Semerciden Dünya Çevre Gününe Mesajı
Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Mahsum Semerci 5 Haziran Dünya Çevre Günü nedeniyle yazılı açıklama yaparak çevre sorunlarına dikkat çekti.
18.yüzyılda başlayan sanayi devrimiyle birlikte insanın doğayla ilişkisinin farklı bir boyut kazandığını,sanayileşme ve kentleşme süreçlerinin oluşturduğu çevre kirliliği ile 20. Yüzyıla gelindiğinde küresel bir çevre sorununa dönüştüğüne işaret eden Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Mahsum Semerci, bu sorunlar üzerine gelişmiş ülkelerin 5 Haziran 1972 yılında İsveç'in Stockholm kentinde çevre konusunu tartışmak için biraraya geldiğini ve buluşma tarihini Dünya Çevre Günü olarak ilan edildiğini, böylece ciddi anlamda dünyanın geleceği ilk defa gelişmiş ülkelerin gündemine geldiğini söyledi. Bu toplantıda çevre sorunlarının ele alındığını ve çevre kirlenmesine karşı üye ülkelerin ortak çözüm yolları aradıklarını kaydeden Mahsum Semerci açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Sürdürülebilir kalkınma, insanların yaşamlarının iyi bir düzeyde sürdürebilmeleri için gereksinim duydukları doğal kaynakları yenilenebilir biçimde, yani gelecek kuşakları da düşünerek kullanmaları kararı sonrasında, her yıl Birleşmiş Milletler'e üye ülkelerde 5 Haziran Dünya Çevre Günü olarak kutlanmaktadır.
Ülkemizde de bu amaçla 1978 yılında Türkiye Çevre Sorunları Vakfı daha sonra Çevre Müsteşarlığı kuruldu.Başbakanlığa bağlı Çevre Müsteşarlığı 5-11 Haziran tarihleri arasında Çevre Koruma Haftası Olarak kabul etti.
Son yıllarda hemen herkesin farkında olduğu, insanlığın geleceğini yakından ilgilendiren ve evrensel bir tehlike oluşturan, çarpık kentleşme, sağlıksız sanayileşme, beslenme ve enerji konusunda yaşanan problemler, azalan ve tükenen canlı türleri, artan kirlilik ve iklim değişikliklerinin neden olduğu, global çevre kirliliği, çağımızın önde gelen sorunlarındandır.
Doğayı kirleten ve ekolojik dengeyi bozan başlıca etken insan unsurudur. Çevre kirlenmesini, insanın doğaya verdiği zarar olarak da tanımlayabiliriz. Normal şartlarda kendi kendini temizleme özelliği olan doğa, insanın çeşitli faaliyetleri sonucunda aşırı kirlenmekte ve kendi gücünü aşan bu kirlenmeyi tolere edememektedir.
İnsan faaliyetleri sonucu ortaya çıkan sanayi atıkları, yakıtlarla ortaya çıkan gazlar, dumanlar, petrol ve ilaç atıkları, plastik ürünler, spreyler, suni gübreler ve organik atıklar çevre kirlenmesine sebep olan en önemli etkenlerdir.
Genel olarak bütün dünyada plansız endüstrileşme ve sağlıksız kentleşme, nükleer silah denemeleri, bölgesel savaşlar, tarımda kimyasal maddelerin bilinçsizce kullanılması, gerekli çevresel tedbirler alınmadan ve arıtma tesisleri kurulmadan yoğun üretime geçen sanayi tesisleri, çevre kirliliği tehdidini önemli boyutlara çıkarmaktadır.
Çevre sorunlarının, kalkınma ve ekonomik gelişmeyle ilgisi olmasıyla birlikte, gerekli önlemler alındığı takdirde bu çok önemli olan iki konu birlikte çözülebilir, birlikte yürüyebilir. Kalkınmanın önüne her zaman çevre problemlerini çıkarmamalı, hem ekonomik kalkınmayı gerçekleştirmeli hem de çevreyi korumalıyız. Bu dengeyi çok iyi kurmalıyız.”
Açıklamasında Van’da çevre kirliliğine de dikkat çeken Semerci, “Van ilimizde çevre kalitesini artırmak; havasıyla, suyuyla, yeşil alanlarıyla, temiz bir çevre oluşturmak temel hedefimiz olmalıdır. Mavi bir gökyüzü, yemyeşil tabiatı ile insanlığa örnek teşkil edecek ‘yaşanabilir çevresi ile marka şehir’ olması için çalışılmalıdır” dedi.