Davutoğlu'nun zarif davranışı takdir topladı

Bazı çevrelerin kaos ve kriz çığırtkanlıklarını boşa çıkaran Başbakan Davutoğlu'nun veda konuşması medyada büyük alkış aldı.

Başbakan Davutoğlu’nun dün kongre kararını açıklamasının ardından gazeteler Davutoğlu manşetleriyle okurlarının karşısına çıktı. Birçok köşe yazarı da köşelerinde Davutoğlu’nun veda konuşmasını konu aldı.

Yazarlar Davutoğlu’nun veda konuşmasını AK Parti’nin ezber bozan geleneğine uygun bir konuşma olarak nitelediler ve Davutoğlu’nun davranışı hakkında da “zarif davranış, şık bir final” tanımlamasında bulundular.

MEHMET BARLAS: DAVUTOĞLU’NUN ZARİF DAVRANIŞI…

Bu noktada bir Türk vatandaşı olarak bize düşen, Davutoğlu'na ülkeye yaptığı hizmetler ve problemli bir dönemi çalışkanlığı ile atlatması dolayısıyla ona teşekkür etmektir.

Devlet yönetimine yansıyan iki başlılık sürseydi, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Başbakan Davutoğlu arasındaki görüş ayrılıkları tehlikeli bir krize dayanabilirdi... Ama gerek Erdoğan'ın gerekse Davutoğlu'nun zarif davranışları, bu olağanüstü durumu, olağan bir siyasi gelişme biçiminde gündemimize oturttu.

AKİF BEKİ: ÖRNEK BİR VEDA OLDU

Şanla şerefle üstlendiği görevi, şanla şerefle bırakıyor. Şık bir final yaptı. Konuşmalarının başındaki ünlü selamlamaları gibi veda şekli de unutulmayacak. Örnek bir veda oldu.

Koltuğa yapışmadan, dünyanın sonuymuş gibi hayata küsmeden, kırıp dökmeden, yakıp yıkmadan, ortalığı dağıtmadan, ona buna çatmadan, hazımsızlık çekmeden, kimseden hınç çıkarmaya kalkışmadan, kısacası benden sonrası tufan demeden, varsa kırdıklarından özür dileyerek, varsa hakkı geçenlerden helallik isteyerek gidiyor.

ABDÜLKADİR SELVİ: TEMİZ BİR İZ BIRAKMAYI BAŞARDI

Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı özel bir yere oturttu. “Cumhurbaşkanı ile aramızda olan kardeşlik hukukudur. Cumhurbaşkanımızla vefa ilişkisini son nefesime kadar sürdüreceğim” dedi. Hem Cumhurbaşkanı’nın hakkını teslim etti, hem de bundan sonra kendi adı etrafında Cumhurbaşkanı’na yönelik olumsuz bir havanın yayılmasının önüne geçti. Başbakan veda ederken temiz bir iz bırakmayı başardı.

Davutoğlu’nun konuşmasının dikkatle takip edildiği yerlerden birisi de Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ydi.

Sitemleri ve kırgınlıkları doğal karşılandı. Konuşma olumlu bulundu. Kongre ve yeni hükümeti kurma sürecinin sorunsuz geçeceğinin göstergesi olarak değerlendirildi.

MUSTAFA KARAALİOĞLU: SEVİYELİ, İÇERİKLİ VE İÇ RAHATLATICI BİR KONUŞMAYDI

Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun veda konuşması içerikli, seviyeli ve iç rahatlatıcıydı.

Böyle bir ortamda, bu şartlarda, başbakanlık tecrübesinin daha başlarında veda etmek zordur. Ama Davutoğlu başbakanlığı taşıdığı gibi vedayı, ayrılmayı, kendi ifadesiyle “makamı elinin tersiyle itmeyi” de ustalıkla taşıdı.

Davutoğlu geride her zaman iyi hatırlanacak, AK Parti yürüyüşü içinde de övgüyle anılacak bir döneme imza atmıştır. Partisini liyakatla yönetmiş, seçimlerden alnının akıyla çıkmış, gece gündüz işinin başında durmuş bir lider için veda kadar zor bir şey olmasa gerek. Ama, bunu kolaylaştırmayı bildi.

YUSUF ZİYA CÖMERT: ŞIK BİR FİNAL YAPTI

Davutoğlu’nun dünkü konuşması temiz bir konuşmaydı.

AK Parti’nin mevcudiyetine yüklediği anlam, Cumhurbaşkanı Erdoğan’la hukukuna yaptığı vurgu, AK Parti’nin misyonu açısından büyük önem arz eden ‘gönül coğrafyası’yla kurduğu bağ, değerliydi.

Vakur ve metindi. Şık bir final yaptı.

Evet, sözlerinin içinde hafif bir ‘sitem’ dozu vardı. Ancak, öyle anlaşılıyor ki, bu ‘doz’ Davutoğlu’nun AK Parti içindeki ‘hatt-ı harekat’ını istila etmeyecek.

Son birkaç gündür, Türkiye’de şimdiye kadar hiç görmediğimiz bir siyasi duruma tanık oluyoruz.

Diyebiliriz ki, Türkiye, yeni bir döneme giriyor.

ALİ İHSAN KARAHASANOĞLU: ÖNCEKİ DEĞİŞİMLERLE KIYASLAYIN…

CHP’de, 1970’li yıllardaki İsmet İnönü-Bülent Ecevit değişikliğindeki tartışmaları.

12 Eylül sonrasında...

Bülent Ecevit’in…

“Küçük olsun, benim olsun” mantığı ile kurduğu DSP’sini…

Yine CHP’de.. Deniz Baykal’ın gitmesi, Kemal Kılıçdaroğlu’nun gelmesindeki rezalet konuyu…

ANAP’ta, Turgut Özal ile Mesut Yılmaz arasındaki kavgayı…

Ve daha birçok örnek olayı hatırlayın…

AK Parti’deki dünkü “nezaket” dolu “değişim hazırlığı” ile karşılaştırın…

Ahmet Davutoğlu’nun, sadece parti genel başkanlığını değil…

Aynı zamanda Başbakanlığı da bırakmasını bilmesi ile, diğer örnekleri kıyaslayın…

AK Parti dışındakilerde makam hırsı ne kadar dorukta ise…

AK Parti’de o kadar, ayaklar altında…

MAHMUT ÖVÜR: AK PARTİ’NİN EZBER BOZAN GELENEĞİNE UYGUN BİR KONUŞMA

Davutoğlu dün öğleden sonra çıktı ve AK Parti'nin ezber bozan geleneğine uygun bir konuşma yaptı.

Bu siyaset dili ve yaklaşımı, siyasette az rastladığımız bir yöntem. Ayrıca önemli bir görevdeyken bunun yapılıyor olması da çok anlamlı. Bu AK Parti'nin yeni bir siyaset tarzı getirdiğini ve bu ilişki biçimiyle siyasette kuralların yeniden yazılacağını gösteriyor.

Bakmadan Geçme