Başkanlık süreci fiilen başladı

Geçen hafta sonu yapılan AK Parti 2. Olağanüstü Kongresi beklendiği şekilde sonuçlandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın işaret ettiği Binali Yıldırım, 1405 delegenin oyunu alarak AK Parti Genel Başkanı seçildi.

Dün de Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne çıkan yeni Başbakan Binali Yıldırım hazırladığı kabine listesi Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın onayını alarak 65. Hükümet kurulmuş oldu.

Tayyip Erdoğan Partisi…

Başbakan adayları arasında ismi geçen  kongre divan başkanı Bekir Bozdağ,  Erdoğan'a duyulan bağlılığı : "Halkımızın dediği gibi, partimiz 'Tayyip'in partisidir ve Tayyip'in partisi olarak kalmaya devam edecektir"  sözleriyle dile getirdi.

Eski AK parti Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu da, "vefa" ile " veda" karışımı tadında yaptığı buruk konuşmada,"Biz makamlara, mevkilere, koltuklara veda ederiz ama ahdimize, ilkelerimize asla veda etmeyiz, asla dönmeyiz, asla bırakmayız. Biliriz ki bu fani dünyaya veda edeceğiz, geriye milletimize verdiğimiz sözler kalacak. Allah bizleri vefa yolundan ayırmasın" derken Erdoğan'a göndermede bulundu.

 "Şimdi artık laf üstüne laf koyma değil, taş üstüne taş koyma zamanıdır",  " Başkanlık sistemini getirmeye hazır mısınız?" sözleriyle Erdoğan karşıtlarına mesaj,  delegelere selam gönderen Binali Yıldırım, Cumhurbaşkanına tam bağlılık içinde olacağını vurgulayarak, " Erdoğan'ın kader, yol, gönül arkadaşıyız, dedik, demeye de devam edeceğiz. Söz veriyoruz, davan davamız, yolun yolumuzdur'  dedi.

AK Parti'de teknik patron, oyun kurucu Cumhurbaşkanı Erdoğan'dır. Erdoğan olağanüstü kongrede öngördüğü iki önemli değişiklik gerçekleştirdi. Hem düşündüğü oyun sistemine uymayan, fazla ileri çıkan, mevkisinde oynamayan, oyun içersinde kulübeyi unutan, kulübün başkanı gibi davranan Başbakan Ahmet Davutoğlu'nu takım kaptanlığından saha kenarına aldı, hemde   kendine göre aksayan mevkileri yenileyerek düşündüğü sistemi  yürütebileceğine inandığı kaptan etrafında yeni  kadro kurdu.  

Şaka bir yana AK Parti 2. Olağanüstü kongresinde başkanlık sistemine fiili geçişin ilk adımı atıldı.

Türkiye, 65. Hükümet ile anayasasında yeri olmayan başkanlık sistemini deneyecek.

Beklenen sonuç alınırsa Türkiye'de başkanlık sisteminin yolu tamamen açılacak.

Dün  de Ak Parti İzmir milletvekili Binali Yıldırım'ın başkanlığında Cumhuriyet tarihinin en hızlı hükümeti  kuruldu. 65. Hükümet Erdoğan'ın, Bakanlar Kurulu listesini onaylamasıyla birlikte Binali Yıldırım Başbakan olarak göreve başladı.

Partisinin Merkez Yürütme Kurulu üyeliklerine getirilen isimleri açıklayan AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım,  Başbakan olarak görevlendirilmesinin ardından partisinin ilk grup toplantısına katılarak ilk gün yüksek bir performans sergiledi.

 Meclis'teki güvenoyu sürecinin hafta sonu tamamlanmasıyla Türkiye'yi 15 yıldır yöneten AK Parti'de Yıldırım dönemi başlamış olacak.

Başbakan Binali Yıldırım hükümetinin önceliği kongre konuşmasına bakıldığında; terörle mücadele, paralel yapıyla mücadele, yeni anayasa ve başkanlık başlıkları oluşturacak. Çok kısa sürede hükümetin kurulması bazı alanlarda radikal uygulamalara gidileceğinin işareti sayılabilir. 

Türkiye başkanlığa giden yolda partili cumhurbaşkanı, düşük profilli başbakan gibi yeni bir modeli ile tanışacak. 

Türkiye'de bir hafta içinde hükümet yıkılıp hükümet  kurulurken  bir süre önce  "Girişimci Kadınlar Van Buluşması" için ilimize gelen  TOBB Kadın Girişimciler Kurulu Üyesi ve İzmir Park Bornova Outlet Center Genel Koordinatörü  Aysel Öztezel'in sohbetimiz sırasında söylediklerini hatırladım.

Ekonominin üretim, kaynak, pazar gibi bir sorunu olmadığını kaydeden Aysel Öztezel, o gün şöyle demişti:"  Belirsizlik Türkiye'nin ve  iş dünyasının önünü tıkayarak gelişmeye kalkınmaya engel oluyor.  Türkiye'de herkes önünü görmek istiyor. Ben iyidir kötüdür demiyorum. Ama Türkiye'de artık hangi sitem olacaksa olsun. Bakanlıksa başkanlık, yarı başkanlık ise  yarı başkanlık . Ne olacaksa olsun.  Herkes önünü görsün, ona göre adımını atsın" demişti.

Umarız yeni kurulan hükümet, diğer bir tanımla fiili başkanlık dönemi ülkemizde belirsizliklere bölgemizde huzursuzluklara ve çatışmalara son vererek Türkiye'nin önünü açarak bütün kesimleri rahatlatır.

 

Şaşırdım, alkışladım, gıpta ettim

Van adına 65. hükümet listesine heyecanla göz atmadım.

"Komşu da pişer bizede belki düşer" niyetine 65. hükümet listesine baktım.

 Binali Yıldırım başkanlığında kurulan 65. Hükümetin Bakanlar Kurulu'nda kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz'ın isminin olmamasına şaşırdım.

Gümrük ve Ticaret Bakanı  Malatyalı Bülent Tüfenkçi'nin kabinede yer almasına hem hemşehrimiz olması hemde Vanlı yardımcısı Fatih Çiftçi ve Kapıköy Gümrük Kapısı geleceği adına sevindim.

65 Hükümette Erzurum'u İçişleri Bakanı Efgan Ala, Sağlık Bakanı Recep Akdağ temsil edecek. İki bakanla hükümette yer alan  Erzurum'a " helal olsun" dedim. Van adına gıpta ettim.

Binali Yıldırım Hükümetinde Doğu ve Güneydoğu illerinden Erzurumlu Ala ve Akdağ'ın dışında Başbakan Yardımcısı Batmanlı Mehmet Şimşek, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Karslı Ahmet Arslan, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı: Faruk Çelik, Gümrük ve Ticaret Bakanı Malatlaylı  Bülent Tüfenkçi yer aldı.

Kahramanmaraş'ın her dönem olduğu gibi 65.  hükümette de Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak ile temsil edilmesini alkışladım.

 

MHP’de muhalifler kazandı

MHP'deki bazı muhalif il başkanlarının "Kurultay Çağrı Heyeti" oluşturularak, partinin olağanüstü kurultaya götürülmesine karar verilmesi için 15 Ocak'ta parti genel merkezine başvurmasıyla başlayan süreç sonuç verdi. Devlet Bahçeli'nin direnişi de böylece son buldu.Yargıda süreci geciktirerek, muhaliflere göz dağı vererek MHP'de sürdürülen demokrasi dışı gayretler çare olmadı.

MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, Yargıtayın Ankara 12. Sulh Hukuk Mahkemesinin kararını onamasının ardından 26 Haziran veya 10 Temmuz tarihlerinde Milliyetçi Hareket Partisini olağanüstü ama seçimli kurultaya götürme kararı aldığını açıkladı.

Devlet Bahçeli'nin genel başkan seçimli olağanüstü kurultay kararı aldığını açıklamasından sonra MHP'de işler karıştı. Parti tüzüğüne göre genel başkan seçimli kongreye gidilebilmesi için genel başkanın istifa etmesi gerektiği ileri sürülüyor.

MHP Genel Başkan adayları Ümit Özdağ, Koray Aydın, Sinan Oğan ve Meral Akşener MHP'de olağanüstü kurultaya gidilmesine karar veren Ankara 12. Sulh Mahkemesi'nin kararını onamasından memnuniyet duyduklarını açıkladılar.

Bahçeli şimdi istesede istemesede "veda" kongresi toplayacak. MHP'deki bu gelişme AK Parti'deki gelişmelerden bağımsız değildir. Sizi bilmiyorum. Ama ben böyle düşünüyorum.

Bakmadan Geçme