O pozisyon gole dönüşmüş olsaydı...

Merhaba,
Uzun süren amatör, profesyonel futbol  yaşamım sonrası,  76  yıldır Van'ın her alanda sesini duyuran, Van'ın ilk günlük gazetesi  Vansesi'nin   siz değerli  okurları ile  zaman zaman  bu köşede birlikte olacağım. Yazı serüveni  benim için farklı ve zevkli heyecan yaratacaktır.Gündeme dair spor yorumları, analizler, futbol sohbetlerinin yanı sıra  keyif alacağınızı umduğum güncel konularda da düşüncelerimi sizlerle paylaşacağım. Kimi zaman da sizden gelen  eleştiri ve yorumlara  yer vereceğim. Spor,  futbol ve paylaşım adına sizlerle buluşmama, yazışmama  fırsat tanıyan, aralarına katılmaktan  mutluluk  duyduğum Vansesi  ailesine teşekkür ediyorum.
Önceki akşam heyecan  dolu  bir  gece  yaşadık.
Fenerbahçe bu sezon UEFA Avrupa liginde ortaya koyduğu performansıyla saygıyı hak etti. Bu başarıda külüpte bulunan başkanından malzemecisine kadar herkesin büyük payı var. Ama aslan payı Fenerbahçe Başkanı Sayın Aziz Yıldırım'ındır diye düşünüyorum; çünkü geçen yıl yaşanan onca olumsuzluğa rağmen, hapisten çıktıktan sonra oldukça radikal kararların altına imza attı. Örneğin, Aleksin gönderilişi, Aykut Kocaman'a sahip çıkışı.  Bu kararları almak o kadarda kolay değildi. Çünkü Fenerbahçe taraftarının çoğu  alınan kararları benimsemiyordu, ama zaman başkanı haklı çıkardı.  Baktığımızda UEFA, Arupa liginde yarı final oynamış, Türkiye kupasında finalist bir takım ve lig idiası devam eden bir Fenerbahçe  var.
Gelelim önceki  gece 3-1  biten Benfica maçına.
Gecen hafta oynanan ilk maçtan sonra Türkiye nefesini tutarak, büyük  umutlarla ikinci maçı beklemeye başladı. Tabiki bu bekleyişte kadroda yaşanan eksiklerde eminimki herkesi az da olsa düşündürüyordu. Maç başladığında eksiklerin yokluğu kendini iyice hisettirdi. Deplasman takımları için ilk 15 dakika her zaman önemlidir. Gol yemeden geçilecek ilk 15-20 dakika maçın sonucu açısından hayati önem taşımaktadır. Hele kaldiki bu tür maçlarda.  Malesef Benfica maça çok istekli başladı. Nitekim 8. dakikada bu istekli oyununun mükafatını atıkları golle gördüler. Bu dakikadan sonra farkmı geliyor düşüncesini  kazandığımız penaltı gölü dağıtsada, Benfica evinde oynamanın avantajını çok iyi kullanmaya başladı. Hakem maçın ilk  dakikalarında Benficalı futbolcuların etkisinde fazla kalmadı; çünkü  hemen hemen her pozisyonda kendilerini yere atmaya başladılar. Bana göre maçın kırılma noktası 38. dakikada Caner'in soldan getirip, önce   Sohw'un, sonrada Kayt ın dokunamadıkları pozisyondu.  O pozisyon gole  dönüşmüş olsaydı, Benfica moral motivasyon olarak çok zor duruma düşebilir, bizde bugün Fenerbahçe'nin zaferini konuşuyor, tartışıyor oldurduk. Olmadı.
Gerçekçi olmak gerekirse maçın ilk yarısında Benfica kapasitesiyle, akıl  dolu teknik yetneği ile  Fenerbahçe'ye çok zor anlar yaşattı. Bu görüntü Benfica'nın iyi olmasından öteye Fenerbahçe'nin Benfica'ya alan bırakmasından kaynaklandı.
55. dakikada Gökhan'ın sakatlanması hepimizi çok üzdü. Gökhan'ın çıkmasından sonra  defans bocalamaya başladı. Nitekim 65. dakikada 3'üncü gölü kalemizde gördük. Bu dakikadan sonra kalan sürenin Benfica  tarafından nasıl profesyonelce eritildiğine hep birlikte şahit olduk.
Sonuç olarak, Fenerbahçe'nin mahkum oynadığı maçta Benfica finale çıkarken, Fenerbahçemiz elenmiş olmasına rağmen ülke puanımızı artırarak alkışlanmayı hak etti.
Tebrikler Fenerbahçe.

 

Bakmadan Geçme