Et, süt, ekmek, sebze, meyve... Gıda krizi mi geliyor? Uyarılar peş peşe

Kahramanmaraş merkezli deprem felaketi, 11 ilin etkilenmesine ve 40 binden fazla vatandaşın hayatını kaybetmesine yol açtı. Bu felaket sonrasında, Türkiye genelinde yayılacak geniş çaplı bir gıda kriziyle karşı karşıya kalındı. Deprem nedeniyle zarar gören barajlar, afet bölgesinde tarımın zor bir duruma geleceği ve hayvancılıkta yeni bir kriz yaşanacağı dile getiriliyor. Bu durum ise et ve süt ürünlerine yansıyabilir.

Habere göre, Çakıcı, yaz aylarından itibaren et, süt ürünleri ve pamuk, başta domates olmak üzere birçok sebzede sorunlar yaşanacağını belirtti. Çakıcı, "Afet yaşanan bölgede tarımın ayağa kaldırılması çok zor olacak ve bunun uzun süreceğini düşünüyoruz. En büyük zararı hayvancılık sektörü gördü. Ülkedeki tarım üretim potansiyelinin yüzde 10 ile 15'i, afet bölgesindeki illerimiz tarafından karşılanıyordu.

"Küçük işletmelerin ne olacağı belirsiz"

Kaç hayvanın kaybedildiği ya da bölgedeki üreticilerin maddi kayıplarının tam olarak ne olduğu bilinmemektedir. Ancak şunu kesin olarak söyleyebiliriz ki yaşanan depremler ve ortaya çıkan yıkım, bu bölgedeki kırsal alanları da kent merkezleri kadar etkiledi. Barajlar zarar gördü ve dolayısıyla sulu tarım faaliyetleri de ilerleyen dönemlerde olumsuz etkilenecek. Tarım ve Orman Bakanlığı, kayıtlı üreticilere yardımlar sağlayacak. Ancak 1-2 hayvanla üretim yapan küçük üreticilerin ve kayıtları olmayan küçük işletmelerin durumu belirsizdir.

Süt ürünleri, et ve diğer ürünlerin yanı sıra sebze üretiminde ciddi zararlar beklenmektedir. Bir süre boyunca bu bölgeden ürün tedariki zorlaşacak veya üretim miktarı azalacaktır. Bol su gerektiren ve bu bölgeye özgü olan pamuk, kayısı, mısır, domates ve diğer birçok ürünün gelecekte tedarik sorunları yaşayabileceğini belirtti. Çakıcı, şunları söyledi:

"Tarımın ayağa kaldırılması en az 1 yıl sürecektir"

Çakıcı, bölgeden diğer illere göç eden nüfusun büyük bir kısmının hayvancılık ve tarımla uğraşan çiftçiler olduğunu hatırlatarak, "Bölgedeki çiftçilerin yaş ortalaması 50-55 arasındaydı. Bu üretimde bir düşüş anlamına geliyor. Yardımların hızlı bir şekilde hayata geçirilmemesi durumunda, köylüler topraklarından ayrılırsa tarımın ayağa kaldırılması en az bir yıl sürecektir. Bu durum da marketlerde ve pazarlarda fiyatlara yansıyacaktır. Et, süt, sebze gibi gıda ürünlerinin fiyatları artacaktır. Bu kriz, bu yaz etiket fiyatlarına yansıyacaktır. Önümüzde sulama mevsimi var ve sebzelerin büyük bir kısmının hasat zamanı yaklaşıyor. Ayrıca tedarik açısından da sıkıntılar yaşanabilir. Eğer bölgeye girdi desteği sağlanırsa, ürünleri bu bölgeden buraya getirebiliriz ve bu süreci zarar görmeden atlatabiliriz."

Bu felaket sonucunda tarım sektörü büyük bir darbe almış ve gıda kriziyle karşı karşıya kalınmıştır. Bu durum, sebze, meyve ve et gibi temel gıda ürünlerinin fiyatlarının artmasına ve tedarik sıkıntılarına yol açabilir. Bölgedeki tarımın tekrar toparlanması uzun bir süreç gerektireceği için, bu durumun etkileri uzun vadede hissedilebilir.