Başbakan'dan kritik 75 gün uyarısı

Dünya Gümrük Günü töreninde konuşan Başbakan Binali Yıldırım, 2017 referanduma ilişkin açıklamalarda bulundu 'Bu yaptığımız yarım kalan işin tamamlanmasıdır' dedi.

Önümüzdeki 75 günün önemine dikkat çeken Başbakan, "İlk günden beri var gücümüzle çalışıyoruz. Türkiye'yi zayıf düşüren tüm alanlar için gereken neyse yapıyoruz. Önümüzdeki 75 gün önemli. Bir halk oylaması yapacağız. Mecliste anayasa değişikliği kabul edildi. Meclis anayasa değişikliğinin millete gitmesini kabul etti. Asıl sözü millet söyleyecek. Biz bunun önünü açtık." dedi.

İşte Başbakan'ın konuşmasından önemli satır başları;

"KANUN ÇIKTIYSA UYGULAYACAKSIN!"

Karşılıksız çeke adli para cezası geldi. Kare kodlu çek bu yanlış uygulamaları ortadan kaldıracak. 1 Ocak itibariyle taşınır ehli kanununu çıkarttık. Bu bir devrimdir. Bazı bankaları görüyorum ki bunu anlamamışlar. Ne yazık ki bunlardan biri Kamu Bankası. Kardeşim kanun çıktıysa uygulayacaksanız! Bunun lamicimi yok. Uygulamazsanız gereği ne ise yaparız. Malı mülkü, aynı nakdi... Ne varsa hepsi teminat. birazda siz taşın altına elinizi koyun. Efendim dolar kurunda dalgalanma var. Şuraya bak, şu kepazeliği bak. Milleti yaşatmak varken bir tekmede ben vurim. Şimdi ABD başkanı da oturdu yerine, kısa sürede her şey düzelecek. Dolar kurundaki dalgalanma bitecek. Türkiye'nin ekonomik göstergeleri birçok ülkeden daha iyi durumda. Türkiye ekonomisi kötü olacak diye mücadele ediyorlar. Unutmasınlar, hazırın ardı tez gelir. Bu millet burunlarından getirecek.

"ÖNÜMÜZDEKİ 75 GÜN ÖNEMLİ"

Gümrükleme alanında Türkiye çağ atladı. Ama bitmedi. Ticareti kolaylaştıracağız. Fiyaka olsun diye dışarıdan fuzuli masraf yapmanın bir anlamı yok. Türkiye'nin emaneti aldığımız ilk günden beri var gücümüzle çalışıyoruz. Türkiye'yi zayıf düşüren tüm alanlar için gereken neyse yapıyoruz. Önümüzdeki 75 gün önemli. Bir halk oylaması yapacağız. Mecliste anayasa değişikliği kabul edildi. Meclis anayasa değişikliğinin millete gitmesini kabul etti. Asıl sözü millet söyleyecek. Biz bunun önünü açtık. Aslanlar gibi bu değişiklik vatandaşın önüne gitmesin diye her yolu deneyenler oldu. CHP, HDP'yi yanına alarak her türlü teşkaleyi yaptı ama sonunda meclis iradesi galip geldi. 339 arkadaşımız biz milletin iradesine karşı çıkamayız, millet karar versin diye vekil olarak üzerine düşeni yaptı.

"BİZDE BUNA TİLKİ FISTIĞI DERLER"

367 icadını çıkardılar. Bizde buna tilki fıstığı derler. Zaten cumhurbaşkanlığı seçimlerini hep problem etmişler. Vesayetin dediği olur, vatandaşın dediği olmaz derler. 119 turla cumhurbaşkanı seçilemediği olmuş. 5 buçuk ay cumhurbaşkanı olmamış. Cumhurbaşkanı seçimleri ya darbe nedeni olmuş ya da darbeden sonra olmuş. 2007'de de aynı şeyi yapmaya kalktılar. Bizde millete gidiyoruz dedik. Millet ne dedi: Cumhurbaşkanını ben seçeceğim. Madem orada alavare dalavare oluyor dedi ve kararı verdi. Cumhuriyet tarihinde ilk defa millet cumhurbaşkanını kendi seçti. Şimdi yaptığımız yarım kalan işin tamamlanması. Millet şimdi aynı sandıkta hem meclisini hem cumhurbaşkanını seçecek. Mazeret üretemeyecekler hizmet üretecekler. Bundan kimin zararı var.

Cumhurbaşkanı sadece bütçe kanunu teklifi verebiliyor. Onun dışındaki bütün kanun tekliflerini milletvekilleri verecek. Hükümetin kanuna ihtiyacı varsa milletvekillerine gelip dil dökecek, yasama güçlenecek.

"DİKKAT ÇEKİYORUM"

Buraya dikkat çekiyorum. Mevcut sistemde cumhurbaşkanını yargılamak hemen hemen imkansız. Çünkü cumhurbaşkanı bu kadar çok yetkiye rağmen suçlanamıyor. Böyel güzel dünya yok. Yetki kullanıyorsan sorumlulukla olacak. Sadece vatana ihanetten suçlanabilir. O yüzden de Meclis'teki vekil sayısının yüzde 75'inin oluru lazım. Ne kadar zor olduğunu anlayın. Her 4 vekilden 3'ü olur diyecek. Şimdi ne geliyor. Şimdi geleni söyleyeyim cumhurbaşkanı bakanları, yardımcıları her suçtan suçlanabilecek. Meclis'te haklarında soruşturma açılabilecek. Parlamentonun zayıfladığını söyleyenler iyi dinlesin. Parlamento bütçe konusunda tam yetkili. Bu sistemin en güzel özelliklerinden biri mevcut sistemin olumsuzlukları gözden geçrildi. Nedir bunlar? Krizlere çözüm üretilemiyor, uzlaşma kültürü geliştirilemiyor. Vatandaşımız uzlaşın diyor karşıma kriz çıkararak gelmeyin diyor.

"REJİM DEĞİŞİKLİĞİ SAFSATADIR"

Bu yapılan değişiklik 2007'de cumhurbaşkanının seçimi ile başlayan sürecin tamamlanması. Rejim değişikliği safsatadır. Rejim tartışması 1923'te bitmiştir. Bunun üstüne kimse siyaset yapmasın. Bu iş açık ve nettir.

Kaynak: Sabah

Bakmadan Geçme