Sana tavsiyem!
Hep dert yanıyorsun, şikayet ediyorsun. Tamam, haklısın, ama seninde eksikliklerin var birader. Bak dostum, uyum sağlamadığın, eksiklerini gidermediğin sürece senden bir halt olmaz. Bu kafayla bir arpa boyu yol alamazsın. Okumuşsun, bilgilisin, dürüstsün, vatanseversin, memleketine aşıksın, geniş görüşlülük sahibisin, artıların var eksiğin yoktur. Ayrıca insanlar arasında ırkçılık, ötekileştirme yapmıyorsun, yanlışa yanlış doğruya doğru diyorsun, omurgalısın, ilkelisin, ama bir yerde yanlış yapıyorsun. Yanlış yaptığın içinde hayatın değişmiyor, ideallerin gerçekleşmiyor.
Hep dert yanıyorsun, şikayet ediyorsun.
Tamam, haklısın, ama seninde eksikliklerin var birader. Bak dostum, uyum sağlamadığın, eksiklerini gidermediğin sürece senden bir halt olmaz. Bu kafayla bir arpa boyu yol alamazsın. Okumuşsun, bilgilisin, dürüstsün, vatanseversin, memleketine aşıksın, geniş görüşlülük sahibisin, artıların var eksiğin yoktur. Ayrıca insanlar arasında ırkçılık, ötekileştirme yapmıyorsun, yanlışa yanlış doğruya doğru diyorsun, omurgalısın, ilkelisin, ama bir yerde yanlış yapıyorsun. Yanlış yaptığın içinde hayatın değişmiyor, ideallerin gerçekleşmiyor.
Diyeceksin ki ne yapmalıyım!
Bak dostum, sana bazı geçer tavsiyelerde bulunayım. Bunları hayatında uygularsan, sırtını sağlama dayarsan inan hayal dahi etmediğin yerlere jet hızıyla gelir, aklın almadığı güç ve imkanlara bir anda kavuşabilirsin.
BIR: Tarafsız, bağımsız, özgür olmayacaksın.” Tarafsız olan bertaraf olur” sözünü aklında tutacaksın. Ama yetmez. Denge unsuruna azami dikkat edeceksin. Mesela sen (A) tarafındaysan (B) tarafıyla çaktırmadan flört etmenin, işbirliği yapmanın ahlaksızlık olduğuna inanmayacaksın. Sende " İş bilenin kılıç kuşananın" diyeceksin. Yakınların aracılığıyla aşkını, bağlılığını mesajlar üzerinden (B) tarafına ilan edeceksin. Bedenin bir yerde, ruhun başka yerde, ellerin gerekli halde olacak.
İKİ: Görüşlerini, önerilerini, eleştirilerini yaparken ağzından çıkan sözün nereye gittiğine, kime yaradığına, kime yarmayacağına kuyumcu terazisi titizliğinde özen göstereceksin.
ÜÇ: Kapıkulu olmaktan, eyyamcılık yapmaktan, ikiyüzlü davranmaktan, siyaha beyaz demekten, inandığın ilkelerine ters düşmekten asla rahatsızlık duymayacaksın.
DÖRT: İtaatkâr, kapı kulu olduğunu malum yerlerde gururla dile getireceksin.
BEŞ: Cambazlık yaparken düşüp bir yerini kırmayacaksın. Kendini ve sana oynayanları rezil ederek her şeyi berbat etmeyeceksin.
ALTI: Ketum olacaksın, sır tutmayı bileceksin. Göreceksin ama görmemezlikten geleceksin. Kahramanlığa soyunup doğrucu Davut kesilmenin başına türlü belalar açabileceğini unutmayacaksın.
YEDİ: Değerlendirilmeyi, kıymet görmemeyi, nezaketi, zarafeti beklemeyeceksin. Beklersen bir köşede unutulur gidersin. Tilki olmanın erdemlerinden azami yararlanacaksın.
SEKİZ: Karanlıkları aydınlatmaya, lekeleri silmeye, yanlışı düzeltmeye, yıkımı onarmaya kalkmayacaksın. Ser verip sır vermeyeceksin. “İçi bizi dışı âlemi yakar” pozisyonunda pusacaksın.
DOKUZ: Muktedirlerin etrafında fır döneceksin, sadakatini, her yerde belirgin şekilde sergileyeceksin. Muktedirin söylediği her sözünün hadis gibi kıymetli olduğunu ikrar edeceksin.
ON: İnsanlığı, dünyayı, memleketi kurtarmaya kalkmayacaksın. “Gemisini kurtaran kaptandır” sözünden hareket ederek kendini, yandaşlarını kollayacaksın. Ezileni sende ezeceksin.
ON BİR: Devlete ve millete zararı dokunan, velâkin zati muhteremlere, getirim çevrelerine mahsus iş ve işlemelere burnunu sokmayacak, görüş beyan etmeyeceksin. Bundan iyisi olmaz, siz harikasınız diyecek soru, eleştiri yöneltmeyeceksin.
ON İKİ: Kişiliğinde, kimliğinde yanardöner bezende söner olacaksın. Bukalemun önemli yaratıktır, korunmalı, yaşatılmalı diyerek hayvan koruyucusu kesileceksin.
ON ÜÇ: En felaket durumlarda dahi “birşey olmaz” anlayışını sigorta poliçesi gibi kullanarak umursamaz olacaksın.
ON DÖRT: Yeteneğine, sesine, nota bilgine güvenerek solo söylemeyi, bireysel becerilerini sergilemeyi, bireysel takılmayı aklının ucundan geçirmeyeceksin.
ON BEŞ: Helal, haram, günah, ayıp yasak, kavramlarına ahval ve şeriata ve akara göre yeni yorumlar getireceksin.
ON ALTI: Bina yıkılsa, sel kalksa altta kalanların canı çıksın şuursuzluğundan çekinmeyeceksin, zamana oynayacaksın.
ON YEDİ: Cahil görgüsüz, işin ehli olmayanlar kudretliyse birde “güç bende” diyorlarsa sorgusuz sualsiz “ ağamsın paşamsın “ diyerek biat edeceksin.
ON SEKİZ: Sessizler topluluğunda sesini yükselterek salonun havasını bozma cüreti göstermeyeceksin. Haddini bilecek takım oyununa uyum sağlayacaksın.
ON DOKUZ: İlgilenir gibi yapacaksın ilgilenmeyeceksin, inanır gibi yapacaksın inanmayacaksın. Kenarda durup ortada yiyeceksin. Yalanları yalanla kapatmaktan gocunmayacaksın.
YİRMİ: Alkışlar çalınıyorsa sende sormadan anlamadan ellerin kabarıncaya kadar alkışlayacaksın. Ha arada bir de etrafına dönüp bakacaksın, malum yerlere göz atacaksın.
YİRMİ BİR: Sanane, banene akımına tutulacaksın. Şifreleri iyi bileceksin. Vur patlasın çal oynasın havasında olacaksın.
YİRMİ İKİ: Cinlik yapıp hep bana reb bana yaparak fincancı katırlarını ürkütmeyeceksin. Paylaşmayı iyi bileceksin.
Dostum, kendine güveniyorsan ileride pişmanlık duymam diyorsan senden şansını dene.
Tavsiyem budur.