Davos'ta davul zurna

Bir tarafı gülen, diğer tarafı ağlayan…

Bir tarafı güllük gülistanlık diğer tarafı kan ve revan…

İlk kez bu kadar yoğun bir mülteci(sığınmacı) olayı yaşıyor dünyamız.

Suriye'yi paramparça etmek isteyen güçlerin doymak bilmeyen hırsları; yurdundan, yuvasından terki diyar eyliyor insanları… Yaşamak için ölümü göze alanlar Ege'nin, Akdeniz'in sularında yok olmaya devam ediyor.

Ortadoğu cehennemi o bilindik gayya kuyusuna dönüştürülüyor. Yeni kukla devletler yaratmak için el birliği yapan emperyalistler petrol denen kaynakları ele geçirmek için dalaverelerine, entrikalarına yeni planlar ekliyor. 

Yoksulluk dünya coğrafyasında Asya ve Ortadoğu ülkelerinin belası olarak ömrünü sürdürüyor.

Özgürlük ve demokrasi havarisi kesilen faşist diktatörler; hırsız, yağmacı, ayrıştırmacı, kıyıcı politikalarına hız vermekle meşgul. Halklarına sundukları kisvenin içinde din tacirliği var.

Doğa katliamı sür git…

Yemyeşil ormanlar bir avuç altın için gözden çıkarılıyor… Beton yeşile ve maviye tercih ediliyor. İklim hızla değişiyor. Değişen iklim doğal felaketleri tetikliyor. Mevsimler artık İlkbahar, Yaz, Sonbahar, Kış olmaktan çıktı.

Özellikle Batılı silah tüccarlarının olduğu çirkin ve kanlı politikaların içine kurgulanan terörizmin çakalları önce beslenip, palazlandırılıyor sonra da kitlelerin gözünü boyamak adına imha edilmeye çalışılıyor. Ancak yaratılan terör canavarları dünyanın en güvenli ülkelerinde bile eylemler yaparak toplumsal hayatı korku içinde tutmaya devam ediyor. Canavar üretenler ne yazık ki yarattıkları kendi canavarlarına yem olmaktan kurtulamıyor.

İnsani değerler çöküş içinde. Felaketler yaşayan insanları felaketleri yaratan ülkelerin halkları tarafından televizyondan dizi, sinemadan film gibi izliyor.

Din asıl amacından çıkarıldı.

İslam coğrafyasındaki ülkelerde arsız ve namussuz fetvalarla ahlaki değerler yok ediliyor. Kandan, nefretten, kin ve düşmanlıktan yana olan tavırla Müslümanlar birbirine kırdırılıyor.

Ve Davos'ta yeni bir zirveye hazırlanıyor dünya ülkelerinin liderleri…

Bakalım yukarıda anlattıklarımın hangisine çözüm getirecekler?

Dünya barışı için… Doğaya karşı yapılan yanlışlar için… Terörizm için neler yapacaklar?

Yoksa o bilindik "Körler, sağırlar birbirini ağırlar." Aymazlığının kronikleşmiş halini mi yaşayacaklar.

Göreceğiz!

Dünya o sevimsiz ikiyüzlülüğü aşabilecek mi?

Ya da Davos denilince mizahi yazı başlığımız "Davos'ta davul zurna" Teranesine mi dönüşecek her şey?

Elini kolunu sallayarak zirveye koşan liderler somut çözüm önerileri yerine valizlerinde yakınları için bin bir hediyelerle mi ülkelerine dönecek?