Sürücünün kâbusu yol hipnozu

Uzun tatil döneminde yaşanan trafik kazalarının en önemli sebebi olarak gösterilen yol hipnozu, sürücünün gözü açık bir şekilde uyuması olarak tarif ediliyor. Uzmanlar, yol hipnozunun gece yolculuklarında daha sık görüldüğü konusunda uyarıyor.

Turizmde en hareketli bayram olması beklenen Kurban Bayramı öncesinde uzmanlar sürücüleri “yol hipnozu”na karşı uyarıyor. Yol hipnozunun beynin gözler açıkken girdiği trans hâli olduğunu söyleyen Nöroloji Uzmanı Dr. Mehmet Yavuz, özellikle uzun tatil dönemlerinde yaşanan trafik kazalarının en önemli sebebinin yol hipnozu olduğunu belirterek “Bu durumda sürücüler, gözü açık ve dikkatle yola baktıkları hâlde uyudukları için bu durumun farkında olmuyorlar. Daha da önemlisi yanında oturan ve onu kontrol etme görevini üstlenen kişi de sürücünün uyuduğunu anlayamıyor ve kaza meydana geliyor” dedi.

BİLİNÇALTININ BİR OYUNU
Yol hipnozunun, bilincin ve bilinçaltının farklı şeylere konsantre olmasıyla beynin hiçbir şeyden etkilenmeyen, kendi kendine çalışan özelliğinin ortaya çıkması olduğunu anlatan Dr. Yavuz “Sürücü farkında olmadan aracı kullanmaya devam eder, ama zihni başka bir yerdedir. Yol hipnozunu, “otoyol hipnozu” veya “beyaz çizgi ateşi” diye de tarif etmek mümkün. Çünkü insan zihni süreklilik arz eden bir uyarıcıya maruz kalırsa bir süre sonra o uyarıcıyı dikkat alanının dışında bırakır. Özellikle uzun süren yolculuklar yaptığınızda ve aralıksız şekilde araç kullandığınızda yol hipnozuna girebilirsiniz. Yol çizgileri, sileceklerinizin uzun süreli çalışması, yol kenarlarındaki parıltılı ışıklar, karşıdan gelen araçların far ışıkları, sürekli aynı mesafelerle geçilen direkler ve müziğin sakin ritmi, beyninizin çalışma biçimini ve sürecini farklılaştırabilir. Eğer gözleriniz bir noktaya takılıyor, kafanız ya da göz kapaklarınız ağırlaşıyorsa dikkatli olmalısınız” diye konuştu. Yol hipnozunun, otomatik vitesli araçlarda daha çok görüldüğünü hatırlatan Dr. Yavuz, bu durumun özellikle gece yolculuğunda sakin sakin ilerlerken daha fazla yaşandığına dikkat çekerek “Uykusuz ve yorgun olmak, yolun monotonluğu, seyir esnasında zihinsel olarak başka problemlere odaklanmak tetikleyici unsurlardır. Yol hipnozu için sanılanın aksine, araçla bir süre geçirmek gerekmese de mola verilmeyen yolculuklarda daha sık görülmesi muhtemeldir” diye anlattı.

NE YAPMALI?
¥ Uzun mesafe yolculuklarında mutlaka yanınızda uyumayan birini bulundurun.
¥ Önemli bir problem yaşadıysanız, zihninizi sakinleştirmeden direksiyona geçmeyin.
¥ Sürüş esnasında mümkünse müzik dinlemeyin; eğer dinleyecekseniz sürekli temposu ve ritmi değişen melodileri tercih edin.
¥ Yola çıkmadan önce ağır yemek yemeyin.
¥ Asla uykulu araç kullanmayın. Eğer gece de yol gitmeniz gerekiyorsa bir dinlenme tesisinde uykunuzu alıp sonra yola devam edin.
¥ En az iki saatte bir çay-kahve ve ihtiyaç molası verin. Arada bir camı indirerek içeriye temiz hava girmesini sağlayın.
¥ Aynalardan sürekli etrafınızı kontrol etme alışkanlığı edinin.
¥ Sürüş esnasında bol bol su için ya da sakız çiğneyin.
¥ Seyir esnasında bedeninizin ağırlaştığını, hareketlerinizin yavaşladığını, göz kapaklarınıza bir ağırlık bindiğini hissederseniz yol hipnozuna veya uykuya dalmak üzerisiniz demektir. Aceleniz bile olsa aracınızı uygun bir yere çekip uyuyun.

Türkiye Gazetesi

Bakmadan Geçme