Düşmanı uzakta arama

İnsan hayatta küçük dertleri büyütür ve koca bir mutsuzluğa dönüştürür. Sonra yaşamı zindan eder, kendine ve çevresine. Bunu neden yaptığına dair de bir fikri yoktur. Hayat ne derece kısadır, bunun bile farkına varmaz. Oysaki hayat çok kısadır hatta bir nefesliktir. Gözlerini açarsın dünyaya, sonra gerçek dünyaya ulaşana kadar bilmezsin ki bir rüyadır bu dünya. Aslında bunu düşünmeye zaman bile bulamazsın. Çünkü Hayat çok meşgul eder insanı.
******
Ne pahasına olursa olsun, insan mutlu olmayı seçmeli bu hayatta. Seçmelidir diyorum ki, çünkü hayat bizlere yüzlerce seçenek sunar. İçerisinden hangisinin seni daha mutlu edeceğini en iyi sen bilirsin ve bu hayat hep tercihler üzerine kuruludur aslında. Kimi mutsuzluğu yakıştırır kendine, gülmeyi unutur. Kimi mutluluğu arar durur yanlış kollarda. Kimi mutludur ama farkına bile varamaz.
******
Hayat bu git-gel arasında yok olurken, kimi belki de en büyük savaşları çevresinde, dost diye bildiği insanlarla yaşar. En yakınımız bildiğimiz kişilerdir aslında, duygularımızı sözlerimizle çarpıştıran. Hayat yaşamımız insancıl duygularla vuruşturan. Bazen ise bize aynı hatayı yaparız, bilerek ya da bilmeden. Boş bulunup başkalarına verdiğimiz acının hesabını bile yapmadan.
******
Şimdi yarası olanlar veya dost adı altında yalan söyleyenler, bu yazıyı okuduktan sonra kendilerine mi yazıldı diye düşüneceklerdir şüphesiz. Bilinsin ki bu yazı eğer varsa dost adı altında yalan söyleyenler veya dostuna zarar verenler onlar için bir mesajdır. Belki kendim için bir mesaj kim bilir. Önemli olan kim ne bildiği değil, bu hatalardan nasıl, ne şekilde sıyrılacağımızdır.
******
Çünkü bazen dost bildikleriniz, gözünüze baka, baka yalan söyler, arkanıza dönmeye gerek kalmadan, önünüzden vurur sizi. Ama siz ona söyleyecek hiç bir söz bulamazsınız. Bütün sözcükler yetersiz kalır. Hayal kırıklığı, sözcüklerin önüne geçer. Sanki karanlık sularda boğulur gibi olur, şöyle dersiniz; Hayat acımasız, dostluklar yalan, vaatler yalan, Sözler yalan, gülüşler yalan, her şey yalan, ne yana dönsem yalan-yalan-yalan... Kendi kendinizle savaşıp, cevaplarını bilmediğiniz sorularla allak bullak olursunuz.
******
Dostlarınızla paylaşacağınız. İsteklerinizi, coşkularınızı, özlemlerinizi, sevgiyi, saygıyı ve üzüntüyü, yaşamaya başladığınızda hayatın size kurduğu tuzaklarla pusuya düştüğünü görmek ne acı. Mutluluğa doğru coşkulu bir koşu tutturma isteği, zirveye adım kala kaçıp gidiyor hayatınızdan. Ve insanlara olan inancında bu hayallerle yok olmaya başlıyor.
******
Bazen ise hayatınızın daim olmasını sağlayan mal, mülk ve para hırsı maalesef bazı insanlarımızı yalana ve hiç hoş olmayan davranışlara sevk eder. Kaliteli yaşam için gerekli olan maddiyat bazen en büyük düşmanın olabiliyor. Para için canlar kıyılırken, acı vermesi az bile kalır. Paranın mutluluk verdiğini düşünen benciller kendi mutluluğu için başkasının mutsuzluğunu hedef alırlar.
******
"Bir yalan ne kadar hızlı olursa olsun, hakikat onu yetişip geçer".
"Yaşam gülmeyi, sevgi hak etmeyi, vefa unutmamayı, dostluk sadık kalmayı bilenler içindir"
Sevgiyle ilerleyin…