Koltuklardan vazgeçemiyorlar
Cumhurbaşkanı sık sık açıklama yaparak mevcut yönetimlerin kendi rızaları ile ayrılmalarını önerse de kimse aldırış etmemektedir. Metal yorgunluk dese de aldıran yok.
Cumhurbaşkanı sık sık açıklama yaparak mevcut yönetimlerin kendi rızaları ile ayrılmalarını önerse de kimse aldırış etmemektedir. Metal yorgunluk dese de aldıran yok. Üstü kapalı isimleriniz kirli işlere karışmış dese de aldıran yok. Kişisel çıkarlarını ön planda tutanlarla yollarımız ayrılacak dese de kimseden çıt yok. Fetö bağlantısı olanlar bizimle yürüyemez desede aldıran yok.
Cumhurbaşkanının söylemleri karşılık bulmamaktadır. Her teşkilat yöneticisi kendisini "sütten çıkmış ak kaşık" gibi görmeye devam ediyor. Cumhurbaşkanının "Her il ve her ilçede bana bilgi veren kadrolarım var" diyerek uyarılarda bulunmasına rağmen yinede kimsenin kılı kıpırdamamaktadır. Bu bir görev değişimidir. Ayrıl yerini ve görevini başka arkadaşlarına devret. Dese de nafile. Tüm teşkilata bu güne kadar yaptıkları hizmetten dolayı teşekkür ettiğini deklare etse de kimsenin umurunda değil.
Ne kadar tatlı bir koltuk sevdasıdır. Hiç kimse koltuğundan vazgeçemiyor. Bunlar bir olgun davranış göstererek görevlerinden istifa edip, yeni oluşuma katkı sunmayı hiç mi hiç düşünmezler? Bu anlayış içinde olan teşkilattan ne Cumhurbaşkanı'na, ne Ak parti'ye ve ne de ülkemize bir fayda gelmez. Bunlar resmen kovulmalarını beklemektedirler.
Teşkilat başkanı Mustafa Ateş bir açıklama yaparak, yeni oluşacak teşkilat yöneticilerinde aranacak özelliklerden bahsediyor. Cumurbaşkanının her gün 17 saat çalıştığını vurgulayan teşkilat başkanı, her yöneticinin de bu kadar çalışarak Cumhurbaşkanına ayak uydurması gerektiğini söylüyor. Kişisel çıkarlarını genel çıkarların önünde görenlerin bizimle yürümesi mümkün değildir. Yani kısaca, namuslu, dürüst, çalışkan, yeterliliği olan, dava adamı olan ve halkın her türlü sorunu ile ilgilenen halk tarafından sevilen, sayılan insanlardan oluşturulacağını söylemektedir. Çok güzel. Ülke olarak özlem duyduğumuz bir tablo. Ancak benim sayın başkana sormak istediğim önemli bir sorum var. Sayın başkan: teşkilatınızın büyük bir bölümü çökmüş, kokuşmuş, ayyuka çıkmış pis ilişkiler içine girmiş ve kayyumları kendi denetimleri altına alarak onlara istediklerini yaptırmak için siyasi baskı uyguladıklarını, Allah da biliyor. Kul da biliyor. Sizde çok iyi biliyorsunuz. Siz sanki uzaydan gelmiş ve teşkilatla hiç bir ilişkisi olmayan biri gibi konuşmanıza şaşmamak mümkün değildir. Neden hiç bir önlem almadınız?
Teşkilatlarınızın içinde bulunan gençlik kolları başkanları genel merkezinize raporlar göndererek, bu haksızlıkların, yolsuzlukların, adaletsizliklerin, adam kayırmalarının kişisel çıkar ilişkilerine dur demenizi istemediler mi? Sizin kılınız dahi kıpırdamadı. Hiç bir tedbir almadınız. Çaresiz kalan, namuslu, dürüst ak gençler bu haksızlıklara isyan ederek basın açıklaması yapmak zorunda kaldılar. Siz derhal gençleri görevden alarak görevinizi yaptınız. Tebrik ederim. Ancak bu yazdıklarımın tamamını sayın Cumhurbaşkanım bilmektedir. Nasıl bir önlem alabileceğini bilmiyorum bekleyip göreceğiz.
Tüm bunlara rağmen, Cumhurbaşkanımıza soruyorum; Teşkilat başkanınız metal yorgunu değil mi? Teşkilat başkanınız 17 saat çalışan zatıalinize ayak uydurabilecek kapasitede mi? Teşkilat içindeki olumsuzluklara müdahale etmemesini nasıl değerlendiriyorsunuz? Bundan sonra yapısal bir değişime mi uğrayacağını düşünüyorsunuz? Allah yardımcınız olsun. İşiniz çok zor. 2019 seçimleri için yeni bir kadro oluşturmanızda yarar görüyorum. Bunlarla bir yere varamazsınız.
Saygılarımla.