Bahar aylarının geldiği bu günlerde hepimizin yüreğini tarifsiz bir heyecan kaplar. Bu heyecan öyle bir duygudur ki içimizde yarattığı pozitif enerji neticesinde kendimizi çok güçlü hissederiz.
Ülkemizde son günlerde toplumsal sorunumuz haline gelmiş olan birbirimizi anlayamamak. Hatta anlamamak için elinden geleni yapmaya çalışmakda istem dışı bir davranış olmuştur.
Artık ilkbahar geldi; hem mevsim olarak hem de sosyal yaşantı olarak . Uzun zamandır bölgemizde yaşanan sıkıntılar elbirliğiyle üstesinden gelinebilecek pozisyona yaklaşmıştır.
Van'ın geçmişinde olan turizm kavramının , ticaret hayatındaki canlılığın artık bölge ve bölge insanlarının arzu ettiği şekilde oluşmaması için bir sebepte yoktur. Yaşanan onca acılar ve sıkıntılar aslında birbirimizi ANLAMSIZCA ANLAMAMAKTAN ibarettir.
Yaşadığımız toplumu kendimizce düzeltmeye çalışmak yerine kültürel zenginliklerimizin farkında olsak hiçbir şeyin insan hayatından daha değerli olmadığını sözde değilde özde bilsek olmaz mı?
Geçmişten bugüne kadar bu topraklar üzerinde yaşayanlar nasıl yaşadıkça kültürel zenginliğe ulaşmışsa günümüz insanları bu zenginliklerin üzerini örtmeye ve çalışmıştır. Bizler bu toprakların insanları olarak birbirimize kim olduğumuzu değil de yaşadığımız yerlere neler kazandırabilirizi konuşsak,tartışsak daha doğru olmaz mı?
90 lı yılların başlarında Van'daki turizmi hatırlıyorum da şehrimiz geceyi yaşayan batıdaki turistik yerlerden farksızdı. Bu bahar Van'a farklı gelsin yaşanan kötü günler, felaketler geride kalsın. Bir olalım birlik olalım
Vangölü Canavarı'nı uyandıralım. Van'a sahip çıkalım kardeş olduğumuzu unutmayalım. Yaşadığımız yeri bireylerin tek başına mutluluğuyla değil toplumsal barışın ve hoşgörünün varlığıyla yaşanabilir bir yer edelim
Artık şehrimizi hanemiz kabul edelim zor olanı değil kolay olanı yapalım.Ailemiz için, komşumuz için, Van için, bölgemiz için ülkemiz için…
Yorumlar 2