O silahı istediler! Türkiye'den Katar'a dev satış
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'ın Güç Birliği 2019 Zirvesi'nde sarf ettiği 'Bugün Pakistan ile 'Milgem', Katar'la 'Fırtına', Ukrayna ile 'İnsansız Hava Aracı' ihraç sözleşmelerini imzalar duruma geldik' cümlesi gözleri yeniden savunma sanayinde 'ihracat' kalemine çevirdi. Fırtına OBÜS'lerinin Katar'a satışını değerlendiren uzmanlara göre Türkiye bu ihracat için 3 farklı yol deneyebilir.
Bir zamanlar özellikle terörle mücadele kapsamında parasını verdiği savunma sistemlerini başka ülkelerden alamayan ve bu nedenle çok ciddi sıkıntılarla karşılaşan Türkiye son yıllarda attığı adımlarla yerli ve milli savunma sanayinde önemli bir yol kat etti.
Aselsan’ın tasarım ve üretim faaliyet alanlarında çalıştığı yan sanayi ve üretici firmaların temsilcilerinin bir araya geldiği ‘Güç Birliği Zirvesi 2019'da masaya gelen konular sağlanan ilerlemeyi de gözler önüne serdi. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın “Bugün Pakistan ile 'Milgem', Katar'la 'Fırtına', Ukrayna ile 'İnsansız Hava Aracı' ihraç sözleşmelerini imzalar duruma geldik” ifadesi Türk savunma sanayi için yeni bir kilometretaşının daha geride bırakılması anlamına geliyor.
Türkiye ve Etki Alanındaki Bölgeler Savunma Analisti Turan Oğuz, Türkiye’nin Katar’a Fırtına OBÜS’ü satmasına yönelik süreci değerlendirdi ve bu anlaşmanın imzalamasının ne anlama geldiğine dair görüşlerini paylaştı.
TÜRKİYE’NİN ÖNÜNDE 3 FARKLI YOL VAR
Katar ile yapılan sözleşme kapsamında satılacak T-155 “Fırtına” kundağı motorlu obüsleri için Türkiye’nin önünde 3 farklı alternatif olduğunun altını çizen Oğuz, 2018 yılının Ekim ayında medyaya yansıyan “Türkiye, Ukrayna’dan 20 adet OBÜS motoru sipariş etti” haberlerinin Katar ile imzalanan ihracat anlaşması kapsamında olabileceğini hatırlattı.
“Seçeneklerden biri Ukrayna’dan gelen motor ve transmisyonları kullanmak ve bu şekilde üretilen OBÜS’leri Katar’a ihraç etmek” diyen Oğuz, “Katar’ın daha önce Almanya’dan 24 tane PZH 2000 obüsü aldığını biliyoruz. Bizden de aşağı yukarı bu sayıda bir alımları olacağını değerlendiriyoruz. Ukrayna’ya verilen 20 motor siparişi de Katar’ın bizden kaç OBÜS istemiş olabileceğine dair fikir yürütebilmemiz adına önemli bir detay” şeklinde konuştu.
KATAR’A GÖNDERİLECEK OBÜS’LERİN MOTORU ‘MADE İN TURKEY’ OLABİLİR
Bir diğer alternatif olarak, Katar’ın mevcut şartlarda ‘çok acil’ bir OBÜS siparişi olmayabileceğine dikkati çeken Oğuz, “Eğer bizden talepleri 2022 ve sonrası içinse, o zaman oraya ihraç edeceğiz OBÜS’ler Türk malı güç grubu da kullanabilir. BMC’nin 1000 beygir gücünde motor ve ona uygun bir transmisyon üzerine çalıştığını biliyoruz. Üç yıl içinde teslim noktasında bir anlaşma varsa belki o zaman yerli güç grubu OBÜS’lerde kullanılabilir” dedi.
Oğuz, Katar’a satışın kesinleşmesi halinde Türkiye’de üretilen OBÜS’lerin ilk kez yurtdışına da ihraç edilmiş olacağına da değinerek, “O zaman ilk ihraç ettiğimiz ülke Katar olur. Bunun nasıl bir anlamı var? Biliyorsunuz OBÜS’ler Milli Savunma Bakanlığı 1. Ana Bakım Fabrika Müdürlüğü’nde üretiliyor ve Cumhurbaşkanımızın açıklamasına istinaden söz konusu fabrikanın işletme hakkının belirli bir süre için BMC’ye verileceği anlaşılmakta. BMC’nin yüzde 50 eksi 1 adet hissesi de Katar Silahlı Kuvvetler Endüstri Komitesi’nin. Yani Katar da üretim yapan grubun içinde yer alacak, burada üretilen motorların kullanıldığı OBÜS’ler de ihraç edecek” ifadesini kullandı.
DAHA ÖNCE DE BÜYÜK SATIŞLARI ENGELLENMİŞTİ
Türkiye’nin önündeki üçüncü seçeneğin Almanya’dan hazır olarak alınan MTU motorların OBÜS’lere takılarak Katar’a ihraç edilmesi olduğun vurgu yapan Oğuz, şöyle devam etti:
“Almanlar daha önce Türkiye’nin ihracatlarını engellemişti. Suudi Arabistan ile aramızın iyi olduğu dönemlerde ‘Suudi Arabistan, Yemen Koalisyonu’nun parçası olduğu için bu motoru kullanamazsınız’ demişti ve biz Suudi Arabistan’a OBÜS satamamıştık.
Yine aynı şekilde 2010’da Azerbaycan da Türkiye’den OBÜS almak istemiş ancak yine Almanlar ‘Ermenistan ve Yukarı Karabağ’ sorunu nedeniyle 36 OBÜS’ün satışını engellemişti. Bu engellemeler Türkiye için büyük kayıplar anlamına gelmişti.
Almanya bugün gelinen noktada ‘Hayır benden motor alıp Katar’a OBÜS satamazsın der mi? Bence bu ihtimal oldukça düşük çünkü Almanya’nın kendisi de Katar’a ciddi satışlar yapan bir ülke ve Katar’ın önünü kesen bir pozisyona düşmek istemeyecektir.”
BU İŞİN GERİ DÖNÜŞÜ OLMAZ
Her üç seçenekte de Türkiye’nin mutlaka Katar’a OBÜS satışı gerçekleştireceğini belirten Oğuz, “Türkiye bu ihracattan ne kadarlık bir kazanç sağlayabilir?” sorusuna ise şu yanıtı verdi:
"2010 yılında teslimatı tamamlanan 281 adet Fırtına kundağı motorlu obüsün tanesinin Türkiye’ye maliyeti 4,2 milyon dolardı. Kaldı ki yeni üretilecek Fırtına 2 OBÜS’leri çok daha gelişmiş ve etkili olacak.
Elektrikli kule, tam otomatik mermi doldurma fonksiyonu, yeni atış kontrol sistemi, SARP uzaktan komutalı silah sistemi ve klima gibi önemli artıları bulunacak, Bu nedenle Katar’ın bizden talep edeceği OBÜSler daha pahalı olacaktır.
Rakiplerine de bakınca, sadece araç bedeli olarak, Güney Kore malı K9’un 5-6 milyon dolar, Alman malı PZH 2000’inin ise 7-8 milyon dolar civarında olduğunu görüyoruz. Tabi ki toplam tutar ancak sayının ve alınacak ürün ile hizmetlerin netleşmesinin ardından ortaya çıkacaktır.
KAYNAK: YENİ ŞAFAK