Demokratik Ekonomi Konferansı Başladı

Demokratik Toplum Kongresi Van Büyükşehir Belediyesi ve TMMOB Van İl Koordinasyon Kurulunun organize ettiği 'Ekosistem, Tarım-Hayvancılık ve Köye Dönüş' atölye çalışması Van'da başladı.

Vansesi Haber Merkezi

Demokratik Toplum Kongresi Van Büyükşehir Belediyesi ve TMMOB Van İl Koordinasyon Kurulunun Eylül ayında Van’da yapılacak olan Demokratik Ekonomi Konferansına hazırlık çalışmaları kapsamında "Ekosistem, Tarım-Hayvancılık ve Köye Dönüş" atölye çalışması bugün gerçekleştirildi. Akdamar Otel'de gerçekleşen toplantıya Van Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Bekir Kaya, DTK, TMMOB başta olmak üzere çok sayıda sivil toplum örgütü ve kooperatif temsilcisi katıldı.

Kaya: 19 Temmuz Rojava devrimini selamlıyoruz

Toplantının açılış konuşmasını yapan Van Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Bekir Kaya, 19 Temmuz Rojava devrimini selamlayarak konuşmasına başladı. 
Kobani'de, Qamışlo'da ve Rojava'nın tüm alanlarından Kürt halkının direnerek mutlaka zafere ulaşacağını aktaran Kaya, "Türkiye'nin de desteği ile Suriye'de oluşan çeteler bugün Kobani ve Rojava halkımızın kazanımlarına saldırıyorlar. Kürt halkı mutlaka bu çeteleri de buradan temizleyerek başarıya ulaşacaktır. Tüm halkımızı Rojava halkımızla buluşmaya çağırıyorum" dedi.

Kaya: Kobani'nin de Gazze'nin de yanındayız

İsrail'in Gazze'ye yönelik operasyonları da kınayan Kaya, "İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını buradan nefretle kınadığımızı belirtiyorum. İsrail'i bu saldırganlığından artık vazgeçmeye ve tüm dünyayı buna karşı tutum almaya çağırıyoruz. Bugün Rojava'da yaşananları görmeyen hükümet, Filistin halkı için timsah gözyaşları döküyor. Hükümet ve devletin bu söylemlemlerinde samimi olmadığını artık tüm dünya anlamıştır. Biz; Kürt halkı olarak nasıl ki Kobani'nin yanındaysak, Filistin'in, Gazze'nin de yanındayız. Rojava ve Filistin halkının mücadelesi mutlaka kazanacaktır" diye konuştu.

" Kapitalis modernite, yaşam kültürünün varoluşunu sonlandırmayı amaçlıyor"

Atölye kapsamında Tarım, Hayvancılık, Gıda ve Tohum Güvenliği ile Tarım Emekçilerinin Durumu, Yayla-Mera –Koçerlik, Köye Geri Dönüş Süreci ve Alternatif Üretim Modellerini tartışacaklarını aktaran Kaya, atölyenin Eylül ayında yine Van’da yapılacak olan Demokratik Ekonomi Konferansına hazırlık amacını taşıdığını söyledi. Binlerce yıllık tarihi geçmişi olan Kürdistan coğrafyasının, tarım devrimine beşiklik ederek toplumsal yaşamın ve kültürlerin gelişimine öncülük etmiş kadim bir coğrafya olduğunu aktaran Kaya, "Ancak bugün içinde yaşadığımız kapitalist sistem toplumsal ihtiyaç yerine pazar için üretimi teşvik etmekte; her gün daha fazla kar hırsı için toprağı metalaştırmakta, kısacası Kürdistan coğrafyasını tarihine, insanına, doğasına yabancılaştırmaktadır. Kapitalist modernitenin son iki yüz yıllık fethinin amacı, on beş bin yıldır insanlık ana nehrini oluşturan ve ana bölümünü tarım toplumunun oluşturduğu yaşam kültürünün varoluşunu sonlandırmaktır" dedi.

Kaya: Köy ve tarım toplumu tasfiyenin eşiğine getirildi

Kapitalist modernitenin asıl tahribatının kentin çöküşü, orta sınıfın kanserojik büyümesi ve tarım-köy toplumunun tasfiyesinde kendini gösterdiğini ifade eden Kaya, tarihsel-toplum boyunca bir uyum ve işbölümü üzerine kurulu köy-kent ilişkilerinin gittikçe derinleşen çelişkilere dönüşmeleri ve dengenin köy-tarım toplumu aleyhine bozulması, yine temelde ekonominin kar amaçlı düzenlemelere tabi tutulmasıyla bağlantılı olduğunu belirtti. Köy ve tarım toplumunun adeta tasfiyenin eşiğine getirildiğini söyleyen Kaya, kent ve endüstrinin kanserojik bir büyüme sürecine girdiğini, sadece ekonominin değil, tarihsel-toplumun kendisinin de tasfiye ile yüz yüze bırakıldığını aktardı.


"40 yıllık savaş, koçerliği ve köy yaşamını bitirme noktasına getirdi"

40 yıldır süren savaş nedeniyle boşaltılan ve yakılan köyler, yayla ve mera yasaklarının Kürdistan’da bir yaşam kültürü olan koçerliği ve köy yaşamını bitme noktasına getirdiğini, bu bağlamda hayvancılığın kırsal alandan koparılarak sanayileştiğini ifade eden Kaya, "Tarım ve hayvancılığın bu durumu üretimden koparılan insanları mevsimlik göçe mecbur bırakmaktadır. Bu nedenle, mevsimlik tarım işçiliği Kürdistan’ın kanayan yarası durumundadır. 
Kapitalist modernitenin insanların sağlığına kast ettiğini artık açık bir şekilde söyleyebiliriz. Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar, kimyasal gübreler ve kısır tohumlar uluslararası tekellerin hizmetindedir. İşte bu noktada doğal ve çoklu tarımsal yaşamın önemi ortaya çıkmaktadır" dedi.


"Kapitalist modernitenin sistemine karşı, toplumsal yaşamı esas alıyoruz"

Kaya son olarak "Bu atölyede kapitalist modernitenin sistemine karşı, toplumsal yaşamın en önemli ekonomik faaliyeti olarak gördüğümüz tarım ve hayvancılığı aracısız, sömürüsüz, ekolojik, Kadın Özgürlükçü, demokratik ve katılımcı temelde yeniden yapılandırmayı, bu yapılandırmanın olanaklarını ortaya çıkarmayı; Kürdistan’da tarım ve hayvancılığı komünal ve toplumsal bir temelde toplumsal ihtiyaçları karşılayacak düzeyleri tartışmayı hedefliyoruz" diyerek konuşmasına son verdi. Birgün sürecek olan atölye basına kapalı olarak devam ediyor.

Bakmadan Geçme