Durum iç açıcı değil

Büyükşehir Belediyespor'da, önceki hafta iç sahada Çorum beraberliği, hafta sonu ise deplasmanda Kızılcıbölük karşısında alınan mağlubiyet, takımın içinde bulunduğu durumu gözler önüne serdi. Bu sonuçlarla durumun pek de iç açıcı olmadığı görüldü.

Büyükşehir Belediyespor'da, önceki hafta iç sahada Çorum beraberliği, hafta sonu ise deplasmanda Kızılcıbölük karşısında alınan mağlubiyet, takımın içinde bulunduğu durumu gözler önüne serdi. Bu sonuçlarla durumun pek de iç açıcı olmadığı görüldü.

Aslında önemli olan ne yenilgi ne de skor.

Ne biliyormusunuz?

Van Büyükşehir Belediyespor'da 'tükeniş' var.

 Neden diyeceksiniz? Bu zamana kadar özellikle iç saha maçlarında bunu gösterdi bizlere, bu anlamda Van Büyükşehir Belediyespor'un Kızılcabölükspor deplasmanında galip gelmesini beklemek hayalcilikti.

Şimdi herkes penaltıya takılacaktır. Evet; penaltı tartışılır veya tartışılmaz hatta bizim hakem hocalarımıza da sorarsak 'Penaltı, penaltı gibi olmalı' diyeceklerdir eminim. Ama 'Elin hakemi' öyle demiyor. Ya yediğimiz ikinci gole ne demeli Kızılcıbölük mağlubiyeti sonrası bazı arkadaşlar sosyal medya üzerinden bu mağlubiyette iki talihsiz golle yenildik diye paylaşımlar ve yorumlar yapmış.

Ben ikinci golü izledim öyle talihsiz bir gol yememişiz bal gibi gol yemişiz. Hem de nasıl yediğimizi anlatayım. Sağ kanattan rakip oyuncu topla sıfıra iniyor bizim savunma ceza alanını terk etmiş 4 oyuncuyla rakip oyuncuya doğru ilerliyor savunma tamamen terk edilmiş.

Bizim ceza alanı dışında ise iki rakip oyuncu volta atıyor sağdan ceza alanı içine atılan top gol oluyor. Evet, izleyenler görmüştür gerçekten talihsizlik mi?

Yoksa boş vermişlik mi?

Soruyorum burada suçlu rakip oyuncularının Van Büyükşehir Belediyespor ceza alanı içinde volta atması mı? Yoksa bizim savunmamızın 4 kişiyle sağ kanatta rakip oyuncu üzerine koşması mı? Evet, suçlu kim?

Eğer takım olarak gücünüz ve kaliteniz sınırlıysa, bu noktada teknik direktörün devreye girmesi lazım. En basit mantıkta rakibin gol atacağını hesaplayıp, en azından ya beraberlik yada farkın tabela yansımaması için gereğini yapıp bunun için bir ekstra plan üretmesi ve önde top tutup, muhtemel baskıyı mümkün olduğunca kaleden uzak tutmak adına da bir planınız olmalıydı. Bu kadro, düz ve bir şeyler yapmaya çalışan futbolculardan kurulu olduğundan işler iyi gitmiyor. Bir an önce oyuncuların kendi aralarında toplanıp, yönetime veya teknik direktöre gerek kalmadan kemikleşmeleri lazım. Bu konuda bazılarının da sorumluluk alması gerekiyor. Önümüzdeki Cumartesi Kozan Belediyespor ile bizim açımızdan son derece önemli bir maça çıkacağız.

Taraftar her zamanki gibi 12. Adam görevini üstelenecek. Sizlerde taraftarın gücünü arkanıza alarak çıkın sahaya.

Bu şehre, bu armaya, bu taraftara yakışan futbolu oynayın. Ama futbol oynayın ve üç puanı sizi her şeye rağmen destekleyen yanınızda olan bu taraftara armağan edin. Bu şehre giydiğiniz formaya ve taraftara layık olun. Artık kaybetme bahane üretme gibi lüksünüz kalmadı. Ligi yarıladık ama ortada doğru işleyen bir sistem yok, takım oyunu yok, taraftarı heyecanlandıracak seyir zevki verecek bir futbol yok. Artık bu takımın rakiplerine iç sahayı dar etmesi futbol oynatmaması lazım.

Büyükşehir Belediyespor kulüp yönetimi teknik heyeti ve futbolcuları kusura bakmasın. Bu zamana kadar iç saha maçlarında alınan puanların taraftarın sayesinde olduğunu belirtelim. Dediğim gibi çıkın gerekeni yapın. Bu maçı alın, kaleden forvete herkes görevini yapsın yeter. Ben her türlü olumsuzluğa rağmen Büyükşehir Belediyespor'a başarılar diliyorum…

Bakmadan Geçme