Şu Beşyol'dan Çıkam Yola

Beşyol Van'ın en ilginç yeridir belki…
Çoğumuz için işyeri kiralarından ve geciken trafikten ibaret görünse de…
Böyle bir kavşak noktasında bekleyen balık heykelleri başlı başına bir tartışma konusu aslında… Gene de olumsuz bakmamak lâzım. Beşyol cidden bir âlemdir…
Dayımın okuluna, Atatürk Lisesi'ne yürüyüveren İskele Caddesinin palamarı gibidir. Ali Paşa ondan kaynak alır;  Sıhke  onun kadim şehir medeniyetinden insan sesi  yüklenir…
Eski resimlerinde Vilayet binasının yerindeki tarihi bina ve meydanı daha geniş gösteren yeşil alanlarıyla Beşyol tarihin önemli nirengi noktalarından biri…
Çavuşbaşı  ve Hastane Caddeleri'nin şehrin derin gölgeli  ve biraz da ürkütücü kenar mahallelerinden kopup geldiği ve nefeslendiği yerdir, Beşyol. Devlet Hastanesi yıkılmadan evvel çok daha canlıydı elbette. Aslına bakarsanız "Rus Pazarı" ile bambaşka bir  sosyalleşme alanıdır.
Benim en çok hoşuma giden, Vilayet bahçesinin halkın kullanımına açılması olmuştur. O nefis yeşil alanın hem dinlenme hem de sosyal etkinlikler için en verimli şekilde kullanıldığını görmek bambaşka bir zevktir.
Beşyol  Cumhuriyet  Caddesi'nin tarihinin bir  ucuyken diğer yandan Sıhke ve İskele ile gölümüzün engin maviliğine ve yurdun cennet köşelerine açılan maceraların da başlangıç noktasıdır. Eğer bina çılgınlığıyla tahrip edilmeselerdi; size oradan Akköprü tarafına inmenizi ve çay boyunca eski evleri görmenizi önerirdim.
Ben Beşyol'u en çok akşamüzerleri severim. Göğümüzün  beyaz ve kızıl süsünün bağrından süzülmüş gibi bir ışık, ne mağrur ne kararlı ve ne bilgece aydınlatır Beşyol'da Van'ı…
Beşyol bizimdir, sesimizdir, nefesimizdir.
Beşyol, Vilâyet  binasında, sözleri taşa kazınmış bir büyük insanın nişanesidir.
Beşyol bizimdir.

Bakmadan Geçme