Eşkıyalık; yolda, dağda, bayırda, insanların önünü kesip, soyup, mallarını alıp bazen de canlarını alan haydutlara verilen genel addır.
İnsanoğlunun bunlarla mücadelesi tarih boyunca hep olmuştur.
Kimi zaman bir yolcu kervanına, kimi zaman bir dağ köyündeki halkın ekmeğine hasadına çöküyorlardı.
Asırlar geçince her dönemin şartlarına göre değişen eşkıyalık, makineleşmenin geliştiği motorlu araçların kullanıldığı, sanayi devriminden sonra, ücra kuytu yerlerde pusu kurup, yolcu otobüslerinin, özel araçların, yollarını kesmeye başladılar. İnsanların üzerinde ne kadar kıymetli eşya varsa alıyorlar eğer vermeyen olursa orda katlediyorlardı...
Zaman değişti, teknolojinin en üst seviyeye ulaştığı milenyum denilen bu çağda, eşkiyalık da değişti artık.
Öyle yol kesmek yok.
Size istediğiniz kadar para veriyorlar.
Evet, yanlış duymadınız para veriyorlar.
Vadesine kadar faiz, eğer vadesini geçirip ödeyemediğiniz zaman, bu defa da neyiniz var, neyiniz yok haczedip tabiri caizse ananızı ağlatıyorlar.
İşte modern eşkıyalık kredi denilen yolla, kah bankaların kravatlı memurları tarafından; kah da banker denilen parlak takımlar giyen halk tabiriyle tefeciler vasıtasıyla uygulamaya konuluyor.
Yol kesen eşkıyalar tanınmamak için başlarına yüzlerine çaput bağlarlardı, günümüz eşkıyaları ise gayet şık giyimleri ve ışıltılı hayat vadeden reklamlarla kendilerini tanıtarak karşımıza çıkıyorlar.
Bunlar yerel bazda ya da ülke bazında gördüklerimiz..
Bir de dünya hakimiyetine oynayanların uyguladığı eşkiyalıklar var.
En tehlikelisi de bunlardır.
Çünkü; evinde ailenle huzurlu mutlu şekilde oturuyorsun, hiçbir suçun günahın yok; fakat başına bombalar yağdırıyorlar, birden toprak altında buluyorsun kendini..
Nasıl mı?
Gerek sınırlarımızda yaşanan hadiseler; gerekse dünyanın farklı coğrafyalarında yaşananlar, her türlü zulmü vahşeti gözler önüne sermektedir.
Irak'ta, Libya'da, Suriye'de ve yarım asırdan beridir de Filistin'de, Afganistan'da;
Asırlar boyu da Doğu Türkistan'da, Afrika'da yaşanan kan ve gözyaşı, modern görünümlü kravatlı vampirlerin eseridir..
Bu kravatlı vampirlerin yönettiği; Abd, Rusya, Çin, İsrail, Fransa gibi, eşkıya fiilerinde bulunan devletler; yeraltı zenginlikleri olan ülkeleri hedef seçerler.
O ülkeleri terörle ilişkilendirip, demokrasi getirme vaadiyle girerler.
Hele bunların dişlerine kan değmesin; çoluk çocuk, genç yaşlı, demeden üzerlerine bomba yağdırıp, ırz namus kavramlarını yok ederek, her türlü fenalıkları yaparlar.
İşleri bittiğinde, alacaklarını aldıklarında, kukla bir yönetim bırakıp kenara çekilerek, kendilerini nasıl yiyorlar diye seyre dalarlar.
Eşkıyalık; yer, mekan, şekil değiştiriyor ama bir türlü bitmiyor...
Hak hukuk bilmeyen, haddini aşan kişi eşkıyalığa bir adım atmış demektir.
Had bilmek iyidir.
Hakka riayet etmek; kötülükleri itip, iyiliklere kapı açmak demektir.
İyilik kapısından girenlere ne mutlu...
