• Haberler
  • Güncel
  • HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan Van'da konuştu Türkiye'yi yönetme hedefimiz var

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan Van'da konuştu Türkiye'yi yönetme hedefimiz var

Van'da aydın, gazeteci, yazar ve sanatçılarla buluşan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, 'Ülkeyi yönetme iddia ve hedefimiz var. Bizlere daraltmaya çalıştıkları demokratik siyaset alanını biz daha da genişleteceğiz. Demokrasi ittifakımızı, mücadele ortaklığımızı daha da büyüteceğiz ve genişleteceğiz. Herkese dokunacağız. Herkesin elini tutacağız. Ülkenin yaşadığı çöküşten ancak güçlü demokrasi ve büyük barış ittifakıyla çıkılabileceğini herkese daha güçlü anlatacağız, her yere ulaşacağız. Her kesimle bir araya geleceğiz' dedi.

Burhan Ergin

“Demokrasiye Çağrı Tutum Belgemiz” şiarıyla Van’da aydın, gazeteci, yazar ve sanatçılarla bir araya gelen Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, önemli açıklamalarda bulundu. Elite World Otel’de düzenlenen toplantıya Buldan’a Van Milletvekili Sezai Temelli, HDP İl Eş Başkanları Fikret Doğan, Handan Karakoyun eşlik etti.Erken seçim çağrısını Van’da tekrarlayan Buldan, “Türkiye artık bir seçim sürecindedir. Türkiye bu tarih itibariyle seçim sürecine girmiştir. Bizim çağrımız erken seçim çağrısıdır, kaybedecek zaman kalmamıştır. Buradan birkez daha erken seçim çağrımızı yenilemek istiyorum” diye konuştu.

“Bölgede bizim için mesele seçimleri kazanmak olmaktan çıkmıştır”

Toplantıda ilk söz alan HDP Van İl Eş Başkanı Handan Karakoyun, 2007 yılından bu yana yapılan tüm yerel ve genel seçimlerde açık ara birinci parti olduklarını belirterek, “27 Eylül 2021’de HDP Genel Merkezimizin 11 maddeyle açıkladığı deklarasyon tüm toplum kesimlerine yönelik ve tüm toplumsal sorunların çözümüne dair bir çerçeve sunuyor. Kişileri ve partileri değil halkları esas alan bir yaklaşımla yol almaya çalışıyoruz. Bizler çözümün bir parçası olmaya çalışıyoruz. Çözümün ve onurlu bir barışın nihai yol olduğunu biliyoruz. Ekonomik, hukuki, siyasi krizlerden çıkış yolu için deklarasyonumuzun sunduğu çerçeveyi sivil toplum örgütleri, demokratik kitle örgütleri, kanaat önderleri ve tüm toplum kesimleriyle açmaya ve eksiklerimizi görmeye çalışıyoruz. Van’da ve bölgede 2007 yılından bu yana yapılan tüm yerel ve genel seçimlerde açık ara 1. partiyiz. Bölgede bizim için mesele seçimleri kazanmak olmaktan çıkmıştır. HDP Van il örgütü olarak daha önce ilimizdeki işverenlerimiz ve kanaat önderlerimizle partimizin 11 maddelik Demokrasiye Çağrı deklarasyonunu tartıştık. Çok kıymetli görüş ve öneriler, eleştiriler sunuldu. Demokratik, ekolojik ve kadın özgürlüğünü esas alan ve Kürt meselesinde onurlu bir barışı inşa edecek bir siyaseti büyütmeye devam edeceğiz” dedi.

“Cumhuriyet tarihinin en derin krizini yaşıyoruz”

Daha sonra konuşan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Cumhuriyet tarihinen en derin krizinin yaşandığını belirterek, “Demokrasiye Çağrı buluşmalarımız kapsamında toplumun tüm kesimleriyle bir araya gelmeye, birlikte konuşmaya, ortak önerilerle birlikte yol açmaya hep beraber devam ediyoruz. Bu anlamda, Van’da gerçekleştirdiğimiz bu buluşmanın da oldukça önemli ve bizler açısından yol gösterici bir zenginlik taşıdığını özellikle belirtmek istiyorum. Baskıcı otoriter iktidar tarafından demokrasinin sesinin kesilmeye, ülkenin adeta nefessiz bırakılmaya çalışıldığı bu süreçte, demokrasinin, barışın her türlü haksızlığın reva görüldüğü bir dönemde barışın sesine güç vermek isteyenlerin bir arada olması çok kıymetlidir. Bugün tüm ülkeyi, tüm toplumu kuşatan, adım adım çöküşe götüren büyük bir demokrasi kriziyle, siyaset kriziyle, devlet kriziyle ve bunların sonucu olan ekonomik, sosyal, toplumsal buhranla karşı karşıyayız. Bu kriz, cumhuriyet tarihinin en derin krizidir” dedi. 

“Değişimin öncü gücü olduğumuzu biliyoruz”

Türkiye’de değişimin öncü gücü olduklarını söyleyen Buldan, “En önemli başarı, farklılıkların, kimlik ve inançların tekleştirilememiş olmasıdır. En önemli başarı, kadınların ilmek öre öre, bedel ödeye ödeye, ama bir an bile vazgeçmeden kararlılıkla sürdürdüğü eşitlik ve özgürlük mücadelesinde çıtayı daha da yükseltmiş olmasıdır. En önemli başarı, HDP’nin öncülük etmiş olduğu demokratik siyasetin, tüm engelleme, baskı ve tasfiye politikaları karşısında güç ve ivme kazanarak, daha da kitleselleşerek ilerlemiş ve bugün değişimin kurucu, belirleyen gücü haline gelmiş olmasıdır. En önemli başarı, savaş ve çatışmacı politika karşısında demokratik müzakerenin, müzakereci siyasetin, diyaloğun, toplumsal siyasal zeminin tüm sorunlara tek çözüm yolu olduğu gerçeğinin güçlü bir biçimde kanıtlanmış olmasıdır. İşte değerli aydın, yazar ve sanatçılarımız sizler buradasınız. En önemli başarı, susturulamayan türkülerimizdir, yere düşmeyen kalemlerimizdir, aydınlarımızın yıldırılamayan duruşudur. En önemli başarı; baş eğmeyen, eğdirilemeyen Edibe Babur’un duruşudur, Barış Annelerinin onurlu barış mücadelesidir.Umutlu olmamız için çok sebep vardır. Her şeyden önce demokrasi mücadelemize ve bu mücadele etrafında kenetlenen milyonların, halklarımızın kararlılığına güveniyor ve inanıyoruz. Hepinizin bildiği üzere; HDP, fikriyatıyla, çözüm politikalarıyla, örgütlülüğüyle Türkiye siyasetinde belirleyici bir güçtür. Yükselen bir güçtür. Değişimin öncü gücü olduğumuzu biliyoruz. Bu nedenle, karşımızdaki faşizm bloğunun, halkları umutsuz ve geleceksiz bırakmak için siyaset dışına itmeye, geriletmeye çalıştığı bütün gücüyle saldırılarını yoğunlaştırdığı alan HDP’dir, HDP’nin demokratik siyasetidir. HDP, 7 Haziran’dan, 31 Mart ve 23 Haziran’a bir başarı hikâyesi yarattı. Halklara demokratik bir seçenek sundu. Tüm toplumda bu zulüm düzeninin değiştirilebileceği duygusunu yaratmayı başardı” diye konuştu.

“Ülkeyi yönetme iddia ve hedefimiz vardır”

Türkiye’yi yönetme hedeflerinin olduğunu belirten Buldan, “Şu iyi bilinmelidir; kumpas ve kapatma davalarının esas hedefi halkların ortak geleceğidir, bu ülkenin demokrasisidir. Halkların iradesine kumpas kuruyorlar, demokratik geleceğin önünü kapatmak istiyorlar. HDP’ye yönelik her saldırı, demokrasiye yönelen bir saldırıdır. HDP’yi siyaset dışına itme çabaları, halkları siyasetsiz bırakma çabasıdır. Herkesin bunu böyle görmesi ve buna göre tutumunu geliştirmesi gerekmektedir. Bizler tabi ki, bu oyunları bugüne kadar boşa çıkardık, bundan sonra da  boşa çıkarmaya devam edeceğiz. Mücadelemizin oturduğu zemin sağlamdır. Kararlılığımız tamdır. İddiamız ve hedefimiz büyüktür. Bu ülkeyi yönetme iddia ve hedefimiz vardır. Bizlere daraltmaya çalıştıkları demokratik siyaset alanını biz daha da genişleteceğiz. Demokrasi ittifakımızı, mücadele ortaklığımızı daha da büyüteceğiz ve genişleteceğiz. Herkese dokunacağız! Herkesin elini tutacağız. Bu ülkenin yaşadığı çöküşten ancak güçlü demokrasi ve büyük barış ittifakıyla çıkabileceğini herkese daha güçlü anlatacağız, her yere ulaşacağız. Her kesimle bir araya geleceğiz” dedi.

“Yürüyüşümüz kararlılıkla devam etmektedir”

Ülkenin geleceğini birlikte inşa etmek, demokratik bir ülkenin temellerini birlikte atmak için kararlı olduklarını belirten Buldan, “Kadın Meclisimizin iş aş buluşmalarıyla, ekonomi komisyonumuzun halk için bütçe buluşmalarıyla, “HDP’liyiz her yerdeyiz” kampanyamızla ve “Demokrasiye çağrı” mitinglerimizle bütün bir yaz alanlardaydık, meydanlardaydık, köylerde, kasabalarda, beldelerde, ilçelerde, şehirlerde, tarlalarda ve fabrikalardaydık. Halkla, esnafla, işçiyle, üreticiyle, kadınlarla, gençlerle birlikteydik. Bildiğiniz üzere 27 Eylül’de Türkiye’de siyasetin önünü açan, değişim yolunu ortaya koyan, demokrasiye çağrı deklarasyonumuzu Ankara’da açıkladık. Türkiye kamuoyuyla paylaştık.Bu çağrımız, memleketin en uzak köşesinde bile yeni bir başlangıç yapmaya dair umut ve cesaret yarattı. Deklarasyonda ortaya koyduğumuz ilkeler etrafında büyük bir mücadele ortaklığını örmek için büyük bir çaba sarf ediyoruz. Bu ülkenin geleceğini birlikte inşa etmek, demokratik bir ülkenin temellerini birlikte atmak için yola çıktık ve bu yürüyüşümüz kararlılıkla devam etmektedir. Bu toplantıları yapmaya devam edeceğiz. Bu çağrı, günlük siyasetin ve ilkesiz seçim tartışmalarının ötesinde, ikinci yüzyılında cumhuriyeti büyük demokrasiyle ve büyük barışla buluşturmak için ortak bir mücadele çağrısıdır. Halkı, tek adam rejiminin yarattığı enkazın altından birlikte kurtarma çağrısıdır. Türkiye’nin bugün içinden geçmekte olduğu ağır çöküş tablosu deklarasyonumuzdaki ortak mücadele çağrısının güncelliğini, haklılığını ve aciliyetini çok net ortaya koymaktadır” şeklinde konuştu. 

“Erken seçim çağrımızı yenilemek istiyorum”

Kaybedecek zamanımız yoktur. Türkiye’nin ortak geleceğine dair siyaset yürüten her kesimin de kaybedecek zamanı yoktur, olmamalıdır. Dar siyaset anlayışlarıyla, dar siyasi hesaplarla, korkularla, kaygılarla hareket edilmesi ancak ve ancak zulüm düzenine hizmet eder. Herkesin bu konuda cesur ve kararlı olması, büyük düşünmesi gerekmektedir ki bizler büyük kazanalım. Enkaz altından kurtarılmayı bekleyen, nefes alamayan halklarımızın imdat çığlığı giderek yükselmektedir. Bunu herkesin duyması gerekir. Herkesin buna göre hareket etmesi, mücadele ortaklığından yana güçlü bir irade ortaya koyması tarihi ve siyasi sorumluluğun bir gereğidir. Mücadele ortaklığından imtina edenler, halkın yüzüne bakamaz, bu vebali taşıyamaz. Türkiye artık bir seçim sürecindedir. Türkiye bu tarih itibariyle seçim sürecine girmiştir. Bizim çağrımız erken seçim çağrısıdır, kaybedecek zaman kalmamıştır. Buradan birkez daha erken seçim çağrımızı yenilemek istiyorum. Meclis Bütçe Konuşmamda da belirttim: Bu seçimler bir cumhurbaşkanlığı seçimi değildir. Bubir rejim seçimidir. Gelecek yüzyılı belirleme seçimidir. Bu seçim; halkın huzur ve refah içinde eşitçe yaşayacağı güçlü bir demokrasi ve herkes için adalet düzeniyle, hukuksuzluk, talan ve soygun düzeni arasındaki bir seçimdir.Karanlıkla, aydınlık arasındaki bir seçimdir. Gasp edilen, yok sayılan tüm haklarımızı söke söke geri alacağımız, karanlığın kuşatması altındaki geleceğimizi kurtaracağımız bir sürecin önemli bir aşamasıdır. Bu ülkeye demokrasiyi, barışı ve adaleti getirecek büyük bir toplumsal birikim ve güçlü bir ortak vicdan duygusunun olduğunu biliyor ve görüyoruz. Bu karanlıktan çıkarak yeni bir dönemi başlatmak için tüm bu birikimlerimizi birleştirmemiz, vicdanları mücadele ortaklığında harekete geçirmemiz gerekmektedir” diye konuştu.

Buldan, “Bu zulme son vermenin tek bir çaresi var, tek bir alternatif var, hep birlikte mücadele etmektir. Hep birlikte mücadele ettiğimizde büyük kazanacağımızı sizlerin huzurunda ifade etmek istiyorum. Hepinize teşekkür ediyorum” dedi.

Vansesi Özel Haber

Bakmadan Geçme