Samimiyete icabet etmek
Anlayış, seziş, sezgi kulağa hoş gelen kelimeler. Bir arada kullanmaya çalışırsanız 'ferasetli' demeniz yeterlidir.
Anlayış, seziş, sezgi kulağa hoş gelen kelimeler. Bir arada kullanmaya çalışırsanız "ferasetli" demeniz yeterlidir.
Ölçülü, doğru görüş ve öngörü sahibi olmak "basiretli" olmayı gerektirir.
Peki, aşırı olmama durumu, ölçülü ve soğukkanlı bir duruş neyi gerektirir? Elbette "itidalli" davranışı.
Dalıp-dalıp düşünmek, ölçüp-biçmek ve düşünceyi eyleme dönüştürmek ise "tefekkürü" gerektirir.
İnsanları sevmek, alışmak, kaynaşmak, tanışmak ve en önemlisi de görüşmek "ülfet" içinde bulunmaya yol açar.
Hal böyle iken, günümüzde tam zıddı bir durum söz konusu olmakta, rol yapan oyuncuların sayısı gittikçe artmaktadır.
Birde senaryo yazanlar vardır. İşte bu senaristler, sevmediklerine ve haz etmediklerine kötü rol verirler. İnsani ilişkilerinde yaptıkları hataları sürekli zırhlı bir kılıf içinde tutarak, aşikâr olmasına izin vermezler.
Öyle ki, bu durum yaşam felsefeleri ile örtüşür ve mesnetsiz tutumları zaman zaman faciaya yol açar.
Oysa; insana, "feraset", "basiret" ve "itidal" hissiyatı içinde olmak yakışır.
İnsan, yaşama ve olanlara "tefekkür", "hikmet" ve "iffetli" bir bakış ile yaklaştığında ne çok şey kazanır. Bile bile hataya düşmez, inancının, duygu ve fikirlerinin istismar edilmesine izin vermez. Gönlünü, zihnini başkalarına tutsak etmez. İnsan davranışları "şefkat", "merhamet", "samimiyet", "ülfet" ve "muhabbetle" örülürse, bu ahenk insanı özlenen ebedi saadete kavuşturur.
