İstanbul Atatürk Kültür Merkezi 3 Mart 2022 akşamı kapılarını önemli bir tören için açtı.
İstanbul Çekmeköy Belediyesi’nin Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi koordinasyonunda düzenleyip ev sahipliğini yaptığı Cumhuriyetimizin 100. Yıl Marşı Şiir Yarışması yarı final ödül törenine davet edilen yüz kişi arasında ban de vardım.
Yarışma için Türkiye içinden ve dışından, 81 il ve 14 farklı ülkeden gönderilmiş olan 2259 şiir her biri kendi alanında tanınmış, ünlü kişilerden oluşan iki farklı seçici kurul tarafından değerlendirilmiş ve yarı final aşamasına gelinmişti.
Şiir seçimlerinin tamamlanmasının ardından projenin beste yarışması kısmı başlayacaktı. Bestekârlar bu yarışmada seçilmiş ilk yüz şiirden birini ya da kendi seçecekleri başka bir şiiri besteleyerek yarışacaklardı. O aşamada kazanan eser de ülkenin 100. Yıl Marşı olacaktı. Proje böyleydi ve böyle işliyordu.
Ben yarışma ile ilgili ilanı internetteki www.antoloji.com sitesinde görmüş anlamlı ve önemli olduğunu düşündüğüm için katılmıştım.
Tören gününden yaklaşık bir ay önce Çekmeköy Belediye Yetkilisi Rıdvan Kaşıkçı Bey beni ve tüm diğer eser sahiplerini telefonla aramış, tören günü İstanbul’da olmamızı sağlayacak şekilde her türlü ulaşım ve konaklama işlemlerinin yapılacağını bildirmişti.
3 Mart 2022 günü sabah uçağıyla İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’na, oradan da benim gibi Türkiye’nin çeşitli şehirlerinden gelen diğer eser sahipleriyle birlikte Taksim’deki otelimize gittik. Ciddi nedenlerle katılamayan birkaç kişi dışında herkes çağrıya uyup gelmişti.
Odalarımıza yerleştikten sonra bizler için hazırlanmış ve içinde şiirlerimizi içeren kitap, Çekmeköy Belediyesi tarafından basılmış Çanakkale Savaşı ile ilgili bir başka kitap, nostaljik, zarif bir radyo ve İstanbul’un hava durumu düşünülerek eklenmiş bir şemsiye bulunan hediye paketlerimizi aldık. Otelin restoran bölümünde yarışma ile ilgili olarak yapılan bazı video çekimlerine katıldık ve birlikte yemek yedik.
Akşam havanın kararmaya başlamasından önce de bir kısmımız araçla, bir kısmımız yürüyerek ve toplu halde yakındaki Atatürk Kültür Merkezi’ne gittik.
Salonun ön sıralarında yarışmacılar için ayrılan koltuklara tek tek isimlerimiz önceden yazılmış, hazırlanmıştı. Ayrıca salonda görevli genç belediye elemanı arkadaşlar da katılımcılara yardımcı olmak için canla, başla çalışıyorlardı.
Merkeze girişte bize daha önceden verilmiş olan, içinde yarışma ve seçici kurul ile ilgili bilgilerin de bulunduğu şiirlerimizin bir araya toplandığı, çok sayıda kitabın davetlilere dağıtıldığını gördük.
Kitaplar birinci hamur kâğıda basılmış ve ciltlenmişlerdi.
Açılış kokteyli ile başlayan program süresince her yer tıklım tıklım doluydu.
Ev sahipliğini Çekmeköy Belediye Başkanı Ahmet Poyraz’ın yaptığı, İbrahim Sadri ve Işıl Açıkkar’ın sunuculuğunu üstlendikleri programda önce orkestrasıyla birlikte tanınmış sanatçı Yücel Arzen sahne aldı ve kendi bestelerini seslendirdi. Şarkılardan birine kendisi gibi seçici kurul üyesi ve ünlü bir sanatçı olan Azerin de eşlik etti.
Müzik şöleninin ardından Çekmeköy Belediye Başkanı Ahmet Poyraz, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz ile birlikte çeşitli belediye başkanları ve siyasiler sahneye çıkıp konuşmalarını yaptılar.
Katılımcılar arasında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Rektörü Handan İnce Elçi, İstanbul Vali Yardımcısı Mehmet Fatih Çiçekli’nin yanında çeşitli ilçelerin kaymakamları, belediye başkanları, belediye meclis üyeleri, muhtarlar, sanat siyaset ve iş dünyasından önemli insanlarla birlikte çok sayıda vatandaş da vardı.
Program eserleri ödüle layık görülen şairlerin sahneye alınıp plaketlerinin verilmesiyle ve hatıra fotoğrafları çekilmesiyle sona erdi.
*
Bu güzel ve önemli etkinlik ülkenin dört bir tarafından gelen biz şairler için de önemli bir buluşma fırsatı oldu. Ne var ki süre çok kısıtlı olduğu için herkesle konuşma, kaynaşma fırsatı bulamadık.
Daha Sabiha Gökçen Havalimanı’nda araçta beklerken Erzurumlu dadaş dostlarımız tarih öğretmeni Ferhat Bazu ve benim gibi üniversite emeklisi Yaşar Bayar’la, Samsun’dan gelmiş Kenan Yavuzarslan ve arkadaşlarıyla, Mersin’den gelmiş emekli komutan Faruk Gökbulut’la tanıştık. Sonraları da otelde ve program esnasında konuştuğumuz her biri ayrı bir değer olan Aydınlı Efemiz, Emekli Maliyeci Emin Çelimli ile, Eskişehir’den katılan Matematik öğretmeni Fikret Görgün’le, İzmir’den katılan müzik öğretmeni Mazlum Cihangir’le de konuşma fırsatı bulduk. Ödül kazanmış kızıyla Denizli’den gelen bir başka beyefendi ile de kahvaltıda rahmetli Özay Gönlüm’ü andık, muhabbet ettik.
Sonuçta bu etkinlik çoğunluğu benim gibi belli bir yaşın üzerinde kimselerden oluşan biz katılımcılar için güzel bir değişiklik, hoş bir anı oldu.