Allı Turnam
Bülent Baysal
Allı turnam var şu dağı aş da gel
Ben yerine yâri gör de coş da gel
Yar oturmuş sırma saçı tararsa
Al selamı tek bir nefes koş da gel
Dut karası üzüm vermiş mi bağlar
Başı pare pare duman mı dağlar
Bendi Mahi coşmuş yine mi çağlar
Çağla sende bayır bucak aş da gel
Tutmuşmu aşısı, açmış mı yaprak
Bak bakalım kiraz vermiş mi toprak
Hasret yeli değmiş, gözler mi ıslak
Gözlerden tek damla yaşla taş da gel
Ay kıskanır mı gül cemali dön bak
Yakamoz topla yoluna iz bırak
Taç eyle çiçeği saçlarına tak
Yar kokusu tekmil nefes coş da gel
Hasret düğüm düğüm bağlı mı durur
Bunu çekmez yürek, bir garip vurur
Iraksa gönüller söz düşer kurur
Allı turnam tez zamanda uç da gel
Al selamı tek bir nefes koş da gel.
Şanslı Kadınlardan Olamadım
Havva UYSAL
‘Omuzundan aşağı şelale saçların
yıldızyıldız ufukta bakışların
güneş gibi sıcak tatlı bakışların’
diye övülerek adına şiir yazılan
şanslı kadınlardan olamadım ben
‘Sen gelince çiçek açar
o da yetmez bahar gelir’
diyenim olmadı benim
‘Senin girdiğin viraneler şenlenir
hasta gönüller derman bulur, sevgilim’
diyenim hiç olmadı benim
Övülerek adına şiir yazılan
şanslı kadınlardan olamadım,
‘kokladığım güllerde sen kokuyorsun
ürkek ceylanlar gibi bakıyorsun’
diyenim olmadı benim
‘Sevdiğim afet misin ki
benimgibi koca bir çınarı yıkıyorsun
kor gibi saçan ateş misin ki
benim gibi yiğidi yakıyorsun’ diye
adına şiir yazılan o
ŞANSLI KADIN olamadım ben,
olamadım...
İskele
Özer İNTİBA
Soğuk iskele
seni bekliyorum
avuçlarımda yüzüm
yüreğimdetarifsiz bir hüzün
seni bekliyorum,
amayoksun
her gün biraz daha
soğuyor buralar
biraz daha çürüyor tahtalar
çiviler terk ediyor yuvalarını
iskelegöçtü göçecek sensiz
seni bekliyorum,
gelmiyorsun
ne zaman gelecek bu gemi?
ne zamana kadar bekleyişim?
martılar da yok artık
yabalıkçılar,
taş sektiren çocuklar!
limanı başka yere mi taşıdılar ne
yazık iskele de göçtü göçecek
karanlık oldu yine
evine mi gitti güneş
yine beni bırakıp
bende mi gitsem?
ya gelsen…
ya gelmesen…
gitsem…
Kendi Halinde
Ruken GÖREN
Kendi halinde yaşayan biriydim
Seher vaktiyalvarırdım rabbime
dua ederken,ona
yaklaştığımı hissederim adım adım
cennet kokulu çiçekleri sulardım
estikçe birkaç satır şiirde yazardım
öyle çetrefilli geçti ki şu hayatım
bazen bitmeyecek sandığım
en zifiri karanlığım
çiçekleri görünce
mutluluk sarardı dört bir yanımı
kimse bilmezdi asla
nasıl bir enkazda olduğumu
şiirlerim, çiçeklerim ve dualarımla
aydınlatırım ruhumu
yitirmedim umudumuasla
kendi halinde bir biriydim
küçük bahçeli bir evim
ve yanımda şiirlerim
birde terketmeyen kederim
yıllar geçtikçe soruyorum kendime
bu ben miyim, diye
yarım kalmış duygularla büyüdüm
doğarken ayaklanmış hüzünüm
öyle derdi iki gözüm
umudum var her şeye rağmen
geç olsa da geçeceğim bu serüvenden
kimseye htirmedenkendimce
bir gün bütün acılar bitecek
gideceğim buralardan
aradığım huzuru orada bulacağım
belkide çok severim orayı
sonsuza dek orada uyuyakalacağım.
Lilya
Şiyar AYAZ
Kadim bir yalnızlığın
gölgesine sığınırken kalbim
sağım solum insan merakı
en zor zamandı gelişin, Lilya
kasımdı aylardan
mutluluktu / sonsuzlukta
oralarda bir yerde
sokakların bıkkınlığıdır
adımlarıma bulaşan, Lilya
sevinmeliyiz sanırım
neyse ki hiçbir şey yolunda değil
sen yolundasın
bize ne dünyadan
Lilya, ey keşkelerde
boğulan kalbimin sesi
duvara astığım gözlerim
beklemez artık seni
kıştı mevsim
söndü güneş, gölgem öldü
gönlümü esir alan
sağım solumu sobeleyen
insan merakıydı.
Zemheri Kışları ( Çille)
Nuran DEMİRHAN
Her yıl 22 Aralık-22 Şubat Tarihleri arasında ve toplamda 60 gün süren zamana halk arasında Zemheri (Erbain) ile Hamsin Kışları, yani Kış mevsiminin en soğuk günleri denir.
Memleketimizde kış ayları çetin geçer, geceleri -20 dereceye kadar düşer.Geçtiğimiz hafta Çaldıran ilçemiz Türkiye'nin en soğuk ilçesi seçilirken -24 dereceyi gördü.Kara kışın yaşandığı güzel memleketimizde her yer beyaza bürünürken, Erek Dağı, Artos, Süphan Dağı beyaz gelinliklerini giyerek fotoğraf objektiflerine, şairlerin şiirlerine konu olmaya devam ediyor.Kışın en yoğun yaşandığı hali hazırda içinde bulunduğumuz bu soğuk günleri yaşamaya devam ederken, çevremizde yaşayan yoksula, düşküne soğukta kalan evsizlere, sokak hayvanlarına muhtaç olanlara yardım elini uzatabiliyorsak ne mutlu insanlığa, insanlara…
Diz boyu, Dam boyu kar yağar, bata çıka yürünürken zorlu yollarda...
Kardan Adam yapılmış, Burnuna havuç takılmış, boynuna atkı sarılmış.
Buz tutmuş donmuş camlara kalpler çizilmiş sevgililerin isimleri kazınmış.
Çeşmelerde sular donmuş, bebeler beşikte hasta olmuş.
Koyunlar ahırda mahsur kalmış, dağlar beyazlara bürünmüş.
Yollar kapanmış, okullar tatil olmuşsa eğer.
Her mevsimin ayrı güzelliği olmakla birlikte, her mevsimde insan yaşamını devam ettirmek için, çalışmaya devam eder.Ağustos Böceği ile karınca misali gibi İlk Bahar, Yaz, Sonbahar Mevsimleri Kış Mevsimi için Hazırlık aylarıdır. Atalarımızın sözüydü Yazdan, kışa kendini hazırla derlerdi.Yaşam şartları ne kadar kolaylaşırsa kolaylaşsın, Kuzine sobaların yerini Doğal Gaz, Kaloriferli evler alsa da yaşanılmış hayatlar unutulmaz.Her ne kadar da eski Kış Şartlarındaki hayatlar anılarda kalsa bile, Dam boyu yağan karın, Çocukken kayılan kızağın, yapılan kardan adamın, oynanan kartopunun anılarını unutmak mümkün değil.
Evlerin bacalarından çıkan soba dumanlarını, kar Yağınca Mahalledeki çocukların sesini, buzda Kayarken düşenlere güldüğümüz günleri, ellerimiz donuncaya kadar kartopu oynadığımız günlerin sefasını, Dışarıdaki çatır, çatır buzların, tipinin sesini, unutmak ne mümkün.
Bütün bunları Sosyal Medyada gören çocuklar, yaşayın çocukluğunuzu sizlerde kartopu oynayın, Kardan Adam yapın, Dedelerinizden ninelerinizden uzun Kış gecelerinde hikâyeler dinleyin. Bırakın Bilgisayarları, Tabletleri, Telefonları gerçek yaşamları, yaşanılmışlıklara kulak verin.
Kışın kendine has güzelliklerini doğal olarak yaşayın.
Sokak hayvanlarına, Kuşlara yiyecek verin onların mutluluğuna ortak olun.
Sabah doğan güneşin kızıllığı ile gözleriniz kamaşsın, her yeni güne merhaba diyerek uyanın...
Kış güzeldir, çünkü en güzel çiçekler kıştan sonra açarlar.
Kış beyazdır, saftır, masumdur, üşütür ama asla insanı aldatmaz.
Kış Mevsimi insana camdan hayaller kurdurur, kalkıp gidemediğiniz uzak diyarlara götürür.