Çözüm İranda değil, Vanda
Suriye ve Irak'ta paylaşıma dayalı kanlı savaş devam ederken Başbakan Ahmet Davutoğlu bugün yakın komşumuz İran'a son derece önemli bir ziyaret gerçekleştirecek.
Başbakan Davutoğlu’nun İran’da muhataplarıyla iki ülke ve bölgesel sorunları görüşeceği bu süreçte Van’ın gündemi de İran’dır.
İran Nevruz tatiline, Van İran’a hazırlanıyor.
İran İslam Cumhuriyeti'nde 19-23 Mart 2016 haftası yeni yıl, 31 Mart 2016 ve 01 Nisan 2016 tarihlerinin İslam Cumhuriyet Günü ve Doğa Günü olması nedeniyle resmi tatil ilan edilmiştir. Bu tatillerin birleştirilmesi alışkanlığı ve Nevruz tatiline İran'da verilen önem dolayısıyla 16 Mart 2016- 02 Nisan 2016 tarihleri arasında İran’da tatil nedeniyle resmi daireler nöbet usulüyle veya düşük kapasite ile çalışacak.
Birleştirilen uzun tatil süresince ekonomik gücüne, sosyal anlayışına göre İranlıların birçoğu yurt dışına çıkarak tatillerini değerlendirecek. İran’da 18 Mart cuma günü hafta sonu tatili olması nedeniyle Nevruz tatili 18 Mart günü başlamış olacak.
Bizim Nevruz Bayramı tatili olarak adlandırdığımız tatil nedeniyle ülkelerinin dışına çıkmaya hazırlanan İranlı turistlerin Van’ı tercih etmeleri için İran’da ve Van’da iyi niyetli çalışmalar yapılıyor. Van Ticaret ve Sanayi Odası öncülüğünde hazırlıkları süren Nevruz tatiline göre şekillenen Van Alışveriş Festivali 15 Mart-5 Nisan tarihleri arasında çeşitli etkinliklerle gerçekleştirilecek.
Van’da alış veriş, yeme içme, konaklama, eğlence yerleri de İranlı turistleri karşılamaya hazırlanıyor. Sıkıntılı geçen kış sezonun ardından İranlıların gruplar halinde Van’a gelmesi ekonomiye soluk aldırarak can suyu niteliğinde katkı sunacak.
İlimize gelen İranlı turistler genel olarak orta gelir kesimden oluşmaktadır. İranlı zengin turist Van’a gelmemektedir. Araçlarıyla Van’a kadar gelen ekonomik geliri yüksek turistler Van Ferit Melen Havaalanı oto parkına araçlarını park ederek uçakla Antalya, İstanbul, İzmir, Bodrum gibi tatil bölgelerine gidiyorlar. Daha üst düzey geliri olanlar ise Avrupa ve diğer ülkeleri tercih ediyor.
Sözünü ettiğimiz Van’ın hedef kitlesi İranlılar ilimize severek geliyorlar. Dil, kültür sorunu yaşamadan şehrimizde alışveriş yapan, gezen, dinlenen İranlılar şehrimizin ekonomisi yanında sosyal hayatına renk ve güç katıyor.
Van’a gelen İranlıların sayısının artmasını istiyorsak ki istiyoruz. O zaman mutlaka yapılması gerekenler vardır.
Bunlar:
BİR: Ruhen, bedenen dinlenmek hoşça vakit geçirmek, farklı yerleri gezip görmek isteyen turistler tatil için ekonomik bütçelerine, kültürlerine uygun huzurlu güvenli yerlere gitmeyi tercih etmektedirler. Dini dili, ırkı ne olursa olsun hiçbir turist, hiçbir kimse bombaların patladığı, çatışmaların olduğu, yaşam endişesi bulunan bir yere gitmez. Van’da bombalar patlamıyor, çatışma yoktur diyebilirsiniz ama bölgesel fotoğraf öyle demiyor. Algı başka. O nedenle İran ve diğer ülkelerden daha çok turisti ilimizde görmek istiyorsak bölgenin, Van’ın huzurlu, güvenli turizm kültürüne sahip modern şehir olması gerekiyor.
İKİ: İranlı komşularımız araçlarıyla Van’a gelirken Kapıköy-Razi sınır kapsında çile çekerek hala saatlerce kuyrukta bekliyorlarsa, işlemler sabah 09.00’da başlayıp 15.00’da sona eriyorsa, turizm gerçeğiyle çelişen ilkel gümrük işleyişi devam ediyorsa ne yaparsanız yapın daha fazla İranlı Van’a gelmez. Daha sınır kapısında sorun yaşamaya başladığınız bir ile ne diye gideceksiniz ki. Kapıköy gümrük kapısı modernize edilmeli, Nevruz tatili yoğunluğu süresince personel sayısı artırılmalıdır.
ÜÇ: Bütün alış veriş, konaklama yerleri İranlı müşterilerine karşı saygılı olmalı, fırsatçılık kurnazlığına düşerek küçük düşünmemeli, ticaret ahlakına yakışmayan anlayışla ürününe, hizmetine değerinin üzerinde bedel isteyerek misafirine ‘kazık’ atmaya kalkmamalıdır. Belediye ve meslek odaları ‘kazıklama’ ihtimaline karşı Şikayet Masası ve ekipler kurumalı, zabıta denetimlerini sıklaştırmalıdır.
DÖRT: Valilik, Büyükşehir, İpekyolu, Edremit, Tuşba belediyeleri oto park, çevre temizliği, yaya ve araç trafiği, güvenlik gibi konularda aralarında koordinasyon sağlamalı. İranlı turistlere Van farkı hissettirilerek gelecek sezona yatırım yapmalıdır.
İrileşen köy görünümde olan, kendine özgü ruhunu ve karakterini kaybeden, standardın bulunmadığı, doğal güzelliklerin değerinin bilinmediği ve korunamadığı ilinize herşeye rağmen turistlerin gelmesini istiyorsanız sorunlarınızın çözümünü İran’da değil Van’da aramanız gerekir.
7 S Sofrası
İran"daki Nevruz kutlamalarının en önemli bölümü “s” harfiyle başlayan 7 şeyin bulunduğu sofranın (sofrayı haft sin) hazırlanması oluşturuyor.
Nevruz"dan önce hazırlanan ve iki hafta boyunca evin bir köşesinde duran bu sofrada 7 şey bulunuyor. Sabzeh (sebze): Mutluluğu ve yeniden doğuşu simgeliyor. Sib (elma): Güzelliği ve aşkı simgeliyor. Sir (sarımsak): İlacı ve şifayı simgeliyor. Serkeh (sirke): Gelişmeyi ve evrimi simgeliyor. Somaq (sumak): Sabrı temsil eder. Sekkeh (bozuk para): Serveti ve zenginliği simgeliyor. Senjed (iğde): Sağlamlığı ve müsamahayı simgeliyor.
İran’da bu 7 şeyin bereket ve uğur getireceğine inanılıyor. İki hafta boyunca süren Nevruz kutlamaları, yılın 13. günü yapılan “Sizdeh Beder” pikniğiyle sona eriyor.
Vanlılık ruhunun oluşması lazım
20 yıl özel sektör deneyimi olan, 8 yıldır memleketi Van'da bulunan Metalürji Mühendisi Müstakil Sanayici İş Adamları Derneği (MÜSİAD) Van Şube başkanı Kerem Baynal Yenivan internet sitesinde Adnan Deniz’le söyleyişi yapmış. Baynal, Vanlılık ruhu, kenti sahiplenme bilinciyle ilgili yerinde tespitlerde bulunmuş.
Diyor ki:
*Duygusal bir bakışla Van’ın Avrupalılar tarafından keşfedilmesi gerektiğini düşünüyorum.
*Van’ın öz kimliğini kazanması için daha çok emek sarf edilmeli.
* Van Kadim bir şehir diyoruz. Kadimlik aslında sahiplenmektir… Van’da 700 yıldır yaşayan Vanlı ailelerimiz var. Bunlardan bile haberimiz bile yok.
*Gidip gönül rahatlığıyla konuşabileceğiniz istifade edebileceğiniz bir siyasetçimiz var mı? Ya da ticaret yapacaksınız hangi ticareti yapacağınız noktasında sorularınıza rahatlıkla yanıt verebilecek bir tüccarımız var mı?
*Her dönem parlamentoya birçok milletvekili gönderiyoruz. Memleketimizde ikamet eden sadece bir tane milletvekilimiz var. O da Kayhan Türkmenoğlu… Herkes rahatını düşünüyor. Kimse memleketin sorunları karşısında sorunların muhatabı benim diyebilecek kadar cesaret gösteremiyor… Ve yok böyle insanlar… Milletvekilliği yaptıktan sonra geri döneyim tecrübelerimi, bilgi ve birikimlerimi paylaşarak hizmete kaldığım yerden yine memleketimde devam edeyim düşüncesi kesinlikle yoktur.
*Van’ın en büyük sorunu ‘Sahiplenme’ sorunudur. Van’ı fikri anlamda, ticari ve siyasi anlamda omuzlayacak, Van endeksli düşünecek çok az kurum veya insan görebiliyoruz. Van’ın birçok kronikleşmiş problemi var. Bu sorunları sahiplenen birileri var mı?
*Van halen kimliğini arıyor. Bir kimlik arayışı içinde… Van’ı sahiplenmemiz lazım. Vanlılık ruhundan bahsediyoruz. Van merkezi ekseninde bir ve beraber olmalıdır. Van merkezinde bir ve beraber olmaktan başka şansımız yok!
*Vanlılık ruhunun artık oluşması lazım. Vanlı olmak, Van’da doğup, Van’da yaşamak değil. Vanlı olmak bütün değerleri ile Van’ın sahiplenmesi demektir.
* Şahıs bazında çözüm dönemi artık bitmiştir. Oluşumların, organizasyonların olduğu çözümler artık daha değerlidir. En büyük sıkıntımız olan ekonomik sıkıntıdan kurtulmamız sosyal barışı da beraberinde getirecektir. Yeter ki, enerjimizi bir birimizle uğraşarak harcamayalım.
Kerem Baynal küçük hesaplar yapmadan, ben merkezli davranmadan düşüncelerini ve eleştirilerini paylaşarak Vanlılık ruhuna katkı sağlamış. Ağzına sağlık.
Van’ın Lideri Yok
MÜSİAD Van Şube Başkanı Kerem Baynal her şeyi söylemiş. Önemli bir eksiği ben hatırlatayım. Van’ın esasında lider-kaptan ne derseniz diyin, üst düzeyde sorunları çözecek temsil sorunu var. Van’ın, Vanlıların devlette –millette, fakirde- zenginde, işsizde- iş adamında, kadında -erkekte, Türk’te -Kürt’te karşılığı olan güçlü, çalışkan saygınlığa sahip güven veren toparlayıcı isime/isimlere ihtiyacı var.