Şair yazar Ümit Kayaçelebi'den müzik öğretmeni Arzu Zorer Üzan'a teşekkür

41 yıl önce söylediği 'Heybeler Bellerde' adlı Van türküsünü 41 yıl sonra yeniden seslendirerek Türkiye gündemine oturan Müzik öğretmeni Arzu Zorer Üzan, TRT 1 ekranlarında yayınlanan ve Ali Şan’ın sunduğu Ali Şan ile Hayata Gülümse programına katılarak gazetemiz yazarı Ümit Kayaçelebi’nin “Van’a Gel” şiirini canlı yayında okuyarak, Vanlıların göğsünü kabarttı. 

“VAN İÇİN HEPİMİZ ÇABA SARF ETMELİYİZ”

Müzik öğretmeni Arzu Zorer Üzan’a teşekkür eden şair yazar Ümit Kayaçelebi, Van’ın tanıtımına katkı sunmaya devam edeceğini belirterek, “Müzik öğretmeni Arzu Zorer Üzan’ın, TRT 1 ekranlarında “Ali Şan ile Hayata Gülümse” programında benim “Van’a Gel” şiirimi seslendirmesi, benim için son derece anlamlı olmuştur. Arzu Zorer Üzan, 41 yıl aradan sonra “Heybeler Bellerde” adlı türküyü yeniden seslendirerek Van’ın kültürel mirasına sahip çıkma konusunda gösterdiği özveriyle hepimize ilham vermektedir. Kendisi, sadece bir müzik öğretmeni değil, aynı zamanda Van’ın kültürel hafızasını geleceğe taşıyan bir elçidir. Arzu öğretmenin şarkı ve türküleriyle Van’a olan sevgisini ve bağlılığını ifade etmesi, bu toprakların ruhunu yaşatmak adına büyük bir katkıdır. Van’ın tarihi ve kültürel zenginlikleri, sadece yerel halkımız için değil, tüm Türkiye için son derece önemlidir. Bu nedenle, kültürel değerlerimizi ve geleneklerimizi tanıtmak, gelecek nesillere aktarmak ve bu mirası korumak hepimizin ortak sorumluluğudur. Arzu Zorer Üzan’ın benim şiirimi canlı yayında okuması, Van’ın tanıtımına sağladığı katkının yanı sıra, bu kadim toprakların güzelliklerini ve derin tarihini milyonlara duyurmak adına önemli bir fırsattır. Naçizane bir şair ve yazar olarak, Van’ın geçmişini, örfünü, folklörünü, geleneklerini kültürel değerlerini, insanlarını şiirlerim ve yazılarımla kelimelerle ifade etmeye çalışıyorum. Ancak bu değerlerin yaşatılması ve tanıtılması, sadece sözlerle değil, müzikle, sanatla ve çeşitli kültürel etkinliklerle mümkündür. Arzu öğretmenin sesi, bu yönüyle Van’ın sesi olmuştur ve bu katkısı, Van’ın hafızasını canlandırma adına büyük bir adımdır. Arzu Zorer Üzan’a, “Van’a Gel” şiirini okuduğu için içtenlikle teşekkür ediyorum. Kendisi, Van’ın kültürel mirasını yaşatma çabasındaki azmi ve kararlılığı ile genç kuşaklara örnek olmuştur. Bu tür etkinliklerin artarak devam etmesi gerektiğine inanıyorum. Van, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle dolu bir şehir olması hasebiyle, bu kültürel zenginliği herkesle paylaşmayı hak ediyor. Proğramda emeği geçen tüm çalışanlara, TRT 1 ekibine ve proğramda yer alan herkese teşekkür ederim. Van’ı tanıtma ve kültürel değerlerimizi yaşatma yolunda gösterdiğimiz çabaların, daha geniş kitlelere ulaşmasını diliyorum” diye konuştu. 

“VAN’IN TANITIMINA KATKI SUNMAK BENİM İÇİN ONURDUR”

Şair yazar Kayaçelebi konuşmasının devamında, “TRT ekranlarında şiirimin okunması duygu dolu anlar yaşamama vesile oldu. Van, sadece doğal güzellikleriyle değil, tarihi mirasıyla geçmişte medeniyetlere başkentlik yapmış olmasıyla geçmişten günümüze bizlere birçok şey anlatan bir şehirdir. Bu şehirde doğmuş, büyümüş ve memleketime olan sevgimi yazılarım ve şiirlerimle dile getirmiş biri olarak, Van’ın tanıtımına katkı sunmanın sevincini yaşıyorum. Van, binlerce yıllık tarihi geçmişiyle adeta bir açık hava müzesini andırmaktır. Her köşesinde farklı bir hikaye fışkırmakta, her taşında farklı bir anı saklıdır. Urartu medeniyetinin izlerini taşıyan kalıntıları, muhteşem Van Gölü’nün serin sularında yüzen akvaryum gibi balıkları, doğal güzellikleriyle büyüleyen dağları ve yeşil alanlarıyla adeta cennet’ten bir köşe gibi. Van’ın bu zenginlikleri, sadece yerli değil, yabancı turistlerin de ilgisini çekmekte ve şehrimizi bir turizm merkezi haline getirmektedir. Ancak Van’ın güzellikleri sadece doğal kaynaklarıyla sınırlı değil. Aynı zamanda, insanı, kültürü ve sanatıyla da dikkat çekmektedir. Benim için Van, her zaman bir ilham kaynağı olmuştur. Şiirlerimde ve yazılarımda, bu şehrin ruhunu, insanlarının sıcaklığını ve kültürel zenginliğini yansıtmaya çalıştım. Vanlıların misafirperverliği, dostluğu ve sanata olan düşkünlüğü, bizlere esin kaynağı olan, yön veren en önemli unsurlardan biridir. Bu noktada, Van’ı tanıtma çabalarımızın ne denli önemli olduğunu vurgulamak istiyorum. Şehrimizin tarihi ve kültürel değerlerini ortaya koyarak, genç nesillere bu mirası aktarmak, sadece bir araştırmacı olarak değil, bir Van’lı olarak benim sorumluluğumdur. Bu bağlamda, yerel yönetimlerimizin, sivil toplum kuruluşlarımızın ve halkımızın bu konudaki çabalarını desteklemek gerektiğine inanıyorum. Birlikte hareket ederek, Van’ı daha iyi bir geleceğe taşımak için elimizden geleni yapmalıyız. Edebiyat ve sanatın gücüne inanıyorum. Bu güç, bir şehrin can simidi olabilecek kadar önemlidir. Yazılarımda ve şiirlerimde, Van’ı sadece bir coğrafya olarak değil, bir duygu, bir yaşam biçimi olarak ele aldım. Bu şehirde doğmuş ve yaşamını sürdüren biri olarak, Van’ın güzelliklerini anlatmak, onu daha fazla insanla buluşturmak benim için bir görevdir. İşte bu nedenle, her kelimemde, her dizede Van’a olan sevgimi ve bağlılığımı dile getirmeye çalıştım. Van’ı tanıtma ve onun güzelliklerini paylaşma yolculuğumuzda birlikte hareket ederek Van’ımızı layık olduğu yerlere getireceğiz. Hep birlikte, bu muhteşem şehrin sesi olup güzelliklerini daha fazla insana ulaştırmak ve memleketimizin değerlerine sahip çıkıp korumak için çalışmalıyız. Van, hepimizin evi ve onu korumak, geliştirmek hepimizin sorumluluğu ve görevidir” ifadelerine yer verdi.