Gündönümü

22 Aralık kış gündönümünün ilk günü. Bizim de içinde yer aldığımız kuzey yarı kürede kış başlıyor. Uzun kış geceleri bizi bekliyor. Güney yarı küredeyse yazın başlangıç günüdür.

Kış gündönümü nedense bana Yahya Kemal'in "Rindlerin  Akşamı ve Rindlerin Ölümü şiirlerini hatırlatır.

"Dönülmez akşamın ufkundayız. Vakit çok geç

  Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!

  Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile

  Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.

  Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan

  Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan

  Geçince başlayacak bitmeyen sükunlu gece

  Guruba karşı bu son bahçelerde, keyfince

  Ya şevk içinde harap ol,ya aşk içinde gönül!

  Ya lale açmalıdır göysümüzde, yahut gül.

En uzun kış geceleri de, bu şiir de hüzün verir bize. Uzun ve ağır geçen gecelerin ve soğuğun ardından güneşli sıcak, mutlu günler gelecektir elbet. Ne kadar ihtiyacımız var değil mi? Umarım ülkemizin de bu uzun ve zor zamanlarını aşmasının da başlangıcı olur.

Yaz veya kış yıldönümleri eski Türk, kelt , Trak halklarının söylencelerinde, şenliklerinde günümüzde bile kutlanır. Isparta, Ordu, Kastamonu, Edirne, Antalya, Mersin, Edremit Körfezi köylerinde hala şenlikler, hacet bayramları yapılır. Alevi-Bektaşi türbe ve mezarlarında kefaret taşından geçme günüdür.

Roma Mitolojisini en bilinen tanrısı JANUS kış gündönümüne adını vermiştir, Januar- Ocak ayı.Eşik Tanrısı olan Janus iki yüzlüdür. Bu iki yüzlülükten riyakarlık anlaşılmasın, bir kafada iki yüz.. Babil Mitolojisinde MARDUK'un eş değeridir (adına filmler yapılan, Mehdi-Mesih, kurtarıcı..). İki yüzü olan Janus geçmişe ve geleceğe açılan kapı eşiğinde, kapının açılıp kapanmasına, geçiş ya da kalışa, başlangıç ya da bitişe, gidiş ya da dönüşe izin verir.  Eşikten adım atıldı mı geri dönüş yoktur.

 Elindeki anahtarlardan Altın olanla yaz gündönümünü, Gümüş olanla kış gündönümü kapısını açar. En zor, en karanlık, karanlığın en uzun olduğu gecelerin sonunda güneşli, mutlu, barış içinde günlere gebe olduğu için Janus aynı zamanda Barış Tanrısı olarak bilinir. Diğer adı da "olasılık tanrısıdır",

Janus adına inşa edilen Barış Tapınağının kapısı savaş zamanlarında açık kalacak, barış zamanlarında kapatılacaktır. Ancak tüm Roma İmparatorluğu süresi içinde barış içinde geçen süre ancak 10-15 senedir. Janus hep barışı bekledi. İnsanlığın başlangıcından beri savaşlar, kavgalar hiç eksik olmadı. Bu savaşlarda ölenlerin sayısı hakkında tahmin yapılabilir mi? Çok zor.. 1900 ile 1986 yılları arasında askerler hariç ölen sivillerin sayısı 180 milyon civarındadır. Afganistan, Irak'ın işgali,Yugoslavya'nın bölünmesi, Zimbabve, Ruanda, Yemen, Sudan, Darfur, Kongo, Somali, Suriye, Malezya,IŞİD,El- Kaide, Gazze, ülkemizde PKK nın neden olduğu ölümler bu sayının dışındadır.

Devletleri idare edenler barışı pek sevmedikleri anlaşılıyor, nitekim AKP'li Nurettin Canikli Atatürk'ün " yurtta sulh cihanda sulh" ilkesinin korkaklık olduğunu ve ülkeyi 3000 dolarlar seviyesinde tuttuğunu dile getirip yurtta savaş cihanda savaş der gibi,  sıfır komşuluğu hedefleyen   "Stratejik Derinlik'" uygulamasının ülkeyi 10.000 dolara getirdiğini dillendirirken  sanki gerilimin zenginliğin yaratıcısı olduğunu söylüyor. Ülkenin kaybolduğunun eminim ki farkında değil.

Yahya Kemal'in

"Ve senin selviler altında kalan kabrinde

  Her seher bir gül açar, her gece bir bülbül ölür" dediği Rindlerin Ölümüne razı olmayıp bu gündönümünün Türkiye toplumunu barışa, anlaşmaya, huzura götürmesini dileyerek, gündönümlerini yeniden şenliklerle hacet bayramlarıyla kutlanmasına yol açması dileği ile, enseyi karartmayalım ha ne dersiniz....

Bakmadan Geçme