Çanakkale köprüsü en çok Vanlıya yarayacak!
Çanakkale köprüsü aslında özelleştirme programı. Sizin gelecekte yolu kullanma ihtimalinizi zorunlu hale getirip özelleştiriyorlar. Kimse geçmez ise mesela Van'da oturan birisi bunun parasını 'sanal geçiş' yapmış gibi, Çanakkale'yi görmese de ödeyecek. Hem de bu ödemeyi bir litre benzin kullanmadan, hatta araba sahibi bile olmadan evinden yapabilecek.
Önder Algedik
1915 Çanakkale Köprüsü yine fiyat ve geçen araç sayısı garantisi ve Yap-İşlet-Devret modeli ile ihale edildi. Proje maliyeti için Kasım ayında 10 milyar TL’yi telaffuz eden Başbakan haklı çıktı. Kazanan konsorsiyum maliyeti 10 milyar 354 milyon 576 bin 202 TL hesapladı! Bu maliyet karşılığında temel attıktan sonra 5,5 yılda inşaatı tamamlayıp kalan 11 yılda da işletecekler. Böylece toplam 16 yıl 2 ay 12 günde hem inşaat olacak, hem de gelir elde edecekler.
Çanakkale köprüsü aslında özelleştirme programı. Sizin gelecekte yolu kullanma ihtimalinizi zorunlu hale getirip özelleştiriyorlar. Sizin gelecekte iklime, doğaya, eğitime, sağlığa ayırmanız gereken kaynağı özelleştirip o şirketlere veriyorlar. Bir süre, fiyat ve kapasite karşılığında satıyorlar. Öyle bir satış ki, geçseniz de geçmeseniz de satılıyor. Yani ihtimali zorunlu hale getiriyorlar.
Şimdi asıl sorun, bunu ne pahasına yaptıkları. Mesela Et ve Balık Kurumu özelleşti, arsalarına AVM yapıldı, et fiyatları inanılmaz yükseldi. Çanakkale köprüsünün maliyetini ise bundan kat ve kat fazla olacak.
FERİBOT 35, KÖPRÜ 97 TL
Köprü bittiğinde araç başına geçiş için 15 euro, otoyolun her km’si için 5 sent eklenecek. Bir de bunun KDV’si olacak. Kabaca 100 km otoyol için 5 euro olmak üzere 20 euro +kdv gibi bir fiyat bize düşecek. Yani 97 TL gibi bir rakam bizden geçsek de, geçmesek de çıkacak.
Şimdi arabanızla feribota gelip 35 Tl ödeyip güzel boğaz manzarasını izlemek varken 3 dakikada geçme uğruna 97 TL de biraz garip kaçacak. Daha da kötüsü, kimse geçmez ise; mesela Van’da oturan birisi bunun parasını “sanal geçiş“ yapmış gibi düşünecek Çanakkale’yi görmese de, arabası olmasa da ödeyecek.
ÇANAKKALE OTOPARK OLACAK
Doğru duydunuz. Son bayram tatilinde günde 16 bin 500 araç feribot ile geçiş yaptı ve kent otoparka döndü. 16.500 araç ortalamasının yılın bütüne yayıldığını düşünün. Kent her gün kilitlenecek demektir. Ama kötü haberi vereyim, köprüyü ne 8-10 bin gibi normal bir araç sayısı, ne 16,500 gibi yüksek bir araç sayısı kurtarmıyor. Çok daha fazlasına ihtiyacı var.
KÖPRÜ ARAÇ GARANTİSİ
Şimdi Yavuz Sultan Selim adı verilen 3. Köprü için günlük 135 bin araç garantisi verildi, tutmadı. Osmangazi için 40 bin araç garantisi verildi, o da tutmadı. Avrasya Tüneli için 68 bin 500 araç garantisi verildi. Ne olduğunu yakında göreceğiz.
Köprü için kaç araç geçişi garantisi verildiği ortada yok. 10 bin olmayacağı kesin. Her gün 16 bin 500 aracın geçmesi Çanakkale’nin ölümü ama proje için karlı değil. 30 bin kentin arabalara boğulması, kısaca ölümü demek ama o rakam proje maliyetini bile kurtarmıyor. 35 bin ancak maliyeti yakalıyor ama ortada neredeyse sıfır kar olacak. Biraz kar kalsın derseniz çok üstüne çıkması gerekiyor. Yani ya köprünün maliyeti 10,4 Milyar TL değil, yada bayağı ciddi sanal araç garantisi verilmiş söylemiyorlar.
EN ÇOK VANLILAR YARARLANACAK
Köprü sayesinde İstanbul’dan çıkan birisi Kuzey Marmara’dan Çanakkale’ye gelecek, köprüden geçtikten sonra Güney Marmara’dan dolaşabilecek, Osman Gazi köprüsünü ve 3. Köprüyü kullanarak evine geri gelebilecek. Bunu bir Vanlı da evinde oturarak yapabilecek. O kadar araç geçmeyince bu turun 250 TL civarı köprülerden ve otoyollardan geçiş maliyetini garanti kapsamında ödeyecek. Hem de bir litre benzin kullanmadan, hatta araba sahibi bile olmadan evinden yapabilecek.
İKLİM KURTARILABİLİRDİ
10,4 milyar TL maliyeti olan bir yatırıma bir kar eklenerek çıkacak faturayı biz ödeyeceğiz. Ayrıca araç geçişini sağlamak için bazı faturalar ödeyeceğiz. Mesela 3. Köprü olabilsin diye Marmaray’ın verimsiz çalıştırıldığını biliyoruz.
838 km’lik Kars-Tiflis Bakü tren hattının 450 milyon dolara mal olduğun da biliyoruz. Yani yılda 30 milyon ton yük taşıyacak 839 km’lik tren yolu yaklaşık 1,7 milyar TL’ye mal olacak, ama boğazdan 3 dakikda geçmemizi sağlayacak Çanakkale köprüsü 10,4 milyar TL’ye mal olacak.
Bir de hızlı tren örneği verelim. Sivas’tan İstanbul’a 5 saatte gitmenizi sağlayacak olan projenin Kırıkkale-Yerköy arasındaki 79 km’lik kısmı 2013’de 398 milyon TL’ye ihale edilmiş. Yani 79 km’lik hızlı tren için 398 milyon TL maliyet, 100 km’lik otoyol dahil bir geçiş için 10,4 milyar TL maliyet! Böylece Çanakkale bir Sivas gibi olamayacak.
Bu kadar para ile daha düşük karbonlu, hatta sıfır karbonlu sıfır petrollü bir ulaşım sistemine değil Çanakkale, Türkiye geçerdi ama biz benzine ayrı, köprüsüne ayrı para ödeyeceğimiz yüksek karbonlu bir modeli finanse edeceğiz.
ÇANAKKALE HOLLANDA OLABİLİR
Günde 600 bin yolcu taşıyan Hollanda demiryolu şirketi NS demiryollarını yüzde 100 rüzgar enerjisi ile çalıştırmaya başladı. Yani bizimkiler gibi daha çok petrol kullanalım demek yerine neredeyse Türkiye’nin 20’de biri bir alana sahip Hollanda Türkiye’nin bir yılda taşıdığı demiryolcusuna yüzde 100 yenilenebilir enerjili ulaşım hizmeti veriyor.
Çanakkale Hollanda olsaydı, 10,4 milyar TL para ile ya en yakın Balıkesir’e demiryolu hattı çeker, ya da Bursa üstünde tren hattına bağlanarak 2 kentin bu hizmetten faydalanmasını sağlardı. Bundan para kalır, o para ile rüzgar ve güneş yatırımı yaparak 3-4 yılda bütün ülke elektrikli tren ulaşımını yüzde 100 iklim dostu yapardı.
1915 Çanakkale köprüsünün gerçek maliyeti Başbakanın tahmin ettiği ve şirketlerin öngördüğü gibi 10 milyar TL değil, çok daha ötesinde Türkiye’nin kömüre, petrole bağımlılığının, bunun için geleceğin özelleştirmenin faturası aslında. Bizden çıkacak olan ise 10 miyar TL’nin çok daha ötesinde.
Kaynak: Gazeteduvar