Evini satarak yaptırdığı caminin imamı oldu
Muradiye ilçesinde yaşayan Ömer Kurt, babasının vasiyeti üzerine İstanbul'daki evini satarak yaptırdığı camide imamlık yapıyor.
İstanbul’da tekstil işinde çalışan ve spor eğitmenliği yapan Kung Fu Türkiye ikincisi Ömer Kurt; Umreye gittiğimde tanıştığı bir hocadan etkilenerek kendisini dini hizmetlere adadığını söyledi. İstanbul’da spor salonunu açtığını ve burada öğrencilere hem spor yaptırıp hem de dini dersler vermenin yanında vatan ve millet sevgisi aşıladığını dile getiren Ömer Kurt, İstanbul'daki evini satıp memleketi Van'ın Muradiye ilçesi Kandahar Mahallesi’ne dönerek kendi arsasının üzerine imkânlarıyla inşa ettiği camide müftülüğün izniyle 8 yıldır hem imam hatiplik hem de Kur'an öğreticiliği yaptığını kaydetti. Babasının vasiyeti üzerine Kandahar Mahallesi'nde cami yaptırdığını belirten Kurt, imkânları el vermeyince de minareleri hurdacıdan temin ettiği 2 adet yaklaşık 20 metre uzunluğundaki demir borulardan yaptırdığını söyledi.
10 çocuk babası 39 yaşındaki Ömer Kurt, memleketi Van'a hizmet etmek için döndüğünü söyledi. Mahallede önceden cami olmamasından dolayı halkın komşu mahallelerdeki camilere gittiğini ifade eden Kurt, “Camiyi babamdan kalan yol üzerindeki arsama yaptırdım ki buradan geçenler gördüklerinde namazı hatırlasın. Kıbleye dönük yapmak istedim, ama bu sefer de cami dar oluyordu. Sonra kıbleyi de göstermek amacıyla minare yapmak istedim. Ama minare yapma imkânım olmadığı için hurdacılar sitesinde demir boru aldım. Demir borulardan yaptığım iki minarenin arası kıbleyi işaret ediyor” dedi.
Kurt, caminin inşası için en ufak bir yardım almadığını, bu hizmeti karşılık beklemeden yaptığının altını çizerek, insanların para için İslam'a hizmet etmemeleri gerektiğini vurguladı. Kurt, "İnsanları ırkçılığa ve bölücülüğe götüren anlayıştan ziyade, ehlisünnet itikadı üzerine İslam'a ve insanlara hizmet etmek ve hidayetlerine vesile olmak adına peygamberimizin yolunda, onlara doğru yolu göstermek için yola çıktım. Memleketimin insanına faydalı olmak istiyorum. İnsanın niyeti halis ise gerçekten bu işi Allah için yapıyorsa çıkar edinmemesi lazım. İstanbul'da hem tekstil hem de sporla uğraşarak aylık 10 bin lira gelirim vardı. Gayem para kazanmak olsaydı bırakıp gelmezdim" ifadelerini kullandı.
İstanbul'da yaşadığı dönemde yaklaşık 200 öğrenciye bir yandan kung fu eğitimi, bir yandan da din dersi verdiğini dile getiren Kurt, her şeyi geride bırakarak memleketine geldiğini anlattı. İnsanların fitne, fesat ve bölücülükle uğraşmaması gerektiğini vurgulayan Kurt, "Din alimi, Allah rızası için ve peygamberimizin sünnetine uygun hareket etmelidir. Daha önce de İstanbul'da bir spor salonunda kung fu eğitmenliği yapıyordum. Her şeyi bırakıp burada İslam'a ve insanlara hizmet ediyorum" diye konuştu.
Babadan kalan arsayı kardeşler arasında bölüştüklerini de dile getiren Kurt, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Burası benim payıma düştü. Kardeşlerim ‘biz dükkân yapacağız’ dediler, ben ise cami yapacağımı söyledim. Nihayetinde cami yapmak için hiç kimseden bir kuruş istemeden, kimseyi rahatsız etmeden bu hale getirdim. İmkânım olsa yan tarafta bulunan 3 dairem var, onları da Kur’an kursu yapmayı düşünüyorum.”
Darbe girişimine de değinen Kurt, “Malumunuz bir darbe girişimi oldu. Şimdi FETÖ’yü diğer hak olan cemaatlerle kıyaslanmaması lazım. Bunu onlardan ayrı tutmak lazım. Çünkü FETÖ’nün yetiştirdiği 100 bin insanın içerisinde bir tek hafız, bir tek medrese öğrencisi yoktur. Bütün bunların dedikleri yüksekokul mezunları, yüksek diploma dedikleri yerlerde yetişmişler. Demek ki Allah Resulünün sünnetinin olmadığı yerde, Kur’an-ı Kerim’in hâkimiyeti ve hükmü olmadığı yerde ancak eşkıya çıkar, hain çıkar, darbeci çıkar. İnsan nasıl da İslam dinini bırakırda Amerika’nın, İsrail’in, Alman’ın, Rusya’nın ve diğer kâfirlerin peşinden gider. Akıllı insan İslam dininden başkasını seçmez” şeklinde konuştu.
Cemaatten Ahmet Çelik isimli vatandaş ise caminin yapılmasını sağlayan Kurt’a teşekkür ederek, “Allah hocamızdan razı olsun. Buradaki insanlar gelip namazlarını kıldıkları gibi geçen yolcular da burada namazlarını kılıp öyle yollarına devam ediyorlar. Hocamız çok güzel ve faydalı bir hayır işleyerek bu hizmeti ilçemize ve özellikle yolculara kazandırdığından dolayı çok minnettarız. Allah kendisinden razı olsun” dedi.