Pandemide yüksek tansiyona dikkat!
Pandemi dışında, kalp-damar sistemi hastalıklarının ülkemizde de birincil ölüm nedeni olduğunu hatırlatan Erol, 'Sinsi hastalık hipertansiyona karşı tansiyonunuzu düzenli ölçün ya da ölçtürün' dedi.
Araştırmalara göre Türkiye'de yetişkin her 3 kişiden 1'inin yüksek tansiyon hastası…
Prof. Dr. Mustafa Kemal Erol
Türk Kardiyoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kemal Erol, hipertansiyon konusunda farkındalık yaratmak amacıyla her yıl 17 Mayıs'ta kutlanan Dünya Hipertansiyon Günü öncesinde hastalıkla ilgili şu bilgileri paylaştı: Hipertansiyon görülme sıklığı son derece yüksek olan çok yaygın bir hastalık. Bu hastalıktan muzdarip pek çok kişi, semptomları olmadığından, hipertansiyonun farkında değil. Maalesef çoğu zaman insanlar kalp krizi veya felç geçirdikten sonra bu acı gerçeği öğreniyor.
BEYİN KANAMASI VE FELCİ TETİKLİYOR
Hipertansiyon sinsi seyirli bir hastalıktır ve belirtileri son derece siliktir. Baş ağrısı, baş dönmesi, kulak çınlaması gibi genel belirtiler verebilir ancak kronik yükseklikte bu belirtiler de olmayabilir. Bu durum da tanı konmayan hastaların tedavisiz yaşamalarına yol açar. Ancak kronik kan basıncı yüksekliği, kalp damar hastalığı, böbrek yetersizliği, kalp yetersizliği, beyin kanamaları ve felç için ana risk faktörünü oluşturur.
KAN BASINCINI ÖLÇ, DEĞERİNİ BİL
Hastalığın teşhisindeki en önemli adım tansiyon ölçümüdür. Biz de Türk Kardiyoloji Derneği olarak 2 yıl önce ‘Değerini Bil Kampanyası'nı başlattık. Halkımıza ‘Kan basıncını ölç veya ölçtür, değerini bil, hipertansiyonun varsa erken teşhis edilsin' diyoruz.
TUZSUZ YİYİN VE KİLO VERİN
Hipertansiyon tedavisi denildiğinde sadece ilaçlar akla gelmemelidir. Yaşam biçiminin düzeltilmesi; tuzsuz diyet, sigara – alkolün bırakılması, düzenli spor yapılması ve fazla kilolu kişilerin kilo vermesi her hipertansiyon hastasının mutlaka uyması gereken önlemlerdir. Sadece tuzsuz yemek ile veya kilolu adlandırılan bir hastanın 10 kilo vermesiyle bile, bir antihipertansif ilacın etkisi kadar kan basıncında düşüş sağlanabilir. Dolayısı ile bu önlemler yabana atılmamalıdır.
PANDEMİ OLUMSUZ ETKİLEDİ
CovId-19 pandemisiyle maalesef evlerde kapalı kalındı. Bu da hareketsizlik, ona bağlı kilo alma, obezite riskini beraberinde getirdi. Stres faktörü de arttı. Özellikle hipertansiyon görülme oranının zaten çok yüksek olduğu 65 yaş üstü grubu düşündüğümüzde, bir yılı aşkın süredir kısıtlamalardan dolayı evlerde kalınması, bu riskte daha da olumsuz etkilere neden olabilir. Bu yüzden hastalarımıza ‘Evde de olsanız hareket edin, kalori alımını artırmayın, kilo almayın, tuzsuz diyetinizi bozmayın tabii ki ilaçlarınızı da düzenli almaya devam edin' diyoruz. Hipertansiyon hastalarımız ilaçlarını bırakmasın. Kan basınçlarını düzenli ölçtürsün, olağan dışı bir gelişme olduğunda ise hekimlerine başvursunlar.
Kaynak: Sözcü Gazetesi