Mavi Şehrin Kalemleri

HER EKMEK BİN ONURDUR

AHMET YAĞMUR

Her yer gece siyahı

Bilmediğim bir sokak

Bilmediğim yoldayım,

Hava ayazmı ayaz

Saçım başım buz tuttu

Per perişan haldayım...

Nefes nefese kalbim

Oturdum bir kuytuya

Çok sık yoruluyorum,

Cepte sigaram bitmiş

Kıvrılıp aç mideme

Durmadan uluyorum...

Gidecek bir yerim yok

Herkes terk etmiş beni

Tam kimliksiz sefilim,

Kaç zalimi sevdim ki

Kaç vedaya gark oldum

Hep boşta kaldı elim...

Erken yanar kahveler

Bir çay olsada içsem

Tan vaktini gözledim,

Birden hıçkırık tuttu

Yetmişlik çocuk gibi

Ben anamı özledim...

Belki biraz dalmışım

Taze ekmek kokusu

Elim uzandı birden,

Hızır yetişti sandım

Onurumu yerken ben,

Adam kanar kalbinden...

AFFET

ESMA BOLAT

Gözlerine baktım seni incittim

Ellerini tuttum seni incittim

Saçlarını okşadım seni incittim

Düşen perçemini öptüm incittim

Boynuna dolandım seni incittim

Dudak kıvrımında seni incittim

Kucağına uzandım seni incittim

Ben sana daha nasıl anlatayım

Dedim ya!

Seni her gece düşlerimde incittim

Oysa sevdaya çıkmalıydı yolum

Bir sana kapıldım beni incittim

İki gözümün nuru yarım sevdam

Affet!

Ben sende düştüm, beni incittim.

ARAFTA KALDI

RÜYA TOKGÖZ

Gönül kıyısına vurdun vuralı

Sevdalı bakışım yar sende kaldı

Cennet cehennemin değilim ama

Bu sevda sensiz hep Arafta kaldı

Bir güzel sözüne kandım kanalı

Yas dolu yüreğim yar sende kaldı

Vuslat hayal bile olmadı ama

Bu sevda sensiz hep Arafta kaldı

Bir gamzeye dalıp yandım yanalı

Bu perişan düğüm yar sende kaldı

Kavlimiz böylesi değildi ama

Bu sevda sensiz hep Arafta kaldı

ÖMRÜMÜN YEGANE SEVDASI

SELVİHAN MERZİFON

Eyy vaveyla ambarımın alaturka  narası..!

Ezgileriyle alafranga ömrümün yegane sevdası.

Her lisanda cevapsız kalmış sualin kelamı.

Mekana sığmaz mânâmın suskusu..

Kuy- ı yarının rüzgarına kapıldım ;!

Eğil de kulağıma unuttuğum muhafazakâr kimliğimi yeniden oku..

Güruh sevda nakışlı zamanlarda,

Çitlembik letafeti varlığın ;

Ummanı içmek kadar mefhum...

Küfürbaz çarmıhlarda, damarıma yayılan kafir rehavetle zorbelâ..

Solgun çehremle mabedine sığındım...

Eyy mukaddes ateş !

Tadının lezzetini hissedemeyecek kadar yalımlarda esvapsız beş duyum.

Yedi kat tenhasında kalmış ruhumun…

Aşkın ; muhakemesi olmayan emir!

Titrek itahatim yokuş yukarı koşmaktan kambur..

Fesleğen yaprağı sükunuyla kıldan ince boynum..

Eyy aşkı kaderime yazgı!

Gözleri  b/elâ..

Kıyametim kızıl,

Korum kara...

Sarhoşluğum ki ;   -karga tulumba taşınacak-  kadar..

Yine de seni sevmek âlâ..

Yağız sevdam vukuatlara meydan okuyan katmerli belânı..

-Çiğnemeden yutacak-  kadar aç...

LUKERYA

ŞENAY TEK

Lukerya

Görüp göreceğim tek güzellik

Zifiri gözler

Bakarken deli mavilerin dibinden

Deniz kabuğuna sığınmış

İnci tanesi sanki

O yosunlar

Ah o yosunlar Lukerya

Saçlarına ağ örmüş

Zümrüt yeşilinden Daha yeşil

Ve güneş kıskanmış gülüşünü

Salmış sarı oklarını dünyanın üzerine

Rüzgârlar savururken yüreğini,

Kıyılarına sahilin balıkçı teknelerinden

Hüzünlü şarkılar dinlemeyi

Ne çok severdin

Lukerya

Ah Lukerya yakamozlarda alırdı nasibini

Geceden kalma yıldızların yorgunluğunda

Sabahlar uslanmaz çocuk şımarıklığında

Sen duymadın Lukerya sen görmedin

Ah Lukerya

Sen sevmeyi hiç bilmedin…

SENELER GEÇSEDE SİLİNMEZ İZLER.

ŞERİFE TEKİN

Aniden canlanır içimde hisler

Seneler geçse de silinmez izler

Sevenler aşkını içinde gizler

Seneler geçse de silinmez izler.

Aşkımın çiçeği yaprağın döker.

Yolunu beklerim hüzünler çöker

Menekşe laleler boynunu büker

Seneler geçse de silinmez izler

Düşümde her gece resmini gördüm

Belirli belirsiz cismini gördüm

Sevda defterinde ismini gördüm

Seneler geçse de silinmez izler.

Küllenen korları körükle yakmam

Başka bir gönülle aşk olup akmam

Sevsem de kimseyi koluma takmam

Seneler geçse de silinmez izler.

Yaktığın yürekte közlerin kaldı

Öptüğün dudakta izlerin kaldı

Harlanan gönlümde gizlerin kaldı.

Seneler geçse de silinmez izler.