MÜLKİYET EN TABİİ HAKTIR

Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, MÜSİAD Karadeniz Ereğli Şubesi tarafından düzenlenen 16. Başarı Ödülleri töreninde yaptığı konuşmada, son 9,5 yıldır Cumhuriyet tarihinin en büyük atağını yaparak en büyük kentsel dönüşümünü gerçekleştirdiklerini söyledi.
Türkiye'nin topyekün bir gelişme ve kalkınma gayreti içerisinde olduğunu ve bunu yapan özel müteşebbis ve çalışanların olduğunu belirten Bakan Bayraktar, "Ülkemiz vatanımız topyekün bir gelişme ve kalkınma gayreti içerisindedir. Bunu yapan esas itibariyle özel sektör müteşebbisleri ve çalışanlarıdır. Bu bakımdan gecesini gündüzüne katarak sadece Türkiye'de değil Güney Afrika'dan Güney Amerika'ya kadar Ukrayna'dan Rusya'ya kadar Çin'den Avrupa'nın en ücra köşelerine kadar gayret gösteren iş yapan ülkemizi döviz getiren ve ihracat yapan tüm iş adamlarına teşekkür ediyorum" dedi.
MÜSİAD'ın Türkiye için farklı bir vizyonu ortaya koyduğunu belirten Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, "MÜSİAD Türkiye için farklı bir vizyonu ortaya koydu. Türkiye'nin müteşebbis gücünün moralini ve öz güvenini arttırdı. Türkiye'nin 780 bin kilometre karesine sermayenin dağılımını ve bu bölgelerden iş adamlarının yetişmesi için ve yatırımların oluşması için gayret gösterdi. MÜSİAD 77. Genel İdare Kurulu ve MÜSİAD K Ereğli Şubesinin 16. Başarı Ödülleri Töreni de bunun simgeleşmiş örneklerinden bir tanesidir. Ben bu anlamda MÜSİAD Kdz. Ereğli Şubesine teşekkür ediyorum. Gençlerimizi ve insanlarımızı başarı ödülü ile yüreklendiriyor ve özgüvenlerini arttırıyor. MÜSİAD'da tüm ülke satına yayılan kuruluşları ile Türkiye'yi bütünleştirmede, Türkiye insanını ve yatırımcılarının Türkiye coğrafyasına desantalize edilmesinde yatırımı Türkiye'nin en ücra köşelerine yayarak, Anadolu insanının yatırımcı ruhunu bulup geliştirme noktasındaki gayretleri son derece önemlidir" diye konuştu.
Yalnız yaşayan ve dünyaya kapalı olan ülkelerin gelişmesini tamamlayamayacağını ve bunun geçmişte örneklerinin olduğunu kaydeden Bayraktar, şunları söyledi:
"Tabi ki bu süreç içerisinde dünyamız yakınlaşıyor, iletişim, ulaşım artıyor ve ekonomi bütünleşiyor. Bugün Brezilya'da Japonya'da ekonomik bir hareket olduğu zaman bunu Türkiye'de bunu hissetmek durumundasınız, Arap Baharı olduğu zaman bunu Türkiye'de yansımalarını hissetmek durumundasınız. Yalnız yaşayanlar, dünyaya kapalı olanlar gelişmesini tamamlayamaz bunu biliyoruz geçmişte, Bu gelişme sürecinde bizde Türkiye Cumhuriyetinin 58-59-60 ve 61 hükümetleri olarak büyük bir gayret içerisinde olduk. Şimdi geldiğimiz bu noktada Türkiye'nin gelmiş olduğu nokta ve dünyanın yakalamış olduğu konjektür bize neyi mesaj verdi? Artık yeni bir yapılanma gerektiğinin mesajını verdi. Onun için Türkiye Cumhuriyeti'nin 61. hükümeti olarak sadece başbakan yardımcılarını idare olarak şekillendirdik. Diğer 20 bakanlığı yatırımcı bakanlık olarak isimlendirdim ve şekillendirdim. Bu çerçevede benim başında olduğum bakanlık, çevre ve şehircilik bakanlığı, birbirinde ayrılamayan iki unsur, iç içe olan bir unsur."
"YERLEŞİM BİRİMLERİNİ TOPYEKUN DİZAYN ETMEK DURUMUNDAYIZ"
Türkiye nüfusunun yüzde 76'sının şehirlerde yaşadığını bu durumda yerleşim birimlerinin dizayn edilmesi gerektiğini belirten Bayraktar, "Şimdi dünya nüfusu yaklaşık 6.5 milyar bunun yarısında fazlası şehirlerde yaşıyor. Türkiye'nin nüfusu 74.5 milyon bunun yüzde 76'dan fazlası şehirlerde yaşıyor. Önümüzdeki 2050 yılına kadar Türkiye'nin nüfusu 80 milyona ulaşacak ve şehirde yaşayanların nüfusu ise yüzde 85'lere çıkacak, dünya nüfusu 8.5 milyarı aşacak yüzde 70'e yakını şehirlerde yaşayacak. Durum böyleyken biz yerleşim birimlerini topyekun tasarımlamak durumundayız. Gerçekten kalkınmış bir ülke olabilmek için şehirlerimizin çok güzel fotoğraf vermesini temin etmek durumundayız" şeklinde konuştu.
Son 9,5 yıldır cumhuriyet tarihinin en büyük atağını yaparak en büyük kentsel dönüşümünü gerçekleştirdiklerini söyleyen Bayraktar, sözlerine şöyle devam etti:
"Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü ile 24 bölge müdürlüğümüz, 81 Tapu ve Kadastro il müdürlüğümüz ve tüm ilçelerimizdeki tapu müdürlüğümüzle çok daha modern bir şekilde vatandaşımıza hizmet vermeye çalışıyoruz. Artık sadece tapunun bulunduğu tapu dairesinden değil diyelim ki 'Kayseri'de tapusu olan vatandaşımız, İstanbul'da tapusunu alıp verebilecek böyle bir çalışmanın gayreti içerisindeyiz. İller Bankası Genel Müdürlüğümüzde ve 18 tane bölge müdürlüğümüz var. Önümüzdeki dönemde iller bankasının sadece hazineden para alıp belediyelere tahsis eden bir kuruluş değil, aynı zamanda kendisi de işletme yapan, para kazanan ve bu paradan da yüzde 51'ini belediyelere veren bir kuruluş haline getireceğiz bu da inşallah belediyelerimizin ciddi anlamda gelişmesini ve kalkınmasını sağlayacak. Mevcut kentsel dönüşüm yasaları ile 1956'dan itibaren şehirlere yoğun göç başladığı ve gecekondulaşmanın oluştuğu ilk tarihlerinden itibaren şehirlerimizin çarpık yapılaşmasını ortadan kaldırmak şehirlere köylerden iş, aş bulmak için gelen insanların ucuz konut elde etmek için çıkartılan kanunlar, Osmanlı'dan Emlak Bankasında şimdi Toplu Konut İdaresine kadar büyük bir gayret içerisinde oldu. Fakat bunların hiçbirisi derde derman olamadı. İlk defa son 9,5 yıldır cumhuriyet tarihinin en büyük atağını yaptık, yine Cumhuriyet tarihinin en büyük kentsel dönüşümünü gerçekleştirdik. Bunların hiçbiri yeterli değil. Biz afet riski altındaki alanların Dönüştürülmesini sağlayacağız."
"TÜRKİYE'NİN YÜZDE 92'Sİ 1. VE 2. DERECE DEPREM KUŞAĞI ÜZERİNDE BULUNUYOR"
Kentsel dönüşüm yasasının içeriği ile ilgili bilgiler veren Bayraktar, şunları söyledi:
"Yasamızın esas olarak teması nedir. Yasamızın esas itibariyle üzerine oturduğu kaide nedir ve yapmak istediği nedir. Biz diyoruz ki bu yasa da evet mal halı mülkiyet hakkı en tabii haktır ve aynı zamanda anayasal bir haktır. Fakat hayat hakkı, yaşama hakkı can hakkı daha büyük bir haktır. Onun için biz yaşama hakkını getirdik bu yasanın önüne koyduk. Diyoruz ki bizim ülkemizin yüzde 92'si 1 ve 2. derece deprem kuşağı üzerinde bulunuyor. Arap yarım adasından gelip Hakkari'den ülkemize giren fay hattı bir taraftan güneyden bir taraftan kuzeyden Ege'ye kadar geliyor öbür taraftan Çanakkale'ye kadar gelerek Ege'ye geçiyor. İşte bu fay hattındaki 6.5 milyon hanenin çok acil bir şekilde elden geçirilmesi lazım, bunun için azimliyiz kararlıyız. Kollarımızı sıvadık, bu işi gerçek başarıya ulaştıramayız. Biz bu afet riski altındaki alanları dönüştüremezsek, afet riski taşıyan binaları yenileyemezsek bir deprem olduğu zaman geçmişte Marmara, Düzce ve Van da meydana gelen depremlerde yüreğimiz yandı. Marmara depreminde 20 bine yakın insanımızın kaybettik ekonomimiz 45 saniyede yüzde 4 küçüldü ve Van depremi için bugüne kadar 4 milyar lira bütçe ayırdık ama yetmeyecek yaralarımızı sarmaya çalışıyoruz. İşte bu tür afetlerin olduğu ve yıkıp geçeceği ve afet geldiği zaman yıkılırken içinde insanların olduğu bina bırakmamız lazım."
Türkiye'de 20 yılda afet riski taşıyan tüm binaları yenileyeceklerini belirten Bayraktar, "20 yılda afet riski taşıyan binaları yenileyeceğiz. Bunun yanına ihtiyaç olunan konutlar da yapacağız. 20 yılda inşallah çok daha fazla rakamlara ulaşacağız, azimliyiz ve kararlıyız. Sizin desteğinize muhtacız. Bu sadece binaları yıkmak ve yeniden yapmak değil, Türkiye'nin ekonomisi ve Türkiye'nin inşaat sektörü canlanacak. Türkiye'nin istihdamı artacak, işsizlik azalacak. Türkiye'nin inşaat malzemesi çok ciddi manada zaten inşaatlarda kullanılan malzemenin yüzde 98'ini biz üretiyoruz. İnşaat malzemesi sektörü gelişecek, müteahhitlik sektörü gelişecek, teknik müşavirlik gelişecek, yurt dışından aldığımız işlerden çok daha fazla ülkemize para ve daha fazla döviz getireceğiz. Onun için bu yasaya destek verenlere teşekkür ediyorum. Bu yasaya diğer partilerimizde destek verdi" diye konuştu.
Bakan Bayraktar, konuşmasının ardından MÜSİAD Karadeniz Ereğli Şube Başkanı Faruk Yazıcı bakan Bayraktar'a plaket takdim etti.

Bakmadan Geçme