SİLAHLAR SUSSUN ARTIK

Bilici, yaptığı yazılı açıklamada, 2 Temmuz 2012 tarihinde PKK tarafından kaçırılan ve yaklaşık iki ay alıkonduktan sonra 23 Ağustos 2012 tarihinde serbest bırakılan Gürpınar Ak Parti İlçe Başkanı Hayrullah Tanış'ın sağlıklı bir şekilde ailesine kavuşmuş olmasını memnuniyetle karşıladığını belirtti. Başkan Tanış'ın serbest bırakılmasına öncülük eden İnsan Hakları Derneği ve Mazlumlarla Dayanışma Yardımlaşma Derneğine katkılarından dolayı teşekkür eden Bilici "Son zamanlarda direkt olarak PKK tarafından bölgemizde Ak Parti teşkilatlarımız üzerinde bir baskı kurularak tehditlerle istifaya zorlanmaktadırlar. Türkiye'de bulunan bütün siyasi partiler demokratik bir ortamda özgürce siyaset yapma imkânına sahip olmalıdır. Siyasi parti temsilcilerinin veya üyelerinin bu haklarının gasp edilmesi antidemokratik bir girişimdir. Bölgemizde bireylerin hür iradeleri üzerinde baskı kurulmaması, demokratik ve huzurlu bir ortamda siyaset yapmaları en büyük temennimizdir. Bu temennimizi kendimiz için olduğu kadar aynı zamanda bütün siyasi partiler için de istemekteyiz. Ülkemizde son zamanlarda tırmanan terör olayları ve cereyan eden sorunlarla ilgili siyasette estetik bir dil kullanılmalıdır. Sağduyudan uzak yapılan açıklamalarda yeni tepkilerin doğmasına sebep olunmaktadır. Canımız yansa da, içimiz kan ağlasa da terörle mücadeleye bir seviye kazandırarak ülkemizin birlik, barış ve huzuru için kötülükleri iyiliklerle uzaklaştırmak, sabırla dağ devirmek zorundayız" diye belirtti.
Ak Parti'nin geride bırakılan son on yılda Türkiye'nin kardeşliğini tesis etmek, ekonomik ve sosyal yönden refaha ulaşmasını sağlamak için Doğu ve Güney Doğu Anadolu bölgelerinde pozitif ayrımcılık yaparak bu bölgelere yatırımlarda öncelik sağladığını anlatan Bilici, açıklamasında şunları ifade etti.
"Eğitimde, sağlıkta,ulaşımda,enerjide ve diğer bütün alanlarda gözle görülür ciddi büyük yatırımlar yapılmıştır. insan haklarına dayanan ve eksiksiz işleyen demokratik yönetim için, özgürlükler için demokratik açılım süreci başlatılarak ciddi reformlar yapıldı. Türkiye'nin birlik ve beraberliği için iyi niyetle, samimiyetle büyük risk alınarak düne kadar olan inkar politikası değişti. Farklı etnik grupların ve Kürtlerin birçok beklentilerine cevap verildi. Bu toplumsal kazanımlar halkına layık gören bir iktidarın sunduğu geç kalınmış haklardır. Bunlar başından beri partimizin kuruluş programında yer alan temel hak ve özgürlüklerdir. Ülkemizde akan kanın durması için silahların susması gerekmektedir. Bin yıllık kardeşliğimizin pekişmesi için huzurun yeniden sağlanması adına bütün kesimlerin etnisiteye dayalı ve ideolojik ön yargılarından kurtularak toplumu kucaklayan birarada yaşamayı kardeşçe öngören barışçıl yöntemlerle çözüme katkı sunmaları gerekmektedir."