Hayatın karmaşasını kolayca çözebiliriz. Ancak çözümün başlangıç basamağı sevgidir. Sevgi temeli üzerinde emekle şekillenen her şey de unutmayınız ki kalıcıdır.
Çocuklarımıza çevrelerinde olan her şeyi gerçek yanıyla öğretmeliyiz. Sofraya kolay gelmeyen ekmeğin; tohumdan başağa, başaktan değirmene, değirmenden fırına kadar yolculuğunu bilmeliler. Sadece bu yolculuğu değil, ekmeğe kavuşmak için dökülen alın terini de.
Kent soylu çocuklar her şeyin markette para karşılığı alındığını sanırlar. Oysa bu değerlere erişim için sarf edilen emeği ve alın terini bilmeliler.
Bir elmanın yalnızca renginden, tadından ibaret olmadığını anladıkları zaman bir ısırıktan önceki geçmişini kavrayacaklardır.
Onlarla birlikte bir elmaya dokunun… Kabuğundan, çekirdeğine kadar olan bölümlerini incelemelerini sağlayın. Ve onlara bir elma bahçesindeki daldaki elmalara dokundurun. Varsa olanağınız bu serüveni baharda çiçeklenen, yaprağa meyveye dönüşen evrimini, büyümelerini, büyürken bahçe sahibinin tükettiği emeği gösterin. Ağ kurdunu, böceklere karşı ilaçlamayı ve bir elma ağacının sadece resimlerde gördükleri ağaçtan farklı yanlarını da görsünler. O zaman elmanın tadı, lezzetinden kıymetine doğru hızla çoğalacaktır.
Bir narı… Koptuğu tacından yuvarlak biçimde keserek içyapısındaki mükemmel örgüyü, nar tanelerini saran zarına dokundurun. Veya bir salkım üzümü… İncecik dallar üzerindeki salkımlaşmasını, tanelerin tepeden aşağıya kadar muhteşem dizilimini gösterin.
Meyveleri, sebzeleri ve her şeyin göründüğünden farklı yapılarını bilsinler. Onlara bu bilinci verdiğiniz an emeğe ve alın terine saygı gösterilmesinin öğretisine sağlam adımlar atmış olacaksınız. Ve çocuklarınızın doğaya, emeğe karşı yaklaşımında olağanüstü sorumluluklar kazandığına tanık olacaksınız. Onlar hayatı kavrarken, hayatın içindeki var olan her şeyin ama her şeyin kıymetini bileceklerdir. Artısı da size hiç eksilmeyecek kalıcı ve asla eksilemeyecek saygıyı getirecektir.
Bütün bunlarla yetinmeyin. Sokaktaki evcil dostlarımızı da tanısınlar. Kedilerin, köpeklerin, karıncaların, arıların, kuşların insanlarla bir arada yaşayacakları vazgeçilmez dostlar olduğunu kavrasınlar.
Ve bu alışkanlıkları kazandırdıktan sonra çocuklarınızı gözlemlemeyiniz. Nasıl barışçı, kavganın uzağında, özgüvenli olduklarını görmekte gecikmeyeceksiniz.
