğini söyledi. Prof. Dr. Işıklı, “Bu sene anıtsal boyutlarda bir mekan ortaya çıkardık. Tapınak alanının doğu kesiminde. Bu alandaki kazılarımızın öncelikli sebepleri daha önce ifade ettiğim gibi bu sene yapılacak olan selle çatısı için uygun zemininin oluşması için bu kazıların yapılması gerekiyor elzemdi. Ama çok sürpriz sonuçlar verdi bize bu alandaki çalışmalar: Yaklaşık 23 metreye 7 metre boyutlarında büyükçe bir salon oda demek belki de yanlış büyük bir salon keşfettik. Bu salonun şuan gördüğünüz gibi bir kısmı su mermeri bloklarla döşeli iken kalan kısmı işi kerpiç bloklarından döşendiğinin gördük. Bu mekanın üç köşesini kuzey batı güney batı ve güney doğu köşelerini açığa çıkardık. Kerpiç duvarlar oldukça sağlam durumda ele geçtiği. Sıvalı ve boyalı kısımları ile birlikte ama bu mekanın şüphesiz öne önemli mimari özelliği güney duvara dayalı durumda ele geçmiş durumda olan 3 metre 3 metre boyutlarındaki devasa büyük su mermerinden platformdu. Bu platform daha önce selle içerisinde bulunan platformun daha büyük boyutlusu ve daha iyi durumda olan bir örneği. Bu platformun üzerinde içerdeki gibi Urartu sanatının fantastik ögeleri ile bezeli. Köşelerinde ve alt kenarlarında ise hala yerinde mevcut korunmuş olan mozaiklerle süslü oldukça sıradışı bir eser örneği olarak karşımıza çıktı. Bu bizim için çok önemli bir şaşırtıcı bir o kadarda sürpriz bir bulduydu. Çünkü Urartu sanatı için bu ikinci bir örnek. Küçük örneğini içeride bulduk bu daha büyük boyutlusunu ise bu alanda bulduk. Bu alan için çok elzem bir şekilde koruma önlemlerinin alınması gerekiyor. Biz bu konuda yere yerel yönetimler ve başta Van Valiliği olmak üzere Tuşba Kaymakamlığı, Tuşba Belediyesi; Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı, Kültür ve Turizm müdürlüğü, onun dışında Röleve müdürlüğümüzün ortak girişimleriyle bu alanın korunması için acilen bir geçici çatı projesini hayatına geçireceğiz kısa bir süre içerisinde. Önümüzdeki yıllarda tüm tapınak alanını kapsayan kapsamlı bir proje. Bu restorasyon ağırlıklı bir proje olacak. Hem çatı olayın içerecek hem de taş ve kerpiç mimari restorasyonun içerecek olan bir proje olarak hayata geçireceğini tahmin ediyoruz. Bu salonun diğer kuzeyi bakan tarafında ise ne yazıkki çok fazla bir bulgu ele geçmedi ama tabanı da aynen burası gibi kerpiç döşeli olarak karşımıza çıktı. O tarafın duvarlar ise daha tahribata uğramış ne yazıkki bu sene kazılarımız mekanın kuzeydoğu köşesine kazmamıza yeterli olanak tanınmadı. Önümüzdeki yılda unu tamamlayacağız. Onun için bu sene bu mekanın açıldığı yine su mermeri döşeli olan ve güneye doğru giden bir mekan daha tespit ettik ama bu mekanda kazılarını olasılıkla bu sene tamamlayacağız. Zaten çatı projesi hayata geçtikten sonra belki bu alanların tümü kazıla bu alana dönük yeni bir çatı projesi ile bu alanı da tamamen koruma altına almayı hedefliyoruz” dedi.
“En güzel taş ve süsleme sanatları burada var”
Kalede yaptığı incelemelerin ardından açıklama yapan Vali İbrahim Taşyapan, kalenin güvenliğinin ilk önce vatandaşlar tarafından sahiplenilerek sağlanmasının önemli olduğunu belirterek, "Ayanis Kalesi'nin zenginlikleri ortaya çıkarılmaya çalışılıyor. Bizde bunu yerinde görmek için geldik. Burada bir hazine yatıyor. En güzel taş ve süsleme sanatları burada var. İnşallah buradaki eserler en kısa sürede çıkarılır Van halkımıza sunulur. Buranın korunması çok önemli. Buranın insanları sahip çıkarsa burası daha iyi korunur. Sahiplenilmeyen bir yapı ayakta duramaz. Kötü niyetli insanlar her zaman olacaktır. Biz hem genel güvenlik olarak, hemde yasalar çerçevesinde korunması için gereğini yapacağız. Burası hepimizin ortak malı. Birlikte sahip çıkacağız" dedi.