Bakan Çavuşoğlu: 'Recep Tayyip Erdoğan, DAEŞ için birinci hedeftir'
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 'En büyük darbeyi DAEŞe biz vurduk. DAEŞin ideolojisinin öldürülmesinde Türkiye önemli rol oynamıştır. Recep Tayyip Erdoğan önemli rol oynamıştır. O nedenle de Recep Tayyip Erdoğan onlar için birinci hedeftir. Bunlar İslam'ı temsil edemez' dedi.
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Litvanya Dışişleri Bakanı Linas Linkevicius ile Dışişleri Resmi Konutu'nda bir araya geldi. Görüşmenin ardından Çavuşoğlu ve Linkevicius ortak basın toplantısı düzenledi. Toplantıda Çavuşoğlu ve mevkidaşı gazetecilerin sorularını cevapladı. Suriye’de son dönemde operasyonel anlamda önemli gelişmelerin yaşandığı hatırlatılarak, Cerablus operasyonunun başlayacağı yönünde haberlerin olduğu, özellikle bu operasyona Türkiye’nin havadan destek vereceği yönündeki haberlerin sorulması üzerine Çavuşoğlu, “Türkiye olarak bugüne kadar DAEŞ ile mücadelenin içinde aktif bir şekilde yer aldık. Tüm yapılan mücadelede gerek siyasi toplantılar gerekse arazideki mücadelede Türkiye’nin hem desteği hem aktif katılımı olmuştur. DAEŞ ile mücadele eden koalisyon içindeki ülkelerin İncirlik Hava Üssü'ne gelip konuşlanmasına da izin verdik ve onlarla da yakın işbirliği içerisindeyiz. Sadece DAEŞ ile mücadele kisvesi altında kendine meşruiyet kazandırmak isteyen diğer terör örgütleriyle işbirliği yapmadık, yapmayız da. Ama ılımlı muhalefet başta olmak üzere arazideki güçlere de DAEŞ ile mücadele eden herkese destek verebiliriz” yanıtını verdi.
"DAEŞ’in ideolojisinin öldürülmesinde Türkiye önemli rol oynamıştır. O nedenle de Recep Tayyip Erdoğan onlar için birinci hedeftir"
Çavuşoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
“Esasen Afrin’den doğuya doğru kuzeyde bizim sınırımızdan DAEŞ’e yönelik mücadelelere de her zaman destek verdik. Top atışlarıyla da destek verdik. Türkiye DAEŞ’in her zaman birinci hedefi olmuştur. Çünkü Türkiye özellikle DAEŞ’in yabancı terörist savaşçılar kaynağını kurutmuştur. Geçişlerini engellemiştir. 55 bin kişi giriş yasağı listesinde, 4 bine yakın kişiyi sınır dışı ettik yakalayıp. Aynı şekilde gözaltına aldığımız, şu anda tutuklu olan DAEŞ unsurları var. En büyük darbeyi DAEŞ’e biz vurduk. DAEŞ’in bu yabancı terör savaşçıları değişik ülkelerde kullandıkları öne sürdükleri ideolojiyle kandırarak bu kaynağın kurutulmasına da katkı sağladık. DAEŞ’in ideolojisinin öldürülmesinde Türkiye önemli rol oynamıştır. Recep Tayyip Erdoğan önemli rol oynamıştır. O nedenle de Recep Tayyip Erdoğan onlar için birinci hedeftir. ‘Bunlar İslam’ı temsil edemez. Bizim dinimiz İslam barış demektir. Bunlar İslam’ı temsil edemez, Müslüman olamaz’ diyen Recep Tayyip Erdoğan ve Türkiye’yi DAEŞ’in hedef alması bu anlamda da doğal. DAEŞ, diğer terör örgütleriyle sonuna kadar mücadele edeceğiz. Mücadele içinde olan ülkelere de güçlere de destek vermeye devam edeceğiz. Muhalefetin bizim sınırımızdaki operasyonları başarıyla sonuçlandı. Bizim sınırlarımızın tamamen DAEŞ’ten temizlenmesi gerekiyor. Bu süreçte DAEŞ’in temizlenmesi konusunda nasıl bir destek gerekiyorsa o desteği vermemiz doğaldır. Daha net olarak ortaya çıkmadı ama ilk belirtiler onu gösteriyor, DAEŞ’in Gaziantep’te 51 vatandaşımızı şehit ettiğini gördük. Yine 60’tan fazla vatandaşımız yaralı. Böyle bir terör örgütüyle mücadeleye devam etmemiz de bizim en doğal hakkımızdır içeride ya da dışarıda. Zaten Suriye ve Irak’ta terör örgütleriyle mücadele edebilmek için Meclis’ten aldığımız yekti, tezkere de var. Bu tezkerelerin geçerliliği devam ediyor. Elimizde uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarımız var. Bunları sonuna kadar kullanmaya her zaman hazırız.”
“Bu dosyayı iletmek üzere bizzat Adalet Bakanımız Bekir Bozdağ Bey ile beraber Washington’a gitmeyi planlıyoruz”
FETÖ elebaşı Fethullah Gülen için ABD’den bugün bir heyetin Türkiye’ye geleceği, Amerikalılara sunulacak yeni belgelerin, gelişmelerin olup olmadığı sorusuna Çavuşoğlu, “Gülen ile ilgili bu akşam heyet geliyor. Yarın ve ertesi gün, 23 ve 24 Ağustos tarihlerinde özellikle Adalet Bakanlığı’nda bizim arkadaşlarımız da katılacak, toplantılar devam edecek. Bilgi belge paylaşılacak. Biden’in gelmesi de önemli. Biden ile de tüm bu süreci ve neden iade etmelerini istediğimizi söyleyeceğiz. Daha sonra bizden heyet Amerika’ya gidecek. Dosya tamamen hazırlandıktan sonra, şu anda delil toplanma süreci de devam ediyor. Bu dosyayı iletmek üzere bizzat Adalet Bakanımız Bekir Bozdağ Bey ile beraber Washington’a gitmeyi planlıyoruz. Hem dosyayı elden teslim edeceğiz. Hem de bu görüşmelerimizi Washington’da devam ettireceğiz. Yine parlamenter heyeti de özellikle Washington’a göndereceğiz. Kongre üyeleriyle görüşmelerini sağlayacağız. Her koldan bu çalışmamızı devam ettireceğiz. Aramızda anlaşma var, hukuk var. ABD’den beklentimiz bu anlaşma ve uluslararası hukuk çerçevesinde bizim de ulaştırdığımız ve ulaştıracağımız belgeler çerçevesinde bir an evvel uzatmadan bu şahsı bu teröristi Türkiye’ye iade etmesidir” açıklamasında bulundu.
“Sonuç olarak duygularımızı bir kenara itip, gerçekten de somut adımları atmamız gerekiyor”
Türkiye’ye 15 Temmuz darbe girişiminden sonra AB’den yeterince destek gelmediği yönünde bir algı olduğu hatırlatılarak, Linkevicius’ın bu konuda Türkiye’ye vereceği somut desteğin neler olduğu sorusuna Bakan Linas Linkevicius, “Umarım bu sadece bir algıdır diye sözlerime başlamak istiyorum. Bütün Avrupalı müttefiklerimizle aynı duyguları paylaşarak aynı şekilde bu darbe girişimini kınadığımızı düşünmek istiyorum ben de. Aynı şekilde bu yapıcı diyaloğa devam etmemiz gerekiyor artık. Bu algıdan sıyrılıp. Şu anda halihazırda temas azlığından kaynaklanan yanlış anlaşılmalar olabileceğinden bahsettim. Bir an önce ileriye dönük daha yakın çalışarak, daha iyi birbirimizi anlayarak adımlar atmalıyız. Bu işi doğru yaptıktan sonra öncelikle Türkiye’nin AB’ye katılımı için birlikte çalışmaya devam etmeliyiz. Türkiye çok önemli bir ticaret ortağı. Aynı zamanda Gümrük Birliği üye ülkesi. Vizenin kaldırılması için bir takım önemli ilerlemeler kaydedilmiştir. Bu konuda devam etmemiz gerekiyor. Sonuç olarak duygularımızı bir kenara itip, gerçekten de somut adımları atmamız gerekiyor. Ben ve benim meslektaşlarımın görevi de bu sürece aynı şekilde bu ivmeyi kazandırmak” ifadelerini kullandı.