Diyarbakır'da Okunacak Mektup Barış'ın Göstergecisidir
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Bu seçim döneminde HDPnin, sizlerin yükselişini durduramayacakları için provokasyon yapabilirler.
Batman’da ciddi bir provokasyon düzenlendi. Devlete sesleniyorum. AK Parti hükümeti olarak sizde bu durumdan memnun değilseniz, bunu yapanları görevden almanız lazım” dedi.
Van Kalesi’nin yanındaki Atatürk Kültür Parkı’na sabah saatlerinde gelen vatandaşlar, üst aramasından geçirildikten sonra alana alındı. Burada kalabalığa hitap eden HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Kürtçe başladığı konuşmasına Türkçe devam etti. Barış ve özgürlük açısından bereketli bir nevruzu hep birlikte karşıladıklarını dile getiren Demirtaş, dünyanın bütün ezilen halklarının nevruzunu kutladı. Demirtaş, nevruzun barış ve özgürlük getirmesini dileyerek şöyle konuştu: "Barışın mimarı Başkan Apo’nun nevruzu kutlu olsun. Uzun soluklu, özgürlük ve barış mücadelesinde çok önemli, zahmetli aşamaları geçtik. Şimdi artık geleceğimizi kardeşçe, adil ve eşitçe bir yaşamı nasıl kuracağız, onun paylaşılacağı zamanı kullanacağız. Yarın inşallah Diyarbakır’da Öcalan’ın nevruz mesajı okunacak. Üstümüze düşen tek şey, o mesaja bağlı kalmak olacaktır. O mesaj Türkiye’de barış umutlarını güçlendirecektir. Şimdiden o sorumluluğun altına giriyoruz. Barış mesajı, baş göz üstüne. Sorumluluğumuz neyse yerine getireceğiz.”
“DİYARBAKIR’DA OKUNACAK MEKTUP BARIŞIN YOL GÖSTERİCİSİDİR”
Barışın sadece silahların susması anlamına gelmediğini vurgulayan Demirtaş, şunları söyledi: “Barış demek, sadece silahların susması değil. Akan kanın durması, anaların gözyaşının durması elbette önemlidir. Silahların susması sonrasında yapılacak çok iş var. Bu ülkenin tüm ezilenlerinin demokrasiye, özgürlüğe çok ihtiyacı var. İnsanlar özgür olmadan, korkusuzca birinci sınıf yurttaş gibi yaşamadan barış geldi denemez. Barış tek başına silahların susması değil, aynı zamanda iştir, ekmektir, aştır. Eğer insanlar yoksul, perişansa orada yine barış yok demektir. Ekonomi ve demokrasi, ikisi bir gelişmeden tam olarak barışı yakaladık, diyemeyeceğiz. Yarın verilen mesajdan sonra işte tüm halkımıza düşen tek şey, barışı inşa etmek için el ele vermek, omuz omuza vererek, inanarak mücadele etmektir. Yarın Diyarbakır’da okunacak mektup barışın yol göstericisidir. Birbirimize yaklaşmak istiyorsak barışın yol haritasına sahip çıkmalıyız. Birbirimizi asla hor görmeyeceğiz. Türk Kürt daha fazla sarılacak, Alevi Ermeni’ye daha fazla sarılacak. Siz, evet dedikçe barış mümkündür. Barış sizin yüreklerinizde; Başbakanın, Cumhurbaşkanının iki dudağında değil. Siz evet derseniz olur. Bunun için az şey kaldı. Çünkü zor olan yolu yürüdük, daha fazla emek ve bedel ödenmesi gereken aşamaları geçtik. Şimdi eğer bütün Türkiye, herkes HDP’nin barış ve özgürlük sesine kulak verirse, 7 Haziran’da bize destek verirse, sesimize ses verirse, o zaman barış mümkün olacak işte.”
PROVOKASYON UYARISI
Seçim kazanmanın ölüm kalım meselesi olmadığına değinen Demirtaş, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Seçimle var olmadık, seçimle bitmeyiz. Ama Türkiye’nin bütün ezilen halkları diktanın altında ezilirken, biz ezilen halkların sesine kulak vereceğiz. Tek adama karşı tek adam olmayıp, çok adam olup, yüz binler, milyonlar olacağız, tek yürek olacağız. Biz sizlerle binlerce kez gurur duyuyoruz. Siz ne yapılacağını bir önceki seçimlerden çok iyi biliyorsunuz. Mahalle mahalle, esnaf esnaf dolaşıp çalışmamız lazım. Diğer parti mensupları asla düşmanımız değil, asla böyle bakmadık. Buna rağmen provokasyon yaptılar, buna rağmen gerilimden, şiddetten beslenerek bizi suçluymuş gibi gösterdiler." Dün Urfa’da da söylediğini anlatan Demirtaş, şöyle konuştu: "Bu seçim döneminde HDP’nin, sizlerin yükselişini durduramayacakları için provokasyon yapabilirler. Batman’da ciddi bir provokasyon düzenlendi. Devlete sesleniyorum. AK Parti hükümeti olarak siz de bu durumdan memnun değilseniz, bunu yapanları görevden almanız lazım. Orada küçük çocukların olduğu bir alana gaz bombası atmak, insanlık dışıdır. Çok şükür örgütün kararlılığı ve disiplini sayesinde büyük sorun çıkmadı. Barış sürecine az bir süre kala Batman’dan binlerce cenaze çıksın istediler. Seçime kadar bu tür provokasyonları yapmaya devam edecekler. Bedel ödemekten korkan bir parti ve halk değiliz. Ancak, bedelleri çocuklara ve kadınlara ödetmesinler. Canımız halkımıza kurban olsun, yeter ki halkımızın burnu kanamasın. Bizim başımıza ne gelirse gelsin bu önemli. Kritik üç ay boyunca ne kadar kışkırtırsalar kışkırtsınlar biz tek bir gücüz. Bütün halkımız, ezilenlerimiz, işçilerimiz umudunu bize bağladı. Bu düzeni değiştirecek sadece HDP kaldı. HDP’yi bu büyük görkemli zafer yürüyüşünden alıkoyacak provokasyon yaparlarsa asla galeyana gelmeyin. 7 Haziran akşamı sandıklar açıldığında emeğimizin karşılığını alacağız. Biz üzüm yemeyi istiyoruz."
Güçlü bir kadroyla geldiklerini anlatan Demirtaş, sözlerine şöyle devam etti: "Kadın, genç, erkek binlerce aday adayımız, her meslekten arkadaşlarımız başvuru yaptılar. 550 adayla yani sizleri temsil edebilecek asil kadromuzla karşınıza çıktığımızda, Türkiye’yi gerçekten yönetebilecek gerçek kadro HDP’nin kadrosu olacak. Biz her yerde özgür geleceği nasıl oluşturacağımızı sabırla anlatacağız. Tekçi siyasetten vazgeçmediğimiz müddetçe, hiçbir soruna çözüm bulunamaz. Her yerde işsiz var. Karadeniz’in öyle köyleri var ki tek bir gelir kaynakları yok. Ellerinde bir fındık ve çay var. Onu da devlet bitirmek için uğraşıyor. Karadenizliyi de aynen buradaki gibi işsizleşerek metropollere taşımak istiyor. O da yetmiyormuş gibi yerleşim alanlarını bitiriyor. Tek amaçları halkı metropollere götürerek mutluluğunu elinden almak. Kendi şehrinizde karnınız doysun istemezler. O nedenle üçüncü havaalanı, üçüncü köprü istiyorlar. Yönetmek kolay olsun, denetlemek kolay olsun; tarihimizi, dilimizi, kültürümüzü yok etmek istiyor. Bunu önleyecek kim var biliyor musunuz? HDP dışında hiç kimse yok. HDP dışında buna kimse kıymet vermiyor. Önümüzdeki üç ay içerisinde bu büyük kucaklamayı nasıl yapacağımızı anlatacağız. HDP, herkesin partisi, herkesin buluştuğu yer olacak. Elbette Van’ın gönderdiği selama herkes ‘Aleykümselam’ diyecek."
Nevruz'un, her yıl baharın bereketiyle mücadelelerine bereket kattığını anlatan Demirtaş, sözlerini şöyle tamamladı:
"Mazlum’dan bu yana özellikte Amed zindanın karanlık yüzünü göstererek yakılan o küçük kibrit çöpü her an içimizde büyük bir yürek yangını oldu. Kürdistan’ın her bir parçasında halkların ateşini yakan bir olaya dönüştü. Bu sene de nevruzumuzu coşkuyla kutluyoruz. Bu mücadelede tenini katık yapmış herkese binlerce teşekkürler olsun. Bu duygularla partim adına hepinizin nevruzunu bir kez daha kutluyorum.”