Deprem sonrası Van'da konut, içme suyu gibi devasa hizmetlerin yapıldığını görmemek için vicdansız ve sadece ön yargılı olmak gerekir. Görüntüler insana umut, heyecan veriyor. Alkışlanacak işler yapılıyor.
İddiamı şimdilik kanıtlayacak buna ilişkin bir veri, belge elimde yok. Ama şuna inanıyorum Dünyada doğal felaketlerden sonra 40 derce soğuklara rağmen vatandaşına 10 ay içerisinde anahtar teslimi kalıcı konut verebilen birkaç ülke varsa bunlardan biri Türkiye'dir. Bu devletin, milletin büyüklüğünün göstergesidir. Çok önemli bir başarıdır. Hakkını teslim etmek gerekir.
Van'da eğitim-öğretimde sancı var, sıkıntı var
Konutta, altyapıda Van'da büyük başarılar gösterilirken eğitim-öğretimde adeta dökülüyoruz. Bunu birileri izah etmesi gerekmez mi?
Geçenlerde " depremden güçlenerek çıkan!" YYÜ' de 2012-2013 eğitim-öğretim döneminin 17 Eylül de başlaması beklenirken güçlendirme gerekçesiyle eğitim öğretim ani kararla kasım ayına (30 Ekim ne demekse) ertelendi. Bu erteleme üzerine Van'a gelecek öğrenciler YYÜ yönetimine tepki gösterdiler. Gariban öğrenciler erteleme sonrası önceden kaptıkları promosyonlu uçak biletleri yanınca tekrar nasıl alacaklarını YYÜ yönetimine sordular. YYÜ' ne gidin görün. Telaş var, karmaşa var, geç kalmışlık var. Bu dar süreçte yapılacak işlerin kalitesini de uzmanına sorun.
Nerde bilimsel öngörü? Nerde plan-program?
Hafta sonu Van'a gelen ünlü Jeofizik Mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan uyarıları ve açıklamalarıyla Van'ı sarstı. Ercan, hasarlı binaların güçlendirmelerine karşı olduğunu, deprem yasasına göre gelecekte de bu tür depremlerin olacağını söyledi. Peki bu açıklamaya karşın sorumluluk alarak kampus alanında bulunan binalarda güçlendirme çalışmaları devam edecek mi? Edecekse ya Ahmet hoca yanlış konuşuyor, ya da güçlendirmeye devam edenler yanlış yapıyor. Ortada bir yanlış var…
Bu durum inşallah zamanın bakanının radyasyonlu çay içme hikayesine benzemez?
Gelelim ortaöğretime
Dün okullara giden veliler tepkili, öğretmenler çaresiz, öğrenciler ise şaşkındı. Sadece iki örnek: İki Nisan İlköğretim Okulu'nda 3 sınıf bir konteynırda ders görecek. Nasıl görecekse? Cumhuriyet İlköğretim Okulu'nda ve birçok okulda ise onarım çalışmalarının devam etmesi nedeniyle öğrenciler ders başı yapamadı.
Dikkat ederseniz eğitim camiasına geleneksel başarı dileğinde bulunan da yok.
Siz bunun adına eğitim-öğretim mi diyorsunuz?
Geç kaldınız, işi sıkı tutamadınız.
Bırakın törensel havaları, büyük laf etmeleri.
Gelin memleketin geleceği olan çocuklarını bu sıkıntıdan kurtarın. Geçici olsa da çözüm yaratın.
Vatandaş haklı olarak size soruyor;
Koca 10 ayı neden boş geçirdiniz?
Onarım, güçlendirme zamanı şimdi mi?
Okullar hazır değilse ailelere neden masraf yaptırıyorsunuz?
Kendi çocuklarınız devlet okullarında mı? Özel okullarda mı eğitim öğretim görüyor?
Her ne kadar YYÜ Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal ve Milli Eğitim Müdürü Ali İhsan Sayılır " Biz depremden güçlenerek çıktık" diyorlarsa da ne kadar güçlenerek çıktıkları ortada.
Elinizi vicdanınıza koyun. Deprem sonrası koca kentte kar kış ortasında 10 ayda 17 bin konut yapılıyor. Siz 10 ayda 10 okulu hazırlayamıyorsunuz. Vatandaş abartılı cilalı laflarla bakmaz. Vatandaş, işgal ettiği makamın gereğini yerine getiren, sorunlarına zammında akılcı köklü çözümler bulan, işinin ehli çalışkan mazeret üretmeyen samimi idarecileri benimser.