Önceki iki yazıda, bu virüsün bizlere yaşattıkları vesilesiyle kendimize temiz bir sayfa açmak İçin kendimizle yüzleşmemiz gerektiğini; ancak bunun zor olduğunu; çünkü insanda ego olduğunu, insanın ego engeline takılıp kendisiyle yüzleşmekten vaz geçebileceğini yazmıştım.
Eğer bunu başarsak insanın içindeki iyi ve kötü yanlarını görebileceğini; bu durumda kötü ile yüzleşip iyiye doğru yol alabileceğimizi belirtmiştim. Bu gün kaldığımız yerden devam edeceğim.
Değerli okurlar, her insanın hedeflerine ulaşmak elinden gelen her şeyi yapma güdüsü vardır. Böyle bir anlayış bizi Makyavelizme götürür.
Makyavelist anlayış
Makyavelist insanlar için amaca varmak söz konusu ise her türlü araç mubahtır. İşte tam da virüs bu yüzden yok mu? Asıl virüs içimizdeki bu onulmaz hastalık değil mi? Ve bu virüs belasını doğuran bu zihniyet değil midir? Nitekim hepimizin bildiği gibi insanoğlu doyumsuz hırsları İçin doğaya ve kendi türüne yapmadığını bırakmadı.
Salgının başlarında yıllardır ilaç aldığım bir eczaneye gittim, maske sordum, var dediler, ne kadar diye sorduğumda, beni yıllardır tanıyan eczacı hiç sıkılmadan gayet rahat bir biçimde tanesi beş lira dedi. Aslında o maskelerin tanesini sadece 40 kuruştan almıştı ve şimdi fırsattan istifade üçyüz/ dört yüz misli fazla bir fiyata satıyordu. Çünkü ona göre bunun tekini beş liradan alacak bir ortam oluşmuştu o da bu fırsatı kaçırmamalı ve kullanmalıydı. Sağlık mı boş ver gitsindi.. Hem de ilaç satan biri olarak bunu yapıyordu. Biri diyorum ama bu biri değil içimizdeki birçoğundan sadece bir tanesi.
YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ