MHP’de Bahçeli’ye Vanlı Rakip

Alparslan Türkeş'in doktoru, dava arkadaşı Vanlı Selim Kaptanoğlu Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye karşı adaylığını açıklayan ilk isim oldu. Gazetemize çarpıcı açıklamalarda bulunan Kaptanoğlu, Bahçeli'nin HDP ile görüşmemesini eleştirerek Türk, Kürt, Alevi Sünni'nin kardeş olduğunu ve Türkiye'nin İslam inancı etrafında sorunlarını birlikte çözecek gücü bulunduğunu söyledi. Bahçeli’nin MHP’yi küçültmeye çalıştığını vurgulayan Kaptanoğlu, mevcut MHP yönetiminin değişeceğini söyledi.

Evren Doğruer

1 Kasım seçiminden büyük oy kaybıyla çıkarak 40 milletvekiliyle 4. parti konumuna düşen MHP'de ilk genel başkan adayı Alparslan Türkeş'in Teşkilatlanmadan Sorumlu Genel Sekreter yardımcısı, 12 Eylül döneminde Türkeş'i Mevki Hastanesi'nden kaçırma planı yapan doktoru, 1990-91 yıllarında MHP İstanbul İl Başkanlığı yapan, ülkücü camianın etkili isimlerinden Vanlı Selim Kaptanoğlu olağanüstü kurultayda MHP Genel Başkanlığı'na aday olduğunu açıkladı.

Adaylığı, MHP'de yaşanan kongre toplama girişimleri ve Türkiye'nin gündemi ile ilgili gazetemize özel açıklamalarda bulunan Selim Kaptanoğlu Devlet Bahçeli'nin MHP'yi, ülkücü hareketi çökertmek amacıyla görevlendirilmiş bir isim olduğunu ileri sürerek tartışma yaratacak, çok konuşulacak açıklamalar yaptı.

"MHP Genel Başkanlığı'na adayım"

1995 yılında Antalya milletvekili adayı olan merhum Alparslan Türkeş'in doktoru, dava arkadaşı  emekli Tabip Binbaşı Vanlı Selim Kaptanoğlu MHP Genel Başkanlığı adaylığının 1 Kasım sonrası gelişen bir hareket olmadığını söyledi. Vansesi Gazetemize konuşan Kaptanoğlu, " 2014 yılında  Antalya'da düzenlediğim  basın toplantısında  aday olduğumu açıkladım. Çıkışım kişisel  değildir. MHP'de kötü gidişe dur demek isteyen on binlerce ülkücü var. Ben dava arkadaşlarımın adına  yola çıktım.  MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli ülkücü hareketi, MHP'yi küçültmek yok etmek üzere görevlendirilmiştir. Türkiye'nin birlik bütünlüğü, Türk, Kürt, Alevi Sünni kardeşliğinin tesisi için MHP'ye ihtiyaç vardır.  Sayın Bahçeli bunu sağlamaktan uzaktır. Her şeye " hayır" diyerek Türkiye'nin en büyük siyasi hareket yönetilemez.   Partimize sahip çıkmak için önceki gün Türk Aydınları Vakfı (TAV) tarafından MHP Kurultayı öncesi ve sırasında tek aday etrafında toplanmak âmâcıyla düzenlenen özel oturuma davet edildim. Diğer dava arkadaşlarımızla değerlendirmelerde bulunduk. TAV  Genel Başkanı İsrafil Çelik, eski Kültür Bakanı Namık Kemal Zeybek, ANAP eski milletvekili Beyhan Aslan ve MHP eski milletvekili Şevket Bülent Yahnici gibi ağır topların katıldığı toplantıya isimleri MHP Genel Başkanlığına geçen Sinan Oğan arkadaşlarımızın katıldığı O toplantıda  aday oluğumu  açıklayarak kongreyi toplamamız gerektiğini ifade ettim.   Aday sayısını teke düşürmeden hepimiz kendi alanımızda çalışıyoruz. MHP'deki "işgal" sona erdirilmesi gerekiyor. Bu mücadelede kimin aday olduğunun önemi yok. Öncelikli mesele Genel Merkez yönetiminin istifaya zorlanması ve partinin olağanüstü kurultaya götürülmesidir. Şimdiden muhtemel adayların teke indirilmesinin bir faydası yok. Zaten Genel Merkez muhalefeti tek aday etrafında toplamayı hedefliyor. Böylece tek adayın daha kolay yıpratılması amaçlanıyor. Benim fikrim bu süreçte her aday ekibiyle birlikte olanca gücüyle çalışmasıdır. Kurultay öncesi ve sırasında tek aday etrafında birleşilebilir" dedi.

"Yoğun destek telefonları geldi"

Milliyetçi Hareket Partisi'nin "küçük olsun benim olsun "düşüncesiyle Bahçeli tarafından yönetilmeye çalışılarak  bugünkü duruma   getirildiğini vurgulayan Selim Kaptanoğlu, " Ben  1997 'de MHP'de  rahmetli genel başkanımız Alpaslan Türkeş'in Teşkilatlanmadan Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı görevini  yürüttüm.  1997'de rahmetli Başbuğumuz vefat ettiğinde 45 milyon nüfusu olan Türkiye'de o zaman 1 milyon 300 bin kayıtlı üyemiz vardı.  Davaya inana diğer arkadaşlarımız gibi beni de partiden ihraç ettiler. Bugün Türkiye 78 milyon nüfusa sahip 330 bin parti üyemiz var. Sayın Bahçeli küçük olsun benim olsun mantığıyla partiyi idare etmeye çalışıyor.  Yüreği kan ağlayan ülkücüler bu gidişe "dur" diyecektir. Adabalığımı açıkladıktan sonra Türkiye'nin bütün illerinden yoğun destek telefonları geldi.. Dava arkadaşlarımızın bir kısmı da bizi ziyaret ederek desteklerini açıklıyorlar. Memleketim Van'dan ve çevre illerimizden güzel mesajlar geliyor. Bütün arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Ben çıktığımız bu hayırlı yolda Başarlı olacağımıza inanıyorum.

 "MHP bugün sanki AKP ve CHP güdümünde"

MHP'nin içinde bulunduğu duruma üzüldüklerini ve seyirci kalamayacaklarını kaydeden  Kaptanoğlu,  MHP artık bu zihniyetten arınmalı, ülkücüleri harekete geçirmek için adayım Sayın Devlet Bahçeli ve ekibi ile MHP'nin iktidar olma imkânı kalmamıştır AKP ye alternatif olması gereken MHP bugün sanki AKP ve CHP güdümündedir bu kabul edilemez.

 "Biz adaylığımızdan feragat ederiz"

Antalya'dan 1995 yılında birinci sıradan milletvekili adayı olduğunu, baraj nedeniyle 3 milletvekili çıkaramadıklarını vurgulayan Selim Kaptanoğlu,  "Ülke bölünüyor MHP genel merkezi bunu seyrediyor. Doğu ve güneydoğunun bir bölümünde bölücüler ülkeyi bölmek için var gücü ile çalışıyor. Doğuda birçok yerde PKK yol kontrolü yapıyor, bizim genel başkanımız seyrediyor. Ben Devlet Bahçeli'nin kime hizmet ettiğini daha önceden televizyonlarda ve gazetelerde açıkladım. 7 Haziran seçimi sonrası HDP ile görüşmemesini yanlış buluyorum. Siyaset ülke sorunlarını çözmek için vardır.  Rahmetli Başbuğumuz Alpaslan Türkeş yaşamış olsaydı tam tersini yapardı.  Şu anki MHP yönetimi MHP tabela partisi haline getirmiştir. Bu yönetimden kurtulmak için birçok arkadaşımız hakarete geçmiştir inandığımız bir aday çıkarsa biz adaylığımızdan feragat ederiz bunda bir sıkıntı yok"  dedi.

"MHP ülkeyi yönetmeye talip olsun"

Devlet bahçeli ekibinin bir an önce partinin başından ayrılması gerektiğini belirten Kaptanoğlu,"17 yıldır sustuk ama hep sustuk, fakat bu susmanın da bir son bulması gerekiyordu.  Sayın Devlet Bahçeli ve ekibinin 17 yıldır ülkücüleri partiden arındırma faaliyeti yapmaktan başka bir şey yapmamakta Biz MHP'nin ülkeyi yönetmeye talip olmasını istiyoruz" dedi.

 "Her aday ekibiyle birlikte olanca gücüyle çalışmalı”

 Katıldığı oturumda MHP yönetimine yüklendiğini söyleyen Kaptanoğlu, herkesin müşterek fikrinin MHP'deki "işgalin" sona erdirilmesi olduğunu öne sürüdü. Kaptanoğlu şunları söyledi: "Bu mücadelede kimin aday olduğunun önemi yok. Öncelikli mesele Genel Merkez yönetiminin istifaya zorlanması ve partinin olağanüstü kurultaya götürülmesidir. Şimdiden muhtemel adayların teke indirilmesinin bir faydası yok. Zaten Genel Merkez muhalefeti tek aday etrafında toplamayı hedefliyor. Böylece tek adayın daha kolay yıpratılması amaçlanıyor. Benim fikrim bu süreçte her aday ekibiyle birlikte olanca gücüyle çalışmasıdır. Parti tüzüğü  uyarınca, olağanüstü kongre yapılması için delegenin beşte birinin talepte bulunması gerekiyor. MHP'nin  şu an 1241 delegesi bulunuyor. Bu da, yaklaşık 250 delegenin olağanüstü kongre için başvuruda bulunmasını gerektiriyor. Ancak olağanüstü kongre için bu sayıya ulaşılsa bile, genel başkan değişimi için ikinci bir olağanüstü kongre gerekiyor. Çünkü,MHP'nin mevcut tüzüğünde, her türlü tüzük değişikliğinin bir sonraki kongre için geçerli olduğu hükmü var. Biz 500 delegenin imzasını almaya çalışıyoruz. Bunu da yakalayacağımıza inanıyoruz.  Hareket başlamıştır. MHP'den gidecekler bunu artık  biliyorlar."

"Yedi sülalem Vanlıdır"

 MHP Genel Başkanı adayı olduğunu açıklayan MHP lideri Alparslan Türkeş'in 10 yıl boyunca özel kalem müdürlüğü görevini üstlenen Van'ın köklü ailelerinden 2012 yılında vefat eden ülkücülerin 'Hüsnü Amca'  olarak hitap ettiği Hüsnü Kaptanoğlu'nun oğlu olduğunu kaydeden Selim Kaptanoğlu, " Anam babam yedi sülalem Vanlıdır. Ben de Vanlıyım. İlkokulu İnönü İlköğretim Okul'nda Orta Okulu Atatürk Lisesi orta kısmında okudum.  Burukan aşiretine mensup Remzi Kartal sınıf arkadaşımdır. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesine girdim. Aile fakir olduğundan yatılı olarak askeri tıbbiye öğrencisi oldum.  Van'da çok sayıda arkadaşım dostum var. En son 6 ay önce Van'a geldim. Van'da halen çok sayıda yakın akrabalarımız var.  Babam Van'da PTT'de uzun yıllar çalıştı. Babam rahmetli  Hüsnü Kaptanoğlu   1964 yılında memuriyetten emekli oldu. Rahmetli Alparslan Türkeş'in 10 yıl özel kalem müdürlüğü görevini yaptı. 2014 yılında Ankara'da vefat etti. Fakülte 3. Sınıfta 1968 yılında ülkücü fikirleri benimsedim. Rahmetli Başbuğumun, "Ülkücüler kadife eldiven içinde demir yumruktur" diyen bilge insan rahmetli Dündar Taşer'in, İslam'ı içimize sindire sindire bize öğreten rahmetli Osman Yüksel Serdengeçti'nin dergahında ve seminerlerinde ülkücülüğü öğrendim. 1972 yılında okulumu bitirdim, Tabip Teğmen olarak mezun oldum. İlk görev yerim olarak kurada Lüleburgaz'ı çektim. Sırf doğduğum topraklara hizmet edebilmek ve hemşerilerimi ülkücü yapabilmek için Bitlis kurasını çeken arkadaşımla kurayı değiştirip gönüllü olarak Bitlis'e gittim…. Doğuda ülkücülük yapmak zahmetli bir iştir. Allah hepsinden razı olsun. Bu arada doğum yerim olan Van'da da  ülküdaşlarımla yiğitçe birlikte mücadele ettik Erciş ilçesinde ülkü ocağının kurulmasında Ernis'te bulunan öğretmen okulunun yiğit öğretmenlerinin verdiği kahramanca mücadeleyi unutamam. Vansesi aracılığı ile bütün Vanlı hemşehrilerime saygı ve selamlarımı gönderiyorum" dedi.

 " Başbuğumuzun eniştesi Özalplı'dır"

Kaptanoğlu  " Rahmetli Başbuğumuzun "biz ne kadar Türk'sek, Kürtler de o kadar Türk'tür, Kürtler ne kadar Kürt'se biz de o kadar Kürdüz" ilkesini öğretti.  Rahmetli Başbuğumuzun kız kardeşi Dervişe Koçoğlu'nun (birkaç yıl önce rahmetli oldu) eşi Sebahattin Koçoğlu Van'ın Özalp ilçesinden Kürt aşiretine mensup kardeşimizdir" dedi.

"Türkiye'den Suriye çıkmaz"

Vansesi'ne yaptığı açıklamalarda bölgede yanşan olaylara değinen Selim Kaptanoğlu,"  Dış güçler ve bazı ülkeler  içicideki taşeronları aracılığıyla ülkemiz bölünmeye kardeşliğimiz parçalamaya çalışmaktadırlar.  Kimse endişelenmesin Türkiye'den Suriye çıkmaz. MHP v, Türkler ve Kürtler buna müsaade etmez etmeyecektir. Bu süreçte MHP'ye daha büyük görevler düşüyor. O nedenle MHP daha güçlü olması gerekir.  Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinin huzurunu kaçıran olayları bölgeyi Türkü Kürdü, Alevileri bilen tanıyan bin yıllık kardeşliğimiz esas alan, siyasi vizyonu sahibi liderler çözebilir. 2011 Van depremlerinde Van'a giderek en zor günlerinde depremzede Vanlı kardeşlerimizle birlikte olmayan Bahçeli zihniyeti aynı şekilde İzmir'de öldürülen İzmir Ülkü Ocakları Başkanı arkadaşımızın cenazesine son yolculuğuna katılama gereği duymamıştır.  Bu Sayın Bahçeli'nin kafa yapısını göstermektedir. Türkü, Kürdü, Aleviyi, Çerkezi, Boşnağı, Arabı nihayet 78 milyon vatandaşımızı kucaklayacak dinamik bir kadronun hareketin başına gelmesi gerekir "diye konuştu.

 "Bizim çimentomuz İslam'dır"

Türkiye'yi hiçbir gücün bölemeyeceğini söyleyen Kaptanoğlu, "Biz kardeşlik  içinde büyüdük. Benim canımı vereceğim Türk, Kürt, Laz arkadaşlarım, dostlarım var.  Akrabalıklarımız geniş sevgimiz çok derindir. Aramızda ayrı gayri yoktur, olamaz. Acılarımız, sevinçlerimiz  de birdir.  Akan kanın, dökülen gözyaşının artık son bulması gerekir.  Bizim çimentomuz da İslam'dır. İslam inancı etrafında birleşen Türkler, Kürtler dışarıdan ve içeriden dayatılan bütün kirli fesat oyunları Allah'ın izniyle bozacaklar. Türkiye  bütünlük içinde büyüyerek, kalkınarak yoluna devam edecektir."

Bakmadan Geçme