İşte Volkswagen'in Türkiye'yi seçme nedeni
Otomobil devi Volkswagen (VW), Türkiye fabrikası için kolları sıvadı. 48'nci tesisi için Türkiye'de lokasyon arayışında olan şirketin, Bulgaristan ve Romanya yerine Türkiye'de karar kılmasının ardında bir takım stratejik nedenler yatıyor. Bunlar arasında en öne çıkanı kuşkusuz Türkiye'nin otomobil üretimindeki 50 yılık birikimi oldu. Yılbaşından bu yana Türk Lirası'ndaki değer kayıplarının işçi ücretlerini Avrupa'nın altına çekmesi de, yaklaşık 5 bin kişi istihdam edecek VW'ye maliyet avantajı sağlamış durumda.
Türkiye'nin en çok satan otomobil markalarından biri olan Alman üreticiVolkswagen (VW), uzunca bir süredir beklenen yatırım kararını sonunda aldı. Ocak-Kasım döneminde 58 bin 483 adetlik araç satışıyla pazarın en çok satan ikinci markası olan VW, 2022 yılında Türkiye'de üretime başlamayı hedefliyor.
VW'nin Almanya'daki üretim tesislerinde elektrikli modellerine yer açmak ve Skoda'nın artan talebine cevap verebilmek için söz konusu kararı aldığı belirtiliyor. Peki ama, yeni bir tesis açmak için bir süredir lokasyon arayışında olan VW, Bulgaristan, Romanya ve Türkiye arasında neden ülkemizi seçti? Gelin birlikte bakalım.
50 YILLIK TECRÜBE ETKİLİ OLDU
Volkswagen'in 4 kıtada toplamda 47 üretim tesisi bulunuyor. Marka için stratejik öneme sahip fabrikaların yüzde 52'si Avrupa'da bulunuyor. Bu tesislerden Almanya'da bulunanları toplamın yüzde 29'unu oluşturuyor. Fakat grup markalarından Skoda'ya artan talep ve elektrikli modellerin üretimi için yeterli kapasitesinin kalmaması VW'yi yeni bir üretim tesisi arayışına itti.
Bu kapsamda karar verilen, fakat yeri henüz netleşmeyen Türkiye fabrikasının 2022 yılında faaliyete geçmesi öngörülüyor. VW'nin seçiminde, Türkiye'nin otomobil üretimindeki 50 yıllık tecrübesi ve sahip olduğu know-how'ın etkili olduğu belirtiliyor. Öyle ki, Ford, Fiat, Renault, Toyota, Hyundai modellerinin yanı sıra Mercedes'in ise otobüsleri uzunca bir süredir Türkiye'de üretiliyor.
Türkiye'deki tesislerde sedan, hatchback, station wagon ve SUV gibi farklı gövde tiplerinin haricinde ticari araçların da üretiminin yapılması yerli otomotiv sanayiinde önemli bir bilgi birikimini de beraberinde getiriyor.
Bunun yanı sıra, 2 yıl önce Türkiye'de hibrit motor üretiminin başlaması ve yakın bir gelecekte yollarda olacak yerli otomobilin de elektrikli olacağının açıklanması, sektörün yeni teknolojilere uyumunu da gözler önüne seriyor.
ÇALIŞAN MALİYETİ AVRUPA'DAN DÜŞÜK
Volkswagen için Türkiye'nin bir başka avantajı da çalışan ücretleri. Öyle ki, Avrupa İstatistik Kurumu ve diğer veri üretenlerin raporlarına göre, Türkiye'deki vergi sonrası aylık ortalama net ücretin 2 bin 110 TL (344 euro) olduğu ortaya çıkıyor. VW'nin anavatanı Almanya'da ise asgari ücretler bin 498 euro seviyesinde. Grubun fabrikalarının bulunduğu ülkelerden İspanya'da asgari maaş 858 euro olarak belirlenirken, Belçika'da bin 562 euro, Çekya'da 469 euro, Polonya'da 480 euro, Macaristan 418 euro Slovakya'da 480 euro asgari maaş uygulanıyor.
Türkiye ile birlikte yatırım için düşünülen Bulgaristan'da asgari ücretler 260 euro olarak açıklanırken, Romanya'da da 407 euro asgrari maaş uygulanıyor. Rakamlar, Türkiye'deki ortalama ücretlerin VW'nin hali hazırda fabrikalarının bulunduğu Avrupa ülkelerinden daha düşük olduğunu gösteriyor.
Türkiye'deki ortalama ücretler Alman markanın yatırım için radarına aldığı Romanya'nın asgari ücretlerinden daha düşük seviyede iken, Bulgaristan'dan daha yüksek seviyede kalıyor. Fakat, Türkiye'deki asgari ücret ise Bulgaristan'daki ile benzer seviyede. Ortaya çıkan tablonun, VW'nin Türkiye'yi seçmesinde etkili olduğu kaydediliyor.
LOKASYON AVANTAJI VAR
Türkiye'nin otomobil üretimindeki bilgi birikiminin yanı sıra, coğrafi avantajları da bulunuyor. Öyle ki, yukarıda saydığımız markaların hepsi Türkiye'de ürettikleri otomobillerini Avrupa pazarında satıyor. Bunlardan Ford ve Fiat'ın ticari modelleri ise Amerika pazarlarında bile satışa sunuluyor.
Avrupa'daki otomobil üretim tesislerine bakıldığında da, fabrikaların kıtanın batı ve orta kısımlarında toplandığı anlaşılıyor. Balkanlardaki otomobil fabrikası sayısı yok denecek kadar az iken, Türkiye'deki üretim tesisi sayısının ise kendi coğrafyasındaki komşularından bir hayli fazla olduğu görülüyor.
Bu durum ülkenin altyapısının ve mevzuatlarının otomobil üretimine uygun bir zemin yarattığını ortaya koyuyor. Ulaşım yolları üzerinde olması ve iç pazarının potansiyeli de Türkiye'yi VW nezdinde Türkiye'yi yatırım için daha cazip kılıyor.
TİCARİLERİNİ DE GÖLCÜKTE ÜRETMEK İSTİYOR
VW'nin Türkiye tesisinde ilk etapta grubun bünyesindeki Skoda ve Seat modellerinin üretiminin yapılması öngörülüyor. Aynı platformu paylaşan kompakt SUV modeller Skoda Karoq ve Seat Ateca'nın bantlardan ilk inecek modeller olması bekleniyor.
VW'nin Türkiye yatırımı haricinde şirketin Hannover fabrikasında üretilen ticari aracı T6 Transporter'in üretiminin, markanın elektrikli vanı ID Buzz'a yer açmak için Ford Otosan'ın Transit üretimini gerçekleştirdiği Gölcük fabrikasına kaydırabileceği belirtiliyor.
KAYNAK: HABERTÜRK
