Ev sahibi olmak hayal oldu
Mevcut ekonomi nedeniyle giderek derinleşen yoksulluğun pençesindeki vatandaşlar için özellikle büyükşehirlerde ev sahibi olmak hayal oldu.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı ve şehir plancısı Dr. Buğra Gökce sosyal medya hesabından konut satışlarının düşmesine rağmen fiyatların ve kredilerin artışına dikkat çekti. Çalışanlar ve emekçilerin evlerini satarken bu konutları büyük sermaye sahibi ve yabancıların aldığını belirten Gökce, "Yaşadığımız konut krizi artık bekamızı etkileyecek bir insani krize dönüşmek üzere" ifadesini kullandı.
Emeklinin 7 bin 500 TL asgari ücretlinin 11 bin 402 TL kazanç elde etmesiyle kira ödemek de imkansızlaştı.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Genel Sekreter Yardımcısı ve şehir plancısı Buğra Gökce, İstanbul'da derinleşen konut krizine ve sonuçlarına dair sosyal medya platformu X hesabından değerlendirmelerde bulundu.
Konut satışlarının giderek düştüğünü ancak buna rağmen konut fiyatlarının ve konut kredilerinin arttığını belirten Gökce, "Yaşadığımız konut krizi artık bekamızı etkileyecek bir insani krize dönüşmek üzere" dedi. Bu durumun nedenlerini güncel verilerle açıklayan Gökce şu ifadeleri kullandı:
"Konut satışları ekim ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 8,7 oranında düştü.
Buna rağmen Endeksa verilerine göre Türkiye'de 1 yılda ortalama konut fiyatları yüzde 103 oranında arttı. İstanbul'da artış yüzde 89,6 olurken, Ankara'da konut fiyatları yüzde 121,1, İzmir'de yüzde 98, Antalya'da yüzde 91, Adana'da yüzde 74,7, Muğla'da yüzde 110, Trabzon'da yüzde 99,3 oldu.
Konut fiyatları artarken konut kira bedelleri de artış gösterdi. Türkiye'de kira bedeli 1 yılda yüzde 127,8 arttı. İstanbul'da artış yüzde 91, Ankara'da yüzde 178, İzmir'de yüzde 131 oldu.
'ASGARİ ÜCRETİN TAMAMI KİRANIN YÜZDE 67'SİNİ KARŞILIYOR'
Bugün İstanbul'da 100 m2 konut kira bedeli ortalama 17. 111 lira. Yani Asgari ücretli tüm maaşıyla konut kirasının sadece yüzde 67'sini karşılayabiliyor. Ankara'da oran yüzde 82, İzmir'de yüzde 75.
Bugün İstanbul'da 100 m2 konut kira bedeli ortalama 17. 111 lira. Yani asgari ücretli tüm maaşıyla konut kirasının sadece yüzde 67'sini karşılayabiliyor. Ankara'da bu oran yüzde 82, İzmir'de yüzde 75.
Fiyatlar bu ölçüde artarken konut kredisi de arttı. Bugün Türkiye'de 100 m2 ortalama konut fiyatı 3 milyon 40 bin lira. Kamu bankalarından 120 ay vadeli 2,5 milyon lira kredi alınması halinde taksit bedelli ayda 98 bin 258 liraya çıkıyor. Dolayısıyla Türkiye'nin yüzde 90'ının böyle bir krediyi geri ödeme imkanı bulunmuyor.
Her gün insani bir kriz büyüyor.
Konut fiyatlarının ve konut kira bedelinin yükselişi nedeniyle, çalışanlar, emekçiler ev sahibi olamıyor. Mülksüzleşiyor. Artan ihtiyaçlar nedeniyle konutlarını satarken, satılan konutları yabancılar veya zaten birden fazla konutu olan yüksek sermaye sahipleri alıyor. Konut sahipliği oranı bu yüzden 2002 yılındaki yüzde 73 seviyesinden yüzde 56'ya düştü.
'İSTANBUL'DAN ANADOLU'YA GÖÇ HIZLANIYOR'
Vatandaşlarımız mülksüzleşirken, yeni işe başlayanların, asgari ücretlilerin, çalışanların konut sahibi olma imkanı da kalmıyor. Türkiye'de hanehalkı ortalama geliri aylık 8 bin 201 lira. Ortalama hanehalkının 1 yıllık geliri konut kredisinin 1 aylık taksidini ödemeye ancak yetiyor.
Derin mülksüzleşme yoksulluğu arttırken, özellikle yeni işe başlayanların, asgari ücretlilerin, kamu memurlarının ve ücretlilerin büyükşehirlerde barınma imkanı da kalmıyor. Ev almak bir tarafa, ev kiralamak bile gittikçe imkansız hale geliyor. Bu yüzden İstanbul'dan Anadolu'ya göç hızlanıyor.
İSTİHDAM KRİZİ
Büyükşehirlerde yaşanan konut krizinin iki yönü var. Birincisi üretim ve hizmet sektörü gibi kritik sektörlerde istihdam altında olanlar elde ettikleri gelirle geçinemedikleri için başka şehirlere göç ederken, istihdam ve üretim yaratan önemli sektörlerimiz de üretimi etkileyecek ciddi bir istihdam krizi ile karşı karşıya kalıyor. Maliyetlerdeki artış enflasyonu ve ortalama yaşam giderlerini de arttırdığı ve kamu yönetimi doğru politikalarla emekçilerin hakkını korumadığı için Türkiye'nin ya üretim gücü ya da rekabet gücü azalıyor. Aynı et, süt, yumurta, peynir, sebze, meyve sektörlerinde olduğu gibi diğer sektörlerde de üretim azalmasına bağlı fiyat artışları da önümüzdeki dönem bizi bekliyor.
'BÜYÜK BİR BEKA SORUNUYLA KARŞI KARŞIYAYIZ'
Konut fiyatlarındaki artış çalışanları, emekçileri, emeklileri afet riski yüksek konutlarda yaşamaya zorluyor. Tabutlarında yaşamaya mahkum ediyor. Yeni konutlara taşınamayanlar ölebileceklerini bile bile yüksek riskli konutlarda kalmaya devam ediyor. Bu da şehirlerimizin afet direncini zayıf kılıyor. Bir afetin yaşanması halinde sadece İstanbul'da 4,5 milyon vatandaşımız barınma krizi ile karşı karşıya kalacak. Ülkemizin milli egemenliğini bile etkileyecek büyük bir beka sorunu ile karşı karşıyayız"