Komploculara karşı ikna kurulu
Toplum Bilimleri Kurulu, virüsün bir komplo teorisi olduğunu düşünenlere ve kurallara uymayanlara yönelik çalışmalar yapacak.
Türkiye’nin, ilk vakanın görüldüğü 10 Mart’tan itibaren verdiği koronavirüsle mücadelesinde, yeni bir aşamaya geçiliyor. Özellikle toplumda virüsün bir komplo teorisi olduğuna inananlar ve kurallara uymayanlara yönelik çalışma yürütülecek. Sağlık Bakanlığı bünyesinde oluşturulan Toplum Bilimleri Kurulu, önceki gün Sağlık Bakanı Fahrettin Koca başkanlığında üçüncü toplantısını gerçekleştirdi. Edinilen bilgilere göre toplantıda koronavirüs salgınında sosyoloji, iletişim, psikoloji, din sosyolojisi, istatistik gibi alanlarda yapılacak çalışmalar ele alındı. Toplantıda ayrıca YKS’ye girecek öğrencilerin psikolojisi, alınabilecek ek tedbirler, Kurban Bayramı’na yönelik uyarı ve önlemler, normalleşme sürecinde gençlere verilebilecek mesajlar ve dezenformasyonla mücadele gibi konular masaya yatırıldı.
TIBBİ MÜCADELE YETMİYOR
Koronavirüsle mücadelenin sadece tıbbi mücadele ile yeterli olmayacağı, bu sebeple toplumdaki psikolojinin ve sosyolojinin de yönetilmesi için atılacak adımların belirlendiği toplantıda, bu amaçla öncelikli olarak toplumdaki koronavirüs algısının ölçülmesi kararlaştırıldı. Toplumun koronavirüse bakışı, kurallara uyumda yaşanan problemlerin nereden kaynaklandığı ve bu problemlerin giderilmesi için verilecek mesajlar değerlendirildi. Toplum Bilim Kurulunda alınan kararlara göre özellikle virüsün bir komplo teorisi olduğunu düşünenler ve kurallara uymayanlara yönelik çalışmalar yapılacak. Ayrıca, bazı kişilerin virüs konusunda toplumu yanlış yönlendirmesine karşı mücadele edilecek ve bilgi kirliliğinin önüne geçilecek. Bu kapsamda, toplumdaki bilgi kirliliğinin önlenmesine yönelik bir iletişim birimi kurulması da kararlaştırıldı.
KORKU POMPALANIYOR
Bilim Kurulunda yapılan değerlendirmelerde, şu görüşlere yer verildi: Toplumu paniğe sevk edenler var, hiçbir bilimsel veriye dayanmadan televizyonlara çıkıp ‘üniversite sınavına giren gençlerden şu kadar kişi ölecek’ denilerek, korku pompalanıyor. Maske konusunda yalan yanlış bilgiler yayılıyor. Toplumda bunlara inananlar var. Bu aşamadan sonra bir yandan tıbbî olarak mücadele ederken bir yandan psikolojik ve sosyolojik açıdan mücadele başlatılması gerekir. Mesela 65 yaş üstü vatandaşlara veya gençlere yönelik nasıl mesaj vereceğiz, kurallara uymayanlar nasıl uyum noktasına getirilir, bunlara yönelik bir program hazırlanmalı ve bir yol haritası belirlenmeli.
“BENDE VİRÜS YOK, OLAN TAKSIN”
Kocaeli’de maske takma zorunluluğuna uymayan vatandaşlar, bekçi ekiplerini görünce 900 TL ceza yememek için maskelerine sarıldı. “Niçin maske takmıyorsunuz” sorusuna ise kendisinin hasta olmadığını, virüsün bulaşması hâlinde ise savaşabileceğini söyledi. Bekçileri görünce hemen maskesini takan bir başka şahıs ise virüsün bulaşıcı olmadığını iddia edip şunları kaydetti: Maske takmaya gerek duymuyorum. Hasta olan taksın. Ben hasta değilim, kendimi biliyorum. Riski de göze alıyorum. Rahat takılıyorum...