GİZLİM OLSUN
SONGÜL AKYILDIZ
Öyle kolay gelmedim
Bugünlere ben;
Kim bilir
Kaç kez
Dolandı ayağım
Yalanlara.
Düştüm
Darmadağın oldum.
Kaç hayal kırıklığı
Kanattı yüreğimi.
Kaç katmerli acıdan
Nasibimi aldım.
Usanmadım
Uslanmadım.
Dağların arkasını
Yıldızların ışıltısını
Hep merak ettim.
Su gibi aziz
Gönülleride
Kaçmadım hiç
Fırtınadan,
Aldırmadım yağmurlara.
Varsın temizlesin
Günahımı sevabına.
Türküleri sevdim
Bir de şiirleri.
Derinden dokunurdu
Ciğerimin köşesine
Herdaim.
Umutlar yetiştirdim
Gizli saklı.
Hayal kalmasın
Gerçek olsun.
Dünüm geçti
Günüm geçti
Geldi
Geçmedi
Hiç geçmedi
Gizlim olsun
Saklım olsun...
SEVDAN UYKULARIMI BÖLMEDEN GEL
ŞERİFE ŞAHAN
Geçiyorum mevsim gibi kapından,
Gözlerimde bulut saçlarımda çiğ.
İçimde fırtınalar kopuyor iken,
Sevdan uykularımı bölmeden gel.!
Razı değilim sensiz geçen zamana,
Daha ihtiyacım var yaşanacaklara.
Aşk dokunmak ister ıslak dudaklara,
Sevdan uykularımı bölmeden gel!
Kalbine mektup yazmaya yeltendim,
Kahır ağırlığınca boş sayfadan ibaretim.
Yüzünü görmeden ölüp gideceğim,
Sevdan uykularımı bölmeden gel!
Ecel olsun bana senden başkası,
Serçe tedirginliğinde yaşıyorum hayatı.
Gözümden akan yağmur damlası,
Sevdan uykularımı bölmeden gel!
İçimde ömrümün yaralı yılları,
Gönül ağrılarımın tek durağı.
Yalnız sana biriktirdim gözyaşlarımı.
Sevdan uykularımı bölmeden gel!
Bıraktım göğüne duâ kuşlarını,
Duracak bir nefesin sancılarını.
Bir acı kaplıyor nefesimi,
Sevdan uykularımı bölmeden gel!
Ne sabahım belli ne akşamım,
Bilinmez bir yolda perişanım.
Gurbeti yaşıyorken her halim,
Sevdan uykularımı bölmeden gel!
BENİM DÜŞMANIM BEN'İM
SEMANUR DİLEK (DİVANE)
Adem olmak mihnettir nefesi zül sayana
Dünyaya sürüleli nefsim ile savaşım.
En güçlü düşman nefstir, kün emrinden bu yana.
Biliyorum hatadır ipeklere sarışım.
****
Çözülmez prangadır nefs ruhun ayağında
Saklanır saldırmaya ,imanın oyuğunda
O ruh ki ,aşka akar gönlünün koyağında
Kendime varmak için, kendim ile yarışım..
*****
Şah damarımdan yakın, yok yarden gizlim saklım.
Nefs gafil vurdum duymaz,Ruh aciz süklüm püklüm
Zahirde dimdik diri,batında iki büklüm
Diz çöktüm rahmet için, Rahman'a yakarışım..
****
Bir aciz serçeciğim Sevda dalında duran
Kanatlarımı sınar rüzgar, fırtına, boran!
Yine benim kendimdir kendi,kendimi yoran
Derin sessizliğimde en yüksek haykırışım.
****
Zavallı DİVANEyim! gülü gönüllemeye
Bazı duygular var ki dil aciz söylemeye
Belki bir kaç nefes var ipi göğüslemeye
Baharı görmek için umuda sarılışım.
Diz çöktüm rahmet için Rahmana yakarışım..
İSYAN
MURAT SERKAN ÖNDER
Dört duvara tutsaklığım kadar özgürüm aşka
Yağmuru dilersem yağdırırım
Tufanlar bir emrime bakar
Bulutlar
Esiridir yalnızlığımın
Gün batınca
Açarım tüm ışıkları
Gün aydınlanınca
Kapatırım perdeleri sıkı sıkı
Karanlık da
Aydınlık da
Esiri yalnızlığımın
Ölüm bir rüyaymış
Uyandım
Yaşamak korkunç bir ölümmüş
Çok geç anladım
Artık
Gölgemi bile bulamaz kimse
Ben
Bana kaldım
Yağmur
Ben dilersem yağar
Tufan
Ben dilersem kopar
Yine de gemiler yaparım
Herkes biner
Ben inerim
İsyansa
İsyan
SULAR KAYNAĞINDAN AKACAK BİRGÜN
ÂŞIK RASİM GENÇ
Üzerine taş toprağı yığsanda
Sular kaynağından akacak birgün
Dalbınarak yamaçlara ağsanda
Sular yükseklere çıkacak birgün
Boşuna uğraşma yorma kendini
Güç birliği hiçe sayar fendini
Derelere o Kurduğun bendini
Nevbaharın seli yıkacak birgün
Şimdilik sığ görüyorsun derini
Gün gelecek kesecekler ferini
Kamburlaşmış eğri büğrü yerini
Demir mengeneler sıkacak birgün
Kimi yüzme bilmez umman boyladı
Kendileri çaldı kendi toyladı
Allah LUT kavmi ni helak eyledi
Seninde Mekânın çökecek birgün
Bizim bağlarda da bülbül ötecek
Âşık Rasim derki dertler bitecek
O sönen ocaklar elbet tütecek
Herkes ocağını yakacak birgün
18/03/2025
NİSAN YAĞMURLARI
YUSUF KAZAK
Tuval yapmıştım toprakları
Boya kutumdu dağların zirveleri
Dolu bulutlar mürekkebim
Karıştırırdım renkleri
Nisan yağmurlarının fırçasıyla
Heyelan olurdu dağların teninde
Kucaklaşırdı al ile kara
Lacivert ile mor
Düşmezken elimden kadife fırçam…
Konardım yuvalarına kaya kartallarının
Keskin fırçam ve bakışımla
Çizerdim tozlanmış resimler
Derinlerimin mahzeninde uyuyan.
Ne zormuş meğer
Nisan yağmurlarına damlatmak
Kalbinin renklerini
Ne garipmiş meğer
Renklerin birbirine şaşkın bakışı
İlk defa karşılaşan…
Berrak sular boşaltmazdı
Tepemdeki nisan yağmurları
Kaynaşıp sel olurdu bütün renkler
Tuvalime dokunmak için
Akardı süslenmiş yaşlar
Boyamam için;
Hislerimin temiz topraklarını…
FIRTINALAR SUSAR
NEBAHAT POŞLUK
Boğarken gün ışığını
Güneş sönüp yıldızlar yanar
Gözlerinin ışığında yok olur tüm karanlıklar
Güneşin tozu sarar bedenini
Zaman solgun ve yorgun
Sevgiler kırgın
Yürek bin parça
Gece titrer sensizliğin deminde
Firarda içsel duygular
Alev alev yanar kadehteki şarap
Aşkın sevdaya küstüğü yerde
Bir martı sürüsü havalanır
Bakışınla ruhun kelepçeleri çözülür
Deli akan nehirler durur
Denize güneş gömülürken ruhunu esir alır
Hayatından çıkardıkların
Ömür tarlasında sonsuzlukta asılı kalır
Fırtınalar susar içinde
Susar fırtınalar
Susar içinde
NİSAN’DA ALDANDIM..!
NECLA KARATEKİN KAPLAN
Nisan, yağmurlarına aldandım,
Güneşli
Bir günde sere serpe, bulutlar boşanıyor ‘du
Gönlüme gökkuşağı doğuyordu, sairlere özendim, sanki cümleleri yerleştirecekmişim gibi..
Gönül,
Sayfamdaki, sayfaları ‘mı tek ‘tek karıştırdım,
Yine, yarım eksik, romanlar, gibi son satırı ‘nı aradım!
Nisan, yağmur'u misali güneşli yağmur lara aldanan...
Erik, kiraz dalları gibi yağmurlara yenildim!
Yaprak yaprak savruldu sayfalar,!
Oysa çocuklar, kadar, özlemle bekledim !
Baharın gülen yüzü nü yazacaktım...
Harfler, uçuştu, kalem'im yine beceremedi...
Nisan'ı beklerken
Yakalayamadan bahar'ı ömrüm, bitti...!!
01 04 2025