IRKÇILIK KANSER GİBİDİR

Irkçılık şeytani bir duygu olup(Allah’ın laneti üzerine olsun)iblis tarafından ortaya atılmıştır. İblis şu iddiada bulunmuştur: Ben ateşten yaratıldım Adem ise topraktan yaratıldı. Ateş topraktan daha üstündür bundan dolayı topraktan yaratılan Adem’e (secde) saygı göstermem söz konusu değildir. Mealinde ki ayetlerden öğrenmiş bulunuyoruz.

Irkçılığın karşılığı Arapça’daAsabiyettir. Irkçılık davasını gütmek insanın yaradılış gayesine aykırıdır. Irkçılık bedende bulunan kanser hücresi gibi günden güne bedeni yıprattığı gibi bir toplumda güdülen ırkçılık, o toplumu günden güne zayıflatır güçsüz kılar. Kendi yararına olan konular karşısında duyarsız kalır. Çünkü ırkçılık göz için hakikati kapatan bir perde gibi gerçeği görmeye engel olur. Kulak için hakikati duymaya engel olur. Dil için bir düğüm olur hak ve hakikati söyletemez. Yani ırkçılık sağ duyuyu tamamen ortadan kaldırır. Şanlı Peygamberimiz bu hususu işaret eden bir Hadisi şeriflerinde ‘Irçılık nedir? Diye sorulunca, ırkçılık kişinin kavminin zulmüne arka çıkmasıdır’ şeklinde mealen buyurmuştur.

Irkçılık yapan toplumlar kendi nesillerine geleceğe yönelik hiçbir miras bırakamazlar. Tarihte ırkçılık duygusu buna bağlı faaliyetler birçok toplumu yerle bir etmiştir. Emperyalist güçler birlikte yaşayan toplumları hatta bir millet olan topluluğu bölmek, parçalamak ve daha sonra kolayca yutmak için her türlü plan tertip ve tuzağa başvurmuşlardır ve halen yaşadığımız bu çağda devam etmektedir.

Çağımızda ırkçılık şekil değiştirmiştir. Biyolojik ırkçılıkla birlikte çoğu zaman kültürel ırkçılık denemelerine başvurulmaktadır. Şu anda ki ırkçılık biyolojik olmaktan ziyade kültürel ırkçılıktır. Maalesef batı kaynaklı zındıka komitaları, İslam dünyasının kalbi durumunda olan ülkemizde de çeşitli entrikalarla, sahte vaatlerle bu fitne kazanını kaynatmayı müşahede etmekteyiz. Herkes şunu iyi bilmelidir ki ülkemizde yaşayan, Türkiye’yi vatan edinen doğusuyla, batısıyla, kuzeyiyle, güneyiyle dünya görüşleri birdir. Aynı annenin sütünü emmişlerdir. Anadolu adlı beşikte beslenmiş ve burayı yurt edinmişlerdir.

Peygamber Efendimiz Risalet vazifesiyle Allah’u Teala tarafından İslamiyet’i tebliğ ederken cahiliye dönemine ait mücadele ettiği konulardan bir tanesi de ırkçılıkla mücadele olmuştur. Irkçılık yapanların İslam toplumuyla irtibatının kopacağına dair Efendimiz şöyle buyurmuştur;‘Irkçılığa çağıran bizden değildir. Irkçılık davası uğruna savaşan bizden değildir. Irkçılık uğrunda ölen bizden değildir.’buyurmuştur.Irkçılığadestek vererek ırkçı bir topluluğun yanında yer almakla alakalıda Efendimiz,‘Kim ırkçılık propagandası yaparak veya kabileciliğe, ırkçılığa destek vererek yoldan çıkmış bir topluluğun bayrağı altında öldürülürse onun ölümü cahiliye ehlinin ölümü gibidir’buyurmuştur.

Zaman zaman ırkçılıkla milliyetçiliğinbirbirine karıştırıldığını görmekteyiz. Bu ya cehaletten veya ihanete temayül etmiş kayıtsız bir gafletten ileri gelmektedir. Dinimizde ırkçılık yerilmiştir ve reddedilmiştir. Milliyetçilik ise övülmüştür. Milliyetçilik psikolojik olarak bir mensubiyet şuuruna dayanmaktadır. Şanlı Peygamberimizin ‘Kişi kavmini sevmekle suçlandırılamaz’ mealindeki Hadisi şerifi bu mensubiyeti sadece psikolojik yönden değil aynı zamanda dini yönden de teyit etmiştir.

Milliyetçilik; içinde bulunduğu toplumu sevmek, yaşadığı vatanı sevmek kutsal değerleri sevmek ilim, edep ve kahramanlıkla İslam’a hizmet eden ecdadını sevmek ve onlara dua etmek tavsiye edilmiş ve hatta emredilmiştir. Peygamber Efendimiz ‘Kavminin efendisi onlara hizmet edendir’ Hadisi şerifiyle de bir nevi milliyetçiliğin şartlarından birisinin de millete hizmet olduğunu belirtmiştir.

Irkçılıkla mücadele etmekte milliyetçiliğin yani millete hizmet etmenin bir gereğidir. Peygamber Efendimiz, kardeşin zalim de olsa mazlum da olsa ona yardım et. Bunun üzerine mazluma yardım ederiz. Peki zalime nasıl yardım edelim diye sordular. Efendimiz ‘Kardeşinizi zulümden alıkoymak ta ona bir yardımdır’ buyurdu.

Allah’u Teala bütün insanları Hz. Adem’den ve Hz. Havva’dan yaratmıştır. Hz. Adem’in ise topraktan yaratıldığı yüce ve mukaddes kitabımız Kur’an-ı Kerim ve Sünneti Seniyye de bildirilmiştir. Bütün insanlar yaratılışta aynıdır ve kardeştir.

Yüce Allah yaratılan mahluklar arasına fazilet yönünden bazılarını bazılarından üstün yaratmıştır. Bu melekler arasında olduğu gibi bazı peygamberlerde bazı peygamberlerden üstün tutulmuştur. Bu durum insanlar için de geçerlidir. Bazı insanlar üstün niteliklerle yaratılmış bazıları da değişik özelliklere sahip olarak yaratılmıştır. Bazı bireyler güç bakımından, zeka bakımından, üstün kabiliyetler bakımından diğer hemcinslerinden farklıdır. Nitekim bir Hadisi şerifte‘Kuvvetli mümin zayıf müminden hayırlıdır.’ Buyurulmuştur. Burada ki hayırlı olma kendisine kuvvet ve kabiliyet verilen kimsenin icra ettiği işlerle alakalıdır. Yoksa müminler arasında manevi olarak sınıf farkını belirtmek için değildir. Mesela bin yıl İslamiyet’in sancağını, bayrağını kıtalar arası dalgalandıran bir kavmin faziletielbette ki bu göz ardı edilemez. Diğer taraftan ilim, marifet, hikmet sahibi şahsiyetlerinde bu hizmetlere destek vermeleri çok tabiidir. Kur’an-ı Kerim’in ifadesiyle bu Allah’ın bir lütfudur, dilediğine verir. Hepimiz biriz birdeniz. Ecdadımızın zalime karşı şecaat, mağdura karşı adalet gibi hasletleri hep takva üzere yardımlaşma hedefini güder.Allah’u Teala birisine üstün nitelik vermişse aynı derecede olmayan kardeşi ona yardımcı olmalıdır. Çünkü Allah’u Teala ‘İyilik ve takvada birbirinizle yardımlaşın. Günah ve düşmanlıkta yardımlaşmayın. Allah'a karşı gelmekten sakının. Allah, cezası çok şiddetli olandır.’ Buyurmaktadır.

Peygamberimiz meşhur Veda Hutbesi’nde bütün insanlığa haykırdığı evrensel mesajında Ey insanlar! Şunu iyi bilin ki, Rabbiniz birdir, atanız birdir. Arab’ın Arap olmayana, Arap olmayanın Arab’a. Beyaz’ın siyaha, Siyah’ınbeyaz’a üstünlüğü yoktur. Üstünlük ancak takvadadır. Buyurmuştur.

Üstün olabilmek için takvaya sarılalım.

Şu halde üstünlük iddiasında meşru olabileceğimiz tek saha takva sahasıdır. Ecdadımızın yaptığı gibi üstün olabilmek için takvaya sarılmaktan başka bir seçeneğimiz yoktur.