İnan- Güven- Sabret!

Bu şartlarda da yabancı bir teknik adam yerine, B.Vanspor'u iyi bilen, tanıyan ve özellikle de camia içerisinden çıkmış, taraftarın benimsediği, arkasında durabileceği bir teknik adamla yola devam etmek en mantıklısıydı. tam bu noktada kulüp yönetiminin aldığı kararı bende takdir ettim, teknik direktör olarak  Zeki Yılmaz, hamlesinin de sağlıklı olacağını düşünüyorum, Haliyle de mevcut alternatifler içerisinde en göze çarpan isim Zeki Yılmaz ismiydi.
Zeki Yılmaz, B.Vanspor'u zor bir süreçte aldı. Zeki Yılmaz'ı zor haftalar bekliyordu, ligde kötü günler geçiren küme düşmeme uğraşında olan bir deplasman olan Bergama maçı, hemen akabinde kendi sahasında Kayseri ve yine deplasmanda zor bir maç Gölcük ve kendi evinde yine ligde zor günler geçiren Siirt ve bu kez play-oof hesapları yapan zor bir deplasman Orhangazi karşılaşması, hepsi zor maçlardı, Zeki yılmaz ve ekibi büyük bir sorumluluk almışlardı. takımın sakat ve cezalı oyuncularının çokluğunu bile bahane etmeyerek, zor bir görevi üstlendiler kalan beş maçtan kimileri hiç puan alınmayacak diye düşünenler vardı. fakat Zeki Yılmaz, takımı öyle bir motive etmişti ki, özellikle ilk devrenin içerdeki son maçında Siirtspor ile 6 puanlık maçta alnının akıyla çıktı. özellikle sahanın karlı ve hava  koşullarının sert olduğu bir haftada cezalı ve sakat futbolcularının çokluğuna rağmen bir teknik direktörün cesaret edemeyeceği genç ve çoğunluğunun Vanlı olduğu bir kadroyla Siirtspor'u sahasında yenmeyi başardı. Takımda karakterli oyuncularla gençleri kaynaştırma politikası izledi. Zeki Hoca... dediğim gibi en büyük fark  bu güne kadar forma şansı bulamayan Vanlı genç futbolcu tercihlerindeki doğrulardı ve gözünü kırpmadan sahaya sürdü güvendi. Zeki Yılmaz, Burada  Antrenör istikrarın ne kadar önemli olduğunun da göstergesi..
Zeki Yılmaz'ın bilgisi, birikimi, duruşu, ciddiyeti, iş ahlâkı, futbol felsefesiyle biraz sabırlı davranılırsa destek verilirse, B.Vanspor için  kalıcı başarıları yakalayacağına inananlardanım. Artık B.Vanspor  kendi hocasını  yetiştirmesi ve geleceğe onunla birlikte yürümesi pekâlâ mümkün. Geçmişte bu fırsatlar kullanılamadı. Günü kurtarma refleksiyle  B.Vanspor geçmişte bir dolu yabancı teknik adamın sadece cebini doldurdu. Toplumun bakış açısı farklılaştı. Sezon içi teknik adam değişikliklerinin ya da sezonluk anlaşmaların aslında erozyonu artırmaktan öte işe yaramayacağına inananların sayısı arttı. Kaldı ki, çoğu kulüp yönetimi dışarıdan zırt pırt teknik adam getirmenin fayda yerine zarar getirdiğini geçte olsa anladı. Zeki Yılmaz, var olan kişilik özellikleri ve sürekli kendisini geliştirmeye çalışan teknik adam kimliğiyle bu işe başladığı günden itibaren futbol camiası tarafından ayrı bir yerde tutulan ve saygı duyulan bir duruşun sahibi. Henüz kariyerinin ilk basamaklarında artık Van'ın ve Vanlının kendi değerlerine sahip çıkma zamanı futbolculuk geçmişinde birçok başarılara imza atmış bir Van çocuğu başta kulüp yönetimi olmak üzere, taraftarın basın camiasının kendi değeri olan Zeki Yılmaz'a sonuna kadar güvenmesi ve sabretmesi gerektiğini düşünüyorum.
B.Vanspor beklentilerin büyük olduğu bir kulüp. İkinciliğin bile başarı sayılmadığı ölçüde iddialı bir camia. Bunun getirdiği tedirginlik, çoğu zaman icraata yansıyor.  yönetimin bile bile lades dediği Zeki Yılmaz'a bence de doğru tercih yaptığı bir geçiş süreci olduğunu düşünenlerdenim. Onun için ben, her şeyden önce saygın duruşları için  Zeki Yılmaz ve ekibine desteklerin verilmesinden yanayım.  başarılar diliyorum Zeki hocam....