Millet Parkı!

Vanlıların aylardan beri yürüttüğü 'Van'a Sahip Çık !' sloganıyla devam eden 'Eski Devlet Hastanesinin Yeri Satılmasın Yeşil Alan Olsun' talebi, tahsisi istenilen yerin TOKİ ve Emlak Konut'un 12.12.2019 tarihinde yapılan ihalesine katılım olmaması, Valiliğin girişimi ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın oluru ile ilgili alanda millet parkı yapımına karar verilmiştir. Bu kararın alınmasında etkili olan herkesi canı gönülden tebrik etmekle birlikte, yapılacak millet bahçesinin durumu da beni ayrıca düşündürmektedir.

Vanlıların aylardan beri yürüttüğü "Van'a Sahip Çık !" sloganıyla devam eden 'Eski Devlet Hastanesinin Yeri Satılmasın Yeşil Alan Olsun' talebi, tahsisi istenilen yerin TOKİ ve Emlak Konut'un 12.12.2019 tarihinde yapılan ihalesine katılım olmaması, Valiliğin girişimi ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın oluru ile ilgili alanda millet parkı yapımına karar verilmiştir. Bu kararın alınmasında etkili olan herkesi canı gönülden tebrik etmekle birlikte, yapılacak millet bahçesinin durumu da beni ayrıca düşündürmektedir.

 

Şöyle ki; ilimizdeki birçok parkın kullanım şekli' bir parktan veya yeşil alandan çok, belli çevrelerin istifade ettiği alanlar haline dönüşmüştür. Sanat Parkı, Ahmed-i Hani Parkı, Şehir Parkı (Fâkiye Teyran), Dabbağoğlu Parkı gibi parklar bu duruma örnek oluşturan alanların başında gelmektedir.

 

Yukarıda örnek olarak verdiğim alanlar, bırakın park demeyi, çay bahçeleri bile diyemeyeceğim yerlerdir. Ruhsatsız işletmelerin gaspına uğramış, halkın büyük bir kesiminin içinden geçmeye dahi imtina ettiği büyük boşluklar halini almıştır. Geçtiğimiz yaz mevsiminde, bu alanlardaki işgalcilere karşı belediyece mücadeleye girişilmişse de, aynı manzara birkaç gün sonra devam etmiş, belediyece bu mücadelede sebat edilmemiş ve bu alanlar adeta kaderine terk edilmiştir. Bu alanlarda işgalciler tarafından yürütülen ticari faaliyetler hem vergi veren esnafı irite etmekte, hem halkın hareket ve sosyal kapasitesine ket vurmakta hem de inceden inceye kamu gücünü ve güvenliğini tehdit etmektedir.

 

Koca ve şekilsiz, hamam sobasından bozma tenekelerde satılan çaya mahkum edilen, naylon masa ve taburelerde oturtulan Vanlılar elbette bu hizmetten (!) çok daha iyisini hakketmektedirler. Bu hizmeti (!) beğenmeyen ve bu alanlarda bir köşede oturmak isteyen hemşehrilerimiz ise, işgalcilerin haşin ve gaddar bakışları altında biraz ezildikten sonra, alanı terk etmek zorunda kalmaktadırlar.

 

 

YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ...

Bakmadan Geçme