İçimden Geldiği Gibi
'Bu sene kış gelmedi nerede o eski kışlar?' derken öyle bir geldi ki herkesi dediğine diyeceğine pişman etti sanki. Günlerce kar yağdı ve yağmaya devam ediyor. Yollar kapandı. Okullar tatil oldu. Çığ oldu ezdi geçti, yaktı yüreklerimizi.
"Bu sene kış gelmedi; nerede o eski kışlar?" derken öyle bir geldi ki herkesi dediğine diyeceğine pişman etti sanki. Günlerce kar yağdı ve yağmaya devam ediyor. Yollar kapandı. Okullar tatil oldu. Çığ oldu ezdi geçti, yaktı yüreklerimizi.
Uzaktan izlemek çok güzel! Hele lapa lapa yağan kar altında yürümek, ayaklarımızın altındaki gıcırtısını duymak ayrı bir keyif. Ama uzun sürmüyor bu keyif. Gündüz nazlı nazlı yağan kar akşama doğru havanın soğumasıyla buzlanmaya başlıyor. Üstü pırıl pırıl parlayan o beyaz örtünün altı buzdan bir döşek oluyor. Yumuşak görüntü aman aldatmasın sizi. Ayağınızı attığınız anda kendinizi yerde bulmanız hiç de işten değil.
Çocukluğumuzda kış mevsiminde sabah erkenden okula giderken karla kaplı yolları, tek sıra halinde geçebilecek kadar ilk biz açar, mahallemizden çıkıncaya kadar karlara bata çıka anca yürürdük. O zamanlar çok araç olmadığından, trafik de yoğun değildi. Hem bir santim karın yağmasıyla okullar da tatil edilmezdi! Ağabeylerimin evin damının karını süpürmek konusunda birbirleriyle atışmaları hâlâ gözümün önünde. Anneciğim, sabah okula giderken üşümeyelim, sıcacık giyinelim diye botlarımızı, mantolarımızı geceden sobanın yanına koyardı. Yanan sobanın çıtırtısı, üstündeki çaydanlığın fokurtusu daha dün gibi kulaklarımda. Annemin bizi okula uğurlarken, iyi sarının, dikkatli yürüyün, aman buzlara basıp kaymayın deyişi hep aklımda.
Memleketimizde yeniden bu kış şartları yaşanırken, oradan uzaklarda Ege'de biz baharı erkenden karşılamaya başladık bile. Buralarda kırlarda nergisler çoktan açtı. Doğa canlanıyor. Çimenlerin arasından sarıçiçekler yakında belirir. Ağaçların tomurcukları çıktı çıkacak. Pazarlarda çiçekçilerin tezgâhları rengârenk çuha çiçekleriyle, açmak için sabırsızlanan sümbül ve lale soğanlarıyla dolu.
