Boş mu dolu mu?

Son günlerde yaşanan doğal felaketler, bazı tedbirler almamızı hatırlattı bize. Önce deprem çantaları hazırlandı, hasarlı binalardan uzak durmalar haliyle ilk alınan tedbirler arasındaydı. Bu akut safha atlatıldıktan sonra neler olacağını geçmişte yaşanan depremlere bakarak tahmin etmek zor değil… Buyurun… Benden hikâyesi:

Son günlerde yaşanan doğal felaketler, bazı tedbirler almamızı hatırlattı bize.  Önce deprem çantaları hazırlandı, hasarlı binalardan uzak durmalar haliyle ilk alınan tedbirler arasındaydı.  Bu akut safha atlatıldıktan sonra neler olacağını geçmişte yaşanan depremlere bakarak tahmin etmek zor değil… Buyurun… Benden hikâyesi:

 

Saat 11 oluyordu "Daha erken evden çıkmadan önce yemeği bile yetiştiririm" diye düşündü. Mutfağa giderek akşam yemeğini hazırlamaya başladı. Aspiratörü çalıştırdı. Baş dönmesi atakları sanki tekrar etmişti sendeledi. Yer ayaklarının altından kayar gibiydi. Aspiratör de fazla mı gürültü yapıyordu ne? Gürültü   değil, gümbürtüydü  daha çok…Hayır bu kayma baş dönmesi değil, bu gürültü…Depremdi bu..Duvarlar üzerine geliyor,yıkılacak neredeyse..Pencerelere koştu,dışarıya baktı,bir toz bulutu..Böyle bir sarsıntıyı daha önce hiç yaşamamıştı.

 

Öylece bekledi. Engel olamadığı bir çarpıntı, kalbi yerinden çıkacak sanki. Bina öldürmese kalpten gidecekti. İşte sarsıntı durdu. Hemen sokağa fırladı. Kendisi gibi olayın şokunu yaşayan site sakinleri de dışarıda. Büyük bir deprem yaşanmıştı.  Binalara bakınca derin çatlakları görebiliyorlardı. Yıkım yoktu ancak zaman ilerledikçe şehrin diğer taraflarından yıkım ve ölüm haberleri teker teker gelmeye başladı.  Haftalarca geçici yerlerde yaşamlarını idame ettirdiler. Site terk edilmiş, sessiz ve korkunç bir viraneyi andırıyor. Girmek cesaret ister. Acil ihtiyaçları için bile gittiklerinde, evlerine girmeleri ile çıkmaları bir oluyor. Buraya kadar olay çok sıcak. Deprem anında yaşananlar, sonrası... Yapılması gereken neyse o yapılmalı, şansa bırakmak olmaz düşüncesi hakimdi.

 

Zaman ilerlemiş, şehir genelinde incelemeler yapılmaya başlanmış,  yıkılacak veya güçlendirilecek binalar tespit edilmişti.  İlk incelemede siteye yıkım kararı çıkarıldı. Site sakinleri yıkımdan sonra, yasal düzeleme ve kredi imkânları ile yeni çözümler arayacaklardı. Toplandılar, durum değerlendirmesi yapıldı, çözüm yolları incelendi. Boşta dolmayan, doluda taşan cinstendi birçoğu.  Neyse, "kabul edenler, etmeyenler… Kabul edilmiştir."   İlk gün sorulsa bir daha bu binalara girmeye cesaret edemezken, çoğunluğun verdiği karar: Yıkım kararına itiraz.  Ceplerimizi yakacak, bunca uğraş sonucu sahip olduğumuz evleri kaybetmekse büyük macera. En güzelinden bir güçlendirme, dış boya tamir… Eskisinden bile güzel olur. 

 

YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ...

Bakmadan Geçme