Bedirhanoğlu: İnsanların alım gücü yükseltilmeli

Vansesi Gazetesi'nden Burhan Ergin'in haberine göre ülkede yaşanan ekonomik sıkıntılar nedeniyle alım gücünün her geçen gün düştüğünü ifade eden Bedirhanoğlu, vatandaşlara ekonomik açıdan nefes aldıracak iyileştirmeler yapılmalı dedi.  

Ramazan ayı, ülke genelinde ekonomik sıkıntıların derinleşerek yaşandığı dönemde karşılanıyor. CHP İl Başkanı Seracettin Bedirhanoğlu, bu süreçte vatandaşların sofralarına gıda ürünleri ve et bırakmakta zorluk çekeceğini belirterek, ekonomik sıkıntıların çözülmesi ve alım gücünün yükseltilmesinin kaçırılmaz olduğunu ifade etti.

Türkiye, son yıllarda bir türlü düşürülemeyen enflasyon, döviz kurlarındaki dalgalanmalar, yüksek vergi oranları ve genel ekonomik belirsizlikler nedeniyle ciddi bir krizle karşı karşıya. Bu durum, özellikle dar gelirli ailelerin yaşam standartlarını olumsuz etkiliyor. Ramazan’ın gelmesiyle, bu sıkıntıların daha da belirgin hale geldiği gözlerden kaçmamaktadır. 

Bedirhanoğlu, “Alım gücündeki düşüş, gıda fiyatlarındaki artışla birleşince, aileler temel ihtiyaçlarını karşılamada zorlanmaktalar. Her geçen gün artan fiyatlar, vatandaşların cebini yakıyor. İnsanlar temel gıda maddelerini almakta bile zorlanır hale geldi. Ekonomik sıkıntıların son bulması vatandaşların hiç olmazsa bu mübarek ramazan ayını rahat geçirebilmeleri için gerekli adımlar bir an önce atılmalı. Ramazan, paylaşma ve dayanışma ayıdır. Ancak maalesef bu yıl birçok aile, sofralarında arzu ettikleri ve istediklerini bulmakta zorlanacak. Bu durum, toplumun ekonomik açıdan ne kadar zor bir dönemden geçtiğinin bir göstergesidir” şeklinde konuştu. 

Bedirhanoğlu, hükümete seslenerek, ekonomik durumu düzeltmek için somut adımlar atılması gerektiğini belirterek, “Eğitimden sağlığa, gıda fiyatlarından enerji maliyetlerine kadar birçok alanda ciddi tedbirler alınarak sıkıntılar giderilmeli” diye konuştu.

Ramazan ayının manevi ve sosyal boyutunun yanı sıra, ekonomik açıdan da önemli olduğunu dile getiren Bedirhanoğlu, bu dönemde dayanışmanın artırılması gerektiğini vurgulayarak, “Fakir fukara, ihtiyaç sahipleri ve dar gelirli aileler için toplum olarak kenetlenmeli ve yardımlaşmalıyız. Ancak bu şekilde, Ramazan’ın ruhuna uygun bir şekilde, bu zorlu süreçten hep birlikte çıkabiliriz” dedi.

“EKONOMİDEKİ SORUNLAR ÇÖZÜLMELİ”

Bedirhanoğlu açıklamasında, “1 Mart Cumartesi günü başlayacak mübarek Ramazan ayı, manevi olarak bizler için çok önemlidir. Bu yıl Ramazan ayı, ne yazık ki, birçok aile için geçim sıkıntılarıyla dolu bir dönem olacak. Vatandaşlarımızın yaşadığı ekonomik zorlukları görmezden gelmek asla mümkün değil. Ekonomik sıkıntılar, özellikle dar gelirli aileleri derinden etkileyen bir sorun haline gelmiştir. Her geçen gün artan enflasyon, yükselen gıda fiyatları ve temel ihtiyaç maddelerine erişimde yaşanan güçlükler, toplumun en savunmasız kesimlerini zor durumda bırakmaktadır. Bu durumda, ailelerin besleyici iftar sofraları kurmakta zorlanmaları, ekonomik dengenin ne kadar bozulduğunu göstermektedir. Ramazan, yardımlaşma ve dayanışma ayıdır. Ancak, bu yıl birçok insan, iftar sofralarını kurmakta dahi zorluk yaşayacak. Bu, sadece bireylerin değil, aynı zamanda toplumun geleceğini etkileyen ciddi bir sorundur. Yetkililere sesleniyorum. Ekonomik sıkıntıları gidermek ve alım gücünü yükseltmek için acilen adımlar atılmalıdır. Yaşanan ekonomik dalgalanmalar, ailelerin bütçelerini zorlamaktadır. Gıda fiyatlarının artışı, özellikle kırmızı et, beyaz et, sebze, bakliyat gibi temel gıda maddelerine erişimi zorlaştırmıştır. Ramazan’da, ailelerin bir araya gelerek paylaşacakları sofralar, ne yazık ki, birçok yerde hiç kurulamayacak, birçok yerde de boş kalacak. Bu durum, yalnızca bireylerin değil, toplumsal dayanışmanın da zayıflamasına neden olacaktır. Hükümetin ivedilikle alması gereken önlemler arasında, gıda fiyatları üzerinde kontrol mekanizmalarının yeniden gözden geçirilmesi ve temel gıda maddeleri sübvanse edilmelidir. Ayrıca, dar gelirli ailelere yönelik sosyal yardımların artırılması, bu zor dönemde toplumumuzun nefes almasına yardımcı olacaktır. Ekonomik sıkıntıların çözümü için atılması gereken bir diğer önemli adım, istihdamın artırılmasıdır. İşsizlik oranlarının düşürülmesi, insanlarımızın gelir düzeyini yükseltecek ve alım gücünü artıracaktır. Yeni iş alanları yaratmak, gençlerimizin ve ailelerimizin geleceğini güvence altına alacaktır. Unutulmamalıdır ki, ekonomik sorunlar sadece bireysel bir mesele değildir; bu, toplumsal bir sorundur. Herkesin eşit haklara sahip olduğu, adil bir ekonomik sistemin kurulması için hepimizin üzerine düşen sorumluluklar var. Bu noktada, yerel yönetimlerin de katkıları büyük önem taşımaktadır. Van'da yaşayan her bir bireyin, bu zor dönemi daha rahat atlatabilmesi için birlikte hareket etmeliyiz. Ramazan ayının, dayanışma ve paylaşma duygusunun öne çıktığı ay olduğunu hatırlatmak isterim. Bu dönemde, ekonomik zorluk yaşayan komşularımıza el uzatmak, birlikte güçlü durmak hepimizin görevidir. Bu vesileyle, yetkililere bir kez daha sesleniyorum. Ekonomik sorunların çözümü için gerçekçi ve etkili adımlar atarak, vatandaşların alım gücünü artıracak politikalar geliştirmeli” ifadelerini kullandı.