Gitmek için mi geldik dünyaya?

Daha çok küçükken, zihnimiz, dünya görüşümüz, dünyaya olan bakış açımız yeni yeni şekillenmeye başlamışken sorup sorguluyoruz, araştırıyoruz, anlamaya çalışıyoruz. Anladıklarımızı anlamlandırmaya çalışıyoruz. Büyüyoruz ve merak ettiklerimiz, anlamaya çalıştıklarımız, anlamlandırmaya çalıştıklarımız, sorup sorguladıklarımız kimimizde köreliyor kimimiz de yerinde sayıyor kimimiz de ise bakış açısıyla birlikte gelişiyor. İşte tam da bu ayrımda başlıyor hayat duruşumuz.

...

Bu hayata ne için geldiğimizi bildiğimiz bir duruşumuz bir bakış açımız bir amacımız bir hayalimiz olmalı. Belki de hayat bize bahşedilen en büyük ve en güzel armağandır. İçinde yaşadığımız anı güzelleştirmek için daha yaşanılır bir yarın elde etmek için bu günü daha verimli daha dolu dolu geçirmeliyiz. Kenara bırakacağımız boş bir kovanın bir sonraki güne yerinde duracağını biliyoruz ama önemli olan o kovayı bıraktıktan sonra o kovanın içini nasıl doldurduğumuzdur. O kovanın içine bir avuç koyacağımız toprağın ve o toprağın üzerine serpeceğimiz tohumun bir süre sonra nasıl yeşerdiğini bilmemiz, etrafına saçacağı güzel koku sağlanır. İşte hayatımız o kova ve o kovayı her birimiz farklı farklı değerlendiririz. O kovayı kimimiz hayatta kalmak ve neslini devam ettirmek için kullanır. Kimimiz dünyaya ne gibi bir eser bırakabiliriz mücadelesi yapar o kovayla kimimiz dünyadan ne götürebilirim kavgası. Kimimiz Allah’ın varlığını ve yüceliğini anlamak ve Allah’a hizmet edip Allah’ın istediği bir kul olmak için mücadele eder ve yine kimimiz insanlara yaranmak ve insanların gözünde bir yerlere gelmek için değerlendirir o kovayı.

Bunların hepsi birer amaç olmakla birlikte yeterli olamayabilir.

...

Amin MALOUF ne güzel söylüyor. “ Hayat başlar ve biter. “ işte bu başlama ve bitmenin arasına hayallerimizi, amaçlarımızı, hedeflerimizi en güzel şekilde plan ve programlaştırarak eyleme dökmeliyiz ve yine İbn  Haldun’un dediği gibi “ Coğrafya kaderdir. “ Hayatımızın nerede, kimlerle ve nasıl başladığı elimizde olamayabilir ama başlama bitme durumu arasındaki süreç tamamen bizim elimizde olan bir durumdur. O zaman zarfını en güzel şekilde yaşamak için en güzel yaşanmışlıklarımız olsun.